Erken seçim tartışmaları ve ekonomik tablo
Ekonomik verileri değerlendirenlerden bir bölümü bu tablonun “Erken seçim” çağrısına yol açtığını belirtirlerken, yeni önlemler alınarak seçimlerin zamanında yapılacağı yorumunu yapanlar da bulunuyor. Bu konuda sonucu sonbaharda alacağımızı düşünüyorum.
Ekonomik göstergilerle ilgili açıklanan bilgiler sohbetlerde 2019'da yapılacak seçimlerin erkene alınıp alınmayacağı tartışmasını da beraberinde getiriyor. Cumhurbaşkanı'nın seçimlerin zamanında yapılacağını tekrarlamasına karşın, erken seçim söylentileri bir türlü son bulmuyor.Yeni yeni yorumlar yapılıyor.
Bu yöndeki yorumlara, AK Parti belde kongreleninin 4 Temmuz 2017’de başlatılarak,18 Ağustos’ta ilçe, 18 Kasım’da il kongrelerinin başlatılması ve 6. Olağan Kongre'nin Eylül 2018’de yapılacak olması da yol açıyor. Erken seçim yorumlarında, seçimlerin15 Temmuz’a çekilmesi iddiaları da yer alıyor.
Erken seçimle ilgili yorumlarda, “Büyümenin yüzde 7.4 olduğu ihracatın 160 milyar dolar seviyesine geldiği dönemde, ekonominin bu iyi göstergeleriyle AK Parti, ekonomide olumsuzluk artmadan bazı ekonomiyi geliştirici paketler açıklayarak seçime gitmek isteyebilir” söylemi öne çıkar, olumsuz tablo gerekçesiyle de erken seçimin gündeme gelebileceği ifade ediliyor. "Dolar 4 lirayı aştı, işsizlik ve enflasyon çift haneli, cari açık ve dış borç büyüyor faizleri aşağı çekmek zor görülüyor. İleride daha kötü bir ekonomik tablo ortaya çıkabilir. AK Parti o nedenle bir an önce ekonomik tablo daha da kötüleşmeden erken seçim yaparak, başkanlık esaslı yeni döneme girmek istiyor. Bunun için kendisinden gelmese de ortağından sonbaharda erken seçim çağrısı gelebilir” deniyor.
Muhalefet partilerinden CHP ve İYİ Parti de sürekli olarak, AK Parti’nin seçimleri öne alacağına dönük açıklamalarda bulunarak, kendilerinin buna hazır olduklarını belirtiyorlar.. Onların söyleminde de erken seçime AK Parti’yi zorlayan bir ekonomik tablo olduğu iddiaları yer alıyor.
Ekonomik tabloda büyümenin bu yıl da yüzde 5’ler seviyesinde kalması, ihracatın artması, turizm gelirlerinin yükselmesi gibi olumlu beklentiler söz konusu.
Buna karşın bu yıl sonuna kadar enflasyon ve işsizliğin yüzde 10’un altına çekilebilmesi pek mümkün gözükmüyor. Dış borç ve cari açığın artmasının sürmesi beklenirken, 4 liranın üstüne çıkan dolar kurunun zaman zaman yükselişinin duracağı, hatta biraz geri geleceği, buna karşın yönünün yukarı doğru olacağı yorumları ağır basıyor.
O nedenle bu tablo karşısında, Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nda faizleri aşağıya çeken yeni bir paket üzerinde çalışıldığı, önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı tarafından açıklanması beklenen yeni pakete ilişkin Bakan Ağbal’ın da yabancı yatrımcılara bilgi verdiği belirtiliyor. Böyle bir paket hazırlanmasının da seçimlerin erkene alınmasıyla bağlantılı olacağı iddiasını dile getirenler var.
Bazı iş dünyası temsilcileri de seçim beklentisinin siyasal gerginliğe ve piyasalarda belirsizliğe yol açtığını belirterek, seçimlerin öne alınmasının iyi olacağını söyleyerek, “Seçimler bir an önce yapılsın. Beklentiden kurtulalım, normalleşilsin. İşimize bakalım” düşüncesini ortaya koyuyorlar.
Görüldüğü gibi ekonomik göstergelerin erken seçim çağrısına yol açtığını söyleyenler olduğu gibi, bazı yeni önlemlerle zamanında yapılacak seçimlerde daha iyi bir ekonomik ortam sağlanabileceği için seçimlerin Cumhurbaşkanının söylediği gibi zamanında yapılacağını düşünenler de var. Bu sorunun yanıtını en geç sonbaharda alacağımızı düşünüyorum.