Erdoğan hükümetlerinin başarı hikayesi…
Geçen haftaki yazımızın başlığı şuydu: “Siyaset gündemi belirliyor ama asıl belirleyici ekonomi“. Belirtmek istediğimiz, Türkiye’nin uzunca bir süreden beri içinde bulunduğu siyasetin başarıyı getiren asıl gündem konusu olmadığıydı. Daha mürekkebi kurumamış bir 30 Mart yerel seçimleri, arkasından 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Bunların siyasete yansıyan yanları. Şimdi de Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle yeni sayılan bir siyasetçi ve akademisyen Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun AKP Genel Başkanı ve Başbakan seçilmesi. Ve… tam 9 ay sonra yapılacak genel seçimler.
Bu seçimlerde AKP hükümetlerinin ve yerel yönetim kadrolarının başarılı olduğu kesin ki bugüne kadar 9 seçim kazanarak gelmişler.
Peki bu başarıyı getiren asıl unsur nedir? Yani sadece siyaset yaparak mı oy alınıyor? Yoksa vatandaşa ekonomi ile ilgili iyi şeyler yapılıyor da mı oy alınıyor? Altını çizmek gerekirse, ekonomide vatandaşa dokunan ve hoş gelen şeyler yapıldığı için siyasi başarılar bunu takip etti.
Dilerseniz… 2003 yılından bu yana geçen sürede ekonomiye ilişkin yapılan bir kaç iyi şeyi hatırlayalım.
1. Hükümet, Kemal Derviş ile başlatılan “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı”nı çok iyi uyguladı. Yapılanları bozmadı, yapılmayanları veya yapılanamayanları yaptı. Bu program 2007 yılı Mayıs ayına kadar kesintisiz ve aksaksız uygulandı. Sonuçta başarı sağlandı.
2. 2008 yılının ikinci yarısında başlayan ve 2009 yılında da tepe yapan küresel finansal kriz, hükümetin çok hızlı ve akıllı maliye politikalarıyla ıskalandı. Tüm ülkeler zarar görürken, Tayyip Erdoğan’ın “kriz Türkiye’yi teğet geçecek” sözü pek çok ekonomi çevresi tarafından eleştirildi. Ama sonuçta hükümet başarılı bir sınav verdi.
3. Toplu konut projeleri Erdoğan hükümetlerinin gerçek bir başarı hikayesi oldu. Çok güzel bir sistem kurularak yeni alanlar yerleşime açıldı. Güzel yerler çok büyük paralarla satıldı veya farklı modellerle paylaşım yolu seçildi. Sonuçta zenginlere çok pahalı konutlar satıldı, fakirlere de kira parası kadar taksitlerle sosyal konutlar verildi.
4. Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım ile yürütülen “duble yol” projeleri bir başka başarı hikayesini oluşturdu. Ülkede bir baştan bir başa yol şantiyeleri kurularak çok kısa sürede binlerce kilometre duble yollar yapıldı. Çeşitli makine ekipman ve malzeme kullanım modelleri uygulandı. Sonuçta bu hizmet de oy olarak AKP’ye döndü.
5. Maliye Eski Bakanı Kemal Unakıtan’ın çok etkili ve güçlü maliye ve bütçe politikaları hep olumlu algılandı. Örneğin Türk Lirası’ndan altı sıfırın atılması ve trilyon ve katrilyon gibi ölçülerin geride kalması bir başka başarılı örnek olarak tarihe geçti. Olağanüstü başarılı bir operasyon ile kazasız belasız Yeni Türk Lirası’na geçildi, sonra da “yeni” si atıldı, “Türk Lirası” kaldı.
6. AKP kadrolarının öteden beri başarılı oldukları yerel yönetim alanındaki tecrübesi, merkezi hükümet gücü ile birleşince vatandaşa ulaşan çok ciddi projeler hayata geçmiş oldu. Bu iki şeyden muhteşem bir sinerji ortaya çıktı. 7. Bütçe uygulamaları ve borçlanma politikası alanında da çok ciddi başarılar elde edildi. Özelleştirme ve olağan dışı vergi gelirleri yoluyla bütçenin finasmanı sağlandı.
8. Gerçek sosyal politikalara yön veren AKP hükümetleri, birbirinden ayrı yaklaşık 14 ayrı program ile yaşlı, kimsesiz, yoksul, öğrenci, kadın, genç kitlelere ulaşmayı başarabildi. Gerçek bir sosyal demokrat parti kimliğine sahip gibi hareket etti.
9. Bu arada dünyada yaşanan bol likidite ve 2005 sonra DTÖ genişleme süreci ile bir yandan dış ticaretimiz gelişti ve bir yandan da çok ciddi yabancı borç sağlandı.
Bu örnekleri artırmak mümkün… Peki ya şimdi?,,,
Artık bugüne kadar yapılan iyi şeyler geride kaldı. Şimdi yeni şeyler söylemek ve yapmak zamanı. Bunu da bu hükümetten beklemek mümkün değil. 62. Hükümet programının ekonomi ile ilgili kısmı da bunu doğruluyor. Bir bakıma haksızlık olur.
Burada da her şeye rağmen ekonomi ile ilgili yeni programları göz ardı etmemeliyiz.