Enflasyon moralleri bozuyor
UZMAN GÖRÜŞÜ / Saim Yılmaz / A Yatırım IMF'nin ABD'de yaşanan konut sektörü krizinin ciddi bir risk taşıdığını ve küresel ekonomiler için can sıkıcı gelişmelere yol açabileceğini açıklaması dikkate değer bir durum olarak görülmeli. Özellikle de bu kurumun güvenilirliği tartışılırken. Böylece mortgage krizinin bitmediğini de rahatlıkla anlıyoruz. Dolarda yaşanan değer kaybı, petrol ve diğer emtia fiyatlarında devam eden yükselişler dünya ekonomilerini sarsmaya devam ediyor. Enerji maliyetlerindeki artış, enflasyonu tetiklerken başka sorunları da beraberinde getirecek gibi görünüyor. Bu yüzden Bernanke son açıklamalarında kredi krizinden çok, olası yüksek enflasyon riskine karşı yeniden yapılandırmanın çarelerini aradıklarını açıkça ifade etmeye başladı. ABD'de yıl sonu büyüme yüzde 1 civarı bekleniyor. Gayet makul ölçülerde olduğunu söyleyebiliriz. Aslında esas merak edilen bundan sonra faiz artırımına gidilecekse piyasaların buna ne yönde tepki vereceği. Ayrıca daha önce de önemine defalarca vurgu yaptığımız güven endeksi, olması gereken seviyenin hala çok altında. Genel tedirginliğin ve risk iştahının fazlaca artmadığını gösteren önemli bir data. Her zamanki gibi takip etmeye devam etmeliyiz. Bir kez daha tekrarlamakta fayda var ki 2009'un 2. yarısından önce global piyasalarda gerçek manada bir toparlanma beklemiyoruz. TCMB ise yıl sonu enflasyon hedefini 9.3 olarak revize etti. Gevşeyen maliye politikalarının enflasyon üzerine getireceği risklerle mücadele için, MB para politikasını daha fazla sıkmak zorunda kalacaktır. Bu durumda yeni enflasyon hedefinin özeti, temel faiz oranlarının artacağı ve dolayısıyla kredi faizlerinin de yükseleceği anlamını taşımakta. Böylece tüketimin de azalacağı gözönünde bulundurulursa, şirket ciroları ve borsanın değer kaybetmeye devam edeceği sonucu ortaya çıkacaktır. İç siyasette AKP'nin kapatılma davası sürecinde, gerginliğin tırmandığı da düşünülürse bu kayıplar daha da hızlı yaşanabilir. Bu hafta ABD Dayanıklı Tüketim Malları verisi, haftalık işsizlik başvuruları ve yine ABD PCE çekirdek enflasyon verisi önemle takip edilmesi gereken datalar. Hafta genelinde faiz tarafında yüzde 20.00-20.30 bandında hareket beklenebilir. Yurtdışı piyasalardan bağımsız olarak satış baskısının devam edeceğine inandığımız piyasada ise teknik destek seviyeleri 39400-38500 olarak görülürken, direnç seviyeleri ise 40500-41000 civarında şekilleniyor. özellikle 38500 seviyesinin psikolojik önem arz ettiğini söyleyebiliriz. Euro/dolar paritesi 1.5738, dolar/yen paritesi 103.90, Euro/yen paritesi de 163.50 seviyelerinde bulunuyor. Dolar/YTL kuru ise 1.2440 seviyelerinde seyrederken, hafta genelinde 1.2400-1.2550 aralığında işlem görmesini bekliyoruz.