Ereğli hızla büyümenin bedelini krizle ödüyor
Karadeniz Ereğli'de ekonomik yönden ciddi anlamda bir kriz yaşanyor. Ereğli'nin ekonomik durumuna bakıldığı zaman, sanayi kenti olarak bilinen ancak sanayi ve ticari işlevler açısından geri kalan Ereğli'nin durumunun son birkaç yılda kötüye gittiğini herkes fark ediyor. AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan; "Ben Türkiye'nin diğer illerine, ilçelerine gittiğimde bakıyorum Ereğli'deki gibi değil sıkıntı. Bu kriz çok fazla şişmenin akabinde gelen kriz. Ereğli'de ciddi bir potansiyel vardı, özellikle tersaneler ile ilgili olarak birden büyüdü ve birden boşaldı. İşte bu şişme bizi ciddi sıkıntıya soktu" diyor. Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Genç ise; "Biz Ereğli olarak 2012'de kriz buhranı içerisine giren Yunanistan'dan bile kötü durumdayız. Bazı işyerleri iflastan dolayı kapısına kilit vurdu. Bazıları da zor ve kısıtlı imkanlar ile ayakta durmaya çalışmaktadır. Bundan sonra Ereğli'nin kalkınması üniversite kenti olmasına bağlı" diye konuşuyor. Bir ilin, ilçenin miletvekili, TSO Başkanı bunları söylüyorsa, bu ilçede ciddi anlamda kriz ve sıkıntı var demektir.
İlçenin durumunun son birkaç yılda kötüye gittiğini birçok kesim biliyor. Bu durumun en büyük sebeplerinden biri, liman eksikliğinden kaynaklanıyor. Ereğli, rahat kullanılabilecek, bölge limanlarıyla rekabet edebilecek bir limana sahip değil. Kıyı kenti olan illerde sanayinin popüler hale gelmesinin en önemli nedenlerinden biri de deniz yoludur. Bunun için liman olmazsa olmazdır. "Ereğli'deki kriz Suriye'de bile yok" diyor TSO Başkanı Mehmet Genç. Evet haklı. Esnaflar, sac tücarları ilçenin ekonomik olarak bittiginden bahsediyorlar ve konuyla ilgili çıkış noktası arıyorlar.
Kapısına kilit vurulan tersaneler, kapanan iş yerleri halkı tedirgin ediyor. Hiçbir yatırımcı 2013 ile ilgili olarak büyümeden veya yeni yatırımlardan bahsetmiyor. Karşımızda son yılların en ağır ekonomik krizini yaşayan ve kemer sıkma politikası uygulayan bir Ereğli var. İş yerlerinin kapısına bir bir kilit vuruluyor.
Karadeniz Ereğli Tersaneleri KİT (Kamu İktisadi Teşebbüsü) değildir. Ereğli halkınnın yanıldığı noktalardan biri de budur.Tersaneleri siyasilerin kurtarmasını bekliyorlar. Ereğli iş adamları şunu bilmeli ki siyasilerin müdahale edebileceği bir şey değildir. Birlik, beraberlik oluşturarak proje üreterek tersaneleri ayağa kaldırabilirler. Siyasetciler de yol göstermelidir ve halkının elinden tutmalıdır. Devlet tarafından bir sıkıntıları varsa o sıkıntıları çözmek siyasilere düşer. Ereğli'ye bir kurtuluş olur mu acaba diyerek fakülte yapılmasını isteyen yöneticiler, bunun olmayacağını öğrenince tepki gösterdiler. Fakülte kriterleri uymadı ama neyse ki yüksek okula yönelindi. Bu durumda en azından Ereğli'ye gelecek ögrenciler esnafın yüzünü güldürür, ekonomik yönden canlanma sağlanır.
Krizden kurtulabilmek için Karadeniz Ereğli olarak herkes üzerine düşen görevi yaparak, daha akılcı hareket etmek durumundadır. Ereğlili iş adamları, yöneticiler daha temkinli olmak zorundalar. Bu geminin içerisinde siyasetçisi de, iş adamı da, yöneticisi de, hepisi varsa, aynı yönde gidebilmek için ortak akıl ile birlik olmalıdırlar. Bir an önce meslek yüksek okulu açılmalı, liman yapılmalı, tersaneler açılmalı, bunları yapabilmek için de somut adımlar atılmalıdır.