Enflasyonda ‘Buna da şükür' dedirten faktör petrol
Aralıkta enflasyon yüzde 0.44’lük bir düşüş gösterdi. Bu düşüş beklentilerin üzerinde oldu. Böylece 2014 yıllık enflasyonu kasıma göre 0.98 puanlık bir düşüşle yüzde 8.17 ile kapandı.
Yaz ortalarında enflasyonun yılsonunda çift haneleri bulacağından korkuluyordu. Şimdi yüzde 8.17’ye gerileyen enfl asyon için hemen herkes “Buna da şükür” diyecek. Hükümet ve ekonomi yönetimi, belki daha da ileri giderek enflasyonla mücadelede bir başarı olduğundan bile söz edebilirler. Bunları dinlerken enfl asyon hedefinin yüzde 5 olduğunu unutmamız, hedefin yüzde 63 üzerine çıkıldığını görmezden gelmemiz gerekiyor.
Oysa enflasyonda açık bir başarısızlık var. Son yıllarda Merkez Bankası, yıllık ilan edilen enfl asyon hedefinin aslında orta vadeli hedef olduğunu söylemeye, “Bu yıl tutmaz ama gelecek yıl tutacak” demeye başladı. Ana nedense o “gelecek yıl” bir türlü gelmiyor ve tarih ilerledikçe o da bir yıl ileriye kayıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hesapladığı çekirdek enflasyon göstergelerinden yararlanarak enfl asyonun yapısal röntgenini çekmeye kalktığımızda, enflasyonda yapısal alanda umut verici bir durum olmadığı görülüyor. 2014 enflasyonuna “Buna da şükür” dememizi sağlayan temel faktörün sadece petrol fiyatlarındaki keskin düşüş olmuş.
Çekirdek enflasyon göstergelerinde izlenen politikaların başarısını gösteren bir işaret yok. İster TÜİK’in çekirdek enflasyon göstergelerinin kapsadığı kalemlere bakın, isterseniz çekirdek enflasyon göstergelerinin hariç tuttuğu kalemlere bakın 2014’te enflasyonun düştüğü tek kalem enerji. Enerjide yıllık enflasyon yüzde 1.41 düzeyinde. Çekirdek enflasyon göstergelerinin hariç tuttuğu kalemlerdeki enflasyon düzeyine baktığımızda dikkat çekici bir şey de kamunun fiyatını etkileyebildiği kalemlerdeki enflasyonun daha düşük olması. Buradan da petroldeki fiyat düşüşünün yanı sıra kamunun da zamların düşük tutulmasını sağlayarak enflasyonu bir ölçüde frenlediği anlaşılıyor. Enerji, sigara ve alkollü içkiler ile fiyatı yönetilen veya yönlendirilen ürünler ile dolaylı vergileri dışlayan F Endeksi’ndeki yıllık artış yüzde 9.74’ü buluyor. F Endeksi dışında kalan kalemlerdeki yıllık enfl asyonun sadece yüzde 3.85 olduğunu görüyoruz. Bunda enerjinin önemli bir payı var olmakla birlikte kamunun diğer alanlardaki etkisi de görülebiliyor.
İşlenmemiş gıda fiyatları, yıl boyunca enflasyondaki yüksek seyrin başlıca nedenlerinden biri olarak gösterildi. Ancak işlenmemiş gıda fiyatlarını dışlayan çekirdek enflasyon göstergesindeki yıllık enflasyon da yüzde 7.60 ile hedefin çok üzerinde. TÜİK’in çekirdek enflasyon göstergeleriyle yaptığımız hesaba göre işlenmemiş gıda ürünlerindeki yıllık enflasyon yüzde 12.37 düzeyinde. İşlenmemiş gıdada yıllık enflasyon 2013’te de yüzde 12.96 düzeyindeydi.
İşlenmiş gıda ve içeceklerdeki enflasyon işlenmemiş gıdadan da yüksek. İşlenmiş gıdada yıllık enfl asyon, 2013’te yüzde 7.75 iken 2014’te yüzde 14.33’e fırlamış durumda. Bu fark, sorunun sadece kuraklık, don ve zamansız yağış gibi iklim olaylarından kaynaklanmadığının da bir göstergesi. Yani gıdadaki yüksek enflasyonda da iklim hareketlerinin yanı sıra yapısal sorunlar etkili oluyor.