Enflasyon sepeti, kur ve kamu etkisini yumuşatacak

İsmet ÖZKUL
İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI [email protected]

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyon hesabında kullandığı ürün sepetini ve ürünlerin sepet içindeki ağırlıklarını her yıl değiştiriyor. Bu uygulama, tüketim kalıplarındaki değişimi enflasyon hesabına yansıtabilmek için gerekli. TÜİK sepet içinde yer alacak ürün ve hizmet kalemleri ile bunlarn hesaplamadaki ağırlığını ailelerin tüketim harcamalarını düzenli izleyerek belirliyor.

Bir ürünün ailenin toplam harcaması içindeki payı iki faktöre bağlı olarak değişebiliyor. Bunlardan birincisi tüketilen miktar, ikincisi ürünün fiyatı. Bir ürünün enflasyon sepetindeki ağırlığı, tüketimi arttığı için ya da fiyatı yükseldiği için veya her ikisi birden arttığı için artabilir. Bir ürünün fiyatı çok artmışsa, tüketilen miktar azalsa bile sepetteki payının artması mümkün olabilir. Ya da tersine bir ürünün fiyatı düşmesine rağmen kullanım miktarı arttığı için sepetteki ağırlığı artabilir.

Fiyat hareketleriyle bir arada değerlendirildiğinde enflasyon sepetindeki değişimler, toplumun tüketim eğilimleri hakkında da bize fikir verir. Örneğin enflasyon sepetindeki ağırlıkların değişimine bakarak evde ve lokantada ayran tüketiminin, koladan daha fazla arttığını tahmin edebiliriz. Dışarıda yenen yemekler içinde hazır yemeklerin payının burgerlerden daha hızlı arttığını tesbit edebiliriz. Ya da son dönemin tartışmalı konusu olan dershanelerin sepetteki payındaki artışa bakarak, dershanelere giden öğrenci sayısının yavaş da olsa artış eğilimini koruduğunu görebiliriz.

Bir ürünün enflasyon sepetindeki ağırlığının değişmesi, fiyatındaki oynamaların enflasyona etkisinin boyutunu değiştiriyor. Örneğin bir ürünün enflasyon sepetindeki ağırlığı artmışsa, o malın fiyatındaki artışın da, düşüşün de enflasyona katkısı artıyor. Sepetteki payı azalan ürünlerin fiyatındaki artış ve düşüşlerin açıklanan enflasyona yansıması da aynı ölçüde azalıyor.

Bu gözle bakınca 2014 yılı enflasyon hesabında sebze fiyatlarındaki oynamanın etkisinin geçen yıla göre yüzde 19 daha fazla olacağını, buna karşın meyve fiyatlarındaki oynamanın etkisinin yüzde 4.9 azalacağını söyleyebiliriz. Bakliyatın enflasyon sepetindeki ağırlığı yüzde 7.8 artarken, ekmek ve unlu mamullerin ağırlığı yüzde 2.2 azalıyor.

Gıda kalemleri arasında yağlar ile işlenmiş gıda ürünlerinin enflasyon sepetindeki ağırlığında da kayda değer bir düşüş var. Yağların sepetteki ağırlığı yüzde 12.2, diğer işlenmiş gıda ürünlerinin ağırlığı ise yüzde 4 azalıyor.

Kabaca imalathanelerden veya fabrikadan geçen gıda ürünlerinin enflasyona etkisi azalırken, sebzelerin etkisinin ciddi ölçüde arttığını söyleyebiliriz.

Kur artışlarının enflasyona etkisi 2014 yılında enflasyonun seyrini etkileyecek en önemli faktör durumunda. Buna bağlı olarak başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere kamunun yapacağı zamlar da 2014 enflasyonunun hassas noktalarından birisini oluşturuyor. Enflasyon sepetindeki değişikliklere bu noktadan baktığımızda, sepetteki değişikliklerin beklenen kur ve kamu zamlarının enflasyona yansımasını azaltıcı yönde olacağını görüyoruz.

Kur artışlarından en fazla etkilenecek olan otomobil satın alımının enflasyon sepetindeki ağırlığı yüzde 40.8, altın ve mücevherin ağırlığı yüzde 40.4 azaldı. Kur artışlarından en fazla etkilenecek alanlardan birisi olan turizm harcamalarının enflasyon sepetindeki ağırlığı da azalıyor. Yurtiçi turizm harcamalarının enflasyon sepetindeki ağırlığı yüzde 27.5, yurtdışı turizm harcamalarının ağırlığı ise yüzde 33.5 azalıyor.

Fiyatı esas olarak kamu tarafından belirlenen kalemlerin büyük bölümünde de aynı eğilim söz konusu. Konut harcamalarının kiradan sonraki en önemli parçası olan su, elektrik ve ısınma giderlerinin sepetteki ağırlığı yüzde 6.3 azalıyor. Şehiriçi toplu taşıma harcamalarının enflasyon sepetindeki ağırlığı da yüzde 11.5 azalıyor. Aynı şekilde şans oyunlarının sepetteki payı yüzde 21.6, sabit telefon görüşmelerinin ağırlığı ise yüzde 12.1 azalıyor. 

tabloismet-001.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar