Enflasyon tahmini aynı, düşüş baz etkisine bağlı
Merkez Bankası 2012 yılına ilişkin enflasyon tahminini değiştirmedi; ancak, alt ve üst sınırları daralttı. Yılın ikinci enflasyon raporunu açıklayan Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2012 yılsonu enflasyonunu orta noktası yüzde 6.5 olmak üzere yüzde 5.3 ile yüzde 7.7 arasında tahmin ettiklerini bildirdi. 2012'nin enflasyon tahmini ilk enflasyon raporunda da yüzde 6.5 olarak yer almış; ancak altı sınır yüzde 5.1, üst sınır yüzde 7.9 olarak açıklanmıştı. Böylece alt sınır 0.2 puan yukarı artırıldı, üst sınır da doğal olarak 0.2 puan aşağı çekildi.
Erdem Başçı, 2013 enflasyonunun ise orta noktası yüzde 5.2 olmak üzere yüzde 3.4 ile yüzde 7 arasında beklendiğini söyledi. 2013 enflasyonuyla ilgili tahmin, ilk enflasyon raporunda yer alan düzeye göre çok az da olsa yükseltildi. İlk enflasyon raporunda, 2013 enflasyonunun orta noktası yüzde 5.1 olmak üzere yüzde 3.3 ile yüzde 6.9 arasında beklendiği ifade edilmişti. Dolayısıyla 2013'ün enflasyon tahmini 0.1 puan yukarı çekilmiş oldu.
Düşüş baz etkisiyle
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, daha önce açıklandığı gibi elektrik ve doğalgaz zamlarının nisan enflasyonuna 0.5 puanlık bir etkide bulunacağını söyledi. Yıllık enflasyonun nisanda büyük olasılıkla zirveye çıkacağına işaret eden Başçı, enflasyonda mayısla birlikte keskin bir düşüş olacağını, haziranda yeniden ılımlı bir artış yaşanabileceğini, yılın son aylarında ise yeniden belirgin bir düşüş ortaya çıkacağını belirtti.
Son çeyrekte beklenen düşüş de yine baz etkisine dayalı. Geçen yıl vergi artışları ve kurdaki yükselmenin etkisiyle özellikle ekim ve kasım aylarında çok hızlı bir fiyat artışı yaşanmıştı. Bu oranların devreden çıkmasıyla yıllık oran belirgin bir biçimde yavaşlayacak.
Başkan Erdem Başçı, enflasyondaki geçici dalgalanmalara tepki vermeyeceklerini, ancak kalıcı gördükleri yükselmelere müdahale edeceklerini söyledi.
Bu arada, ham petrol fiyatlarına ilişkin tahmin de değiştirildi. 2012 için daha önce 110 dolar olarak tahmin edilen fiyat, 120 dolara çıkarıldı. 2013 tahmini olan 115 dolarlık fiyatta ise değişiklik yapılmadı.
Türkiye'nin petrol fiyatlarında ortaya çıkan artışlar karşısında yapabileceği hiçbir şey yok. En fazla kuru bir şekilde düşük tutarak petrolün birim maliyetini hafifletebilir, hepsi o. Ama ya içeride tümüyle bizim insiyatifimizde oluşan ve enflasyonu azdıran kararlar? Örneğin geçen yılın son çeyreğinde olduğu gibi vergiyle ilgili düzenlemeler?
Enflasyon geçen yıl son çeyrekte hükümet eliyle yükselmişti; bu yıl da düşecek ve biz buna sevineceğiz. Peki, orta vadede enflasyonun yüzde 5'lere oturmasını sağlayacak bir politika görülebiliyor mu? Bu soruya kolaylıkla evet diyebilmek mümkün değil. Her şey bir yana, bu yılın enflasyonu her iki raporda dile getirildiği gibi yüzde 6.5 olsa bile, bu oranın yıllık hedef olan yüzde 5'ten üçte bire yakın yukarıda olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.
Kredi artışına fren
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2012 yılı için kredilerdeki artış hızını yüzde 14'e indirmeyi öngördüklerini açıkladı. Başçı, kredi artış hızının 2010 yılında yüzde 35 düzeyinde bulunduğunu, oranı 2011 yılında yüzde 25'lere indirdiklerini, 2012 için başlangıçta yüzde 15 olarak öngördükleri artış hızını biraz daha aşağı çekerek yüzde 14 düzeyinde belirlediklerini söyledi.
Kredi artış hızında öngörülen 1 puanlık daralma çok önemli sayılmayabilir. Ancak daralmayı yüzde 15'ten yüzde 14'e inilmesi olarak değil de, 2011'in yüzde 25 artışından yüzde 14 artışa inilmesi olarak değerlendirince, durum değişiyor. Büyümedeki yavaşlamayı destekleyecek bir kredi daralması arzulanıyor.
Önümüzdeki dönemde tüm kesimleri zor bir dönem bekliyor. Bankalar kredi artışlarını daha da sınırlamak durumunda kalacak; seçicilik belki kredi faizlerinin yükselmesi sonucunu doğuracak, sonuçta olan kredi kullanmak durumunda kalan sade vatandaşa ve KOBİ'lere olacak...
