Enflasyondaki geçici artış Merkez'i tedirgin etmiyor

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

 

banu_eris.jpg

 

TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre Eylül ayında TÜFE beklentilere paralel olarak %1,03 artış gösterdi. Böylece Ağustos ayında %8,88 olan 12 aylık enflasyon %9,19 seviyesine yükseldi. Aylık enflasyondaki artışın temel belirleyicileri, önceki aya göre %2,14 artan gıda ve %1,65 artan ulaşım alt kalemleri oldu.

Eylül ayı rakamıyla birlikte enflasyondaki düşüş eğilimi beklentilere paralel kesintiye uğradı. Ancak olumlu baz etkisi sayesinde, Ekim ayından itibaren enflasyonun düşüş eğilimi gösterebileceği görülüyor. Merkez Bankası'nın Eylül ayı fiyat gelişmeleri raporuna göre, doğalgaz ve elektrik fiyatlarına yapılan zammın yıllık tüketici enflasyonuna 0,5 puan, ÖTV artışlarının ise 0,66 puan katkı yapması öngörülüyor. Buna bağlı olarak, enflasyondaki gerilemenin yılın ortalarında öngörülenden daha sınırlı olacağı söylenebilir.
Eylül ayında manşet enflasyondaki yükselişe karşın, 9 çekirdek enflasyon endeksinin 6'sının önceki aya göre düşüş göstermesi de TCMB'nin enflasyonun seyrinden önemli bir rahatsızlık duymayacağına işaret ediyor. Sonuç olarak Eylül ayında enflasyonda görülen artışın TCMB'nin politika duruşu üzerinde herhangi bir etkisi olacağını düşünmüyoruz.

Önümüzdeki dönemde enflasyon beklentilerinin seyri ve maliye politikası uygulamaları Merkez Bankası'nın para politikası açısından belirleyici olacaktır. Hatırlanacağı gibi, Merkez Bankası Eylül ayındaki PPK toplantısında faiz koridorunun üst bandında (gecelik borç verme faiz oranı) 150 baz puanlık bir indirim yapmış ve gerekli görülmesi halinde önümüzdeki dönemde aynı doğrultuda ölçülü bir adım daha atılabileceğini belirtmişti. Mevcut küresel koşullar altında, TCMB'nin daha düşük kısa vadeli faiz ve daha sıkı makro ihtiyati politika kombinasyonunu sürdürmesi olası gözüküyor. Bu kapsamda, Banka'nın faiz koridorunun üst bandında ikinci bir indirimle faiz koridorunu daraltması ve rezerv opsiyonu katsayılarını bir miktar daha yükseltmesi beklenebilir.

Bu durumun piyasa faizleri üzerindeki etkisine bakıldığında, piyasalarda Eylül ayı başında Merkez Bankası'ndan gevşeme yönünde adımlar beklenirken, son açıklanan zamlar sonrasında daha sınırlı bir dezenflasyon görünümü nedeniyle TCMB'nin gevşeme yönünde çok fazla adım atamayacağı şeklinde beklentiler ağırlık kazanmış durumda. Buna bağlı olarak Eylül ortasında %7,15 seviyelerine kadar gevşeyen gösterge bileşik faiz zam açıklamaları sonrasında %7,70 seviyelerine yöneldi. Yurtiçinde faizlerin yeniden önceki dip seviyelerine dönmesi için Çin'den ilave gevşeme adımları veya Türkiye'ye yönelik bir not artırımı gibi sermaye akışını artıracak haber akışı olması gerekiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017