Enflasyon nasıl ölçülüyor? Almanya ve Türkiye karşılaştırması

Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR
Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR [email protected]

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden seçilmesinin ardından yaptığı ilk konuşmada “enflasyonun yol açtığı fiyat artışından kaynaklanan sıkıntıları giderme”yi önümüzdeki günlerin en acil konu başlıklarından biri ilan etmesi, gözleri bir kez daha enflasyona çevirdi.

Enflasyon, fiyat düzeyinde yükselişi ifade eder ve beraberinde paranın değerini yitirmesini getirir. Paranın değer kaybına bağlı olarak alım gücü sürekli düşer.

Enflasyonun yol açtığı diğer bir sorun, planlama yapabilme zorluğudur. Çünkü, yüksek enflasyonun olduğu bir ekonomide fiyatların ve kazançların, kısaca rakamların hiçbirisi gerçek değildir. Enflasyonist ortamda artık algılar rol oynadığından, fiyatlamada beklentiler ön plana geçer.

Hem ekonomideki gerçek rakamlara ulaşmak, hem kamu gelir ve giderlerinin doğru tespiti, hem de alım gücündeki kaybın adil telafisi bakımından enflasyonun doğru ölçülmesi çok önemlidir.

Almanya’da enflasyon oranı, tüketici fiyatları endeksi yoluyla Alman İstatistik Kurumu (Statistisches Bundesamt, DESTATIS) tarafından hesaplanmaktadır. Kuşkusuz, fiyat değişimi izlenecek sepetteki ürünlerin neler olduğu ve bunların sepet içindeki ağırlığı, enflasyon ölçümünde anahtar role sahiptir.

Almanya’da, ortalama bir Alman hanesi esas alınarak, enflasyon hesabında dikkate alınacak ürünler ve alışveriş sepetindeki ağırlıkları belirlenmektedir. Bu ürünler ve sepet içindeki ağırlıkları kamuoyuyla paylaşılmaktadır.

Buna göre, Almanya’da 12 kategoride toplam 650 ürün olup, her kategorinin alışveriş sepet içindeki -1000 üzerinden- ağırlığı şu şekildedir: gıda ve alkolsüz içecekler, 119,04; alkollü içecekler ve tütün mamulleri, 35,26; giyim ve ayakkabı, 42,25; konut, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar, 259,25; mobilya, aydınlatma ekipmanı, beyaz eşya ve diğer ev gereçleri, 67,78; sağlık, 55,49; ulaşım, 138,22; posta ve iletişim, 23,35; serbest zaman, eğlence ve kültür, 104,23; eğitim, 9,06; restoran ve konaklama hizmetleri, 47,20; diğer eşya ve hizmetler.

Her bir kategorinin altında alt kategoriler ve onların altında da ürünler sıralanmaktadır. Alt kategorilerde, o alt kategorinin özelliğine göre bazen tek bir ürün (örn. yumurta), bazen 10’u aşan ürünün yer aldığı görülmektedir. Ürünler sürekli, ağırlıkları ise her beş yılda bir güncellenir. Bu ürünlerin fiyatları derlenir.

Avrupa Birliği’nde enflasyon ölçümü konusunda bütün üye ülkelerin uyması gereken kural, tüketici fiyatlarının bir önceki aya göre değişimini esas almaktır. Dolayısıyla, alışveriş sepetindeki ürünlerin aylık fiyat değişimi üzerinden, enflasyon oranı saptanır. Türkiye’de enflasyon oranını Türkiye İstatistik Enstitüsü (TÜİK) hesaplamaktadır ve mekanizma benzerdir.

TÜİK’in 2022-2026 Resmi İstatistik Programı’na göre, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) hesaplamasında, perakende ticaret sektöründe önemli paya sahip zincir marketlerden sağlanan barkod (satış) verileri kullanılmakta; firmalardan sağlanan şube bazında günlük satış ve miktar verileri kullanılarak ayın genelini kapsayan fiyatlar endekse dahil edilmektedir.

Ocak 2022 itibariyle, günlük 109 adet web sitesinden günlük ortalama 238 000 (işlenmiş, tekilleştirme vb.) kayıt civarı ürünün fiyatı toplanmaktadır.

109 adet web sitesi içerisinde giyim, gıda, beyaz eşya, mobilya, sıfır otomobil, hava yolu taşımacılığı, paket tur ve akaryakıt vb. sektörlerinde faaliyet gösteren kurumsal firmaların web sayfaları yer almakta, her web sayfası için fiyatlar günlük bir kere toplanmaktadır. TÜİK’in 2020 yılında yaptığı açıklamada, ürün ağırlıklarının Almanya’dakinden farklı olduğu görülmektedir.

Örneğin, konutun ağırlığı -100 üzerinden- 14,34’dür. Diğer yandan, DESTATIS’ın aksine, TÜİK Haziran 2022’den beri madde sepeti ve ortalama madde fiyatları listesini açıklamamakta; gerekçe olarak ise, “yanlış anlama ve yanıltıcı değerlendirmelere sebebiyet vereceği”ni göstermektedir.

Halkın doğru bilgiye ulaşmasının nasıl bir yanlış anlama ve değerlendirmeye yol açacağını anlamak mümkün değildir. Nitekim, yargı da bunun hukuka aykırı olduğuna karar vermiştir (Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin 31.03.2023 tarih K. 2023/700 sayılı kararı).

Enflasyonun doğru ölçümünde ve bunun halkça anlaşılmasında kamu yararı vardır. Enflasyonun yol açtığı sıkıntılar, enflasyonun doğru ölçüldüğünden emin olunmadıkça giderilemez.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar