Enflasyon düşmeden faizler inebilir mi?

Mart ayında gelen son faiz artırımı­nın üzerinden yedi ay geçti ve devam ettiği belirtilen ancak günlük hayatımıza etki ettiğini göremediğimiz dezenflasyon sürecine dair kayda değer bir adım yok. Baz etkisi ile beraber yıllık enflasyon geri gelse de, son aylarda %3 civarına yerleşen aylık enflasyonun düşeceğine dair bir ka­naat yok.

Enflasyonun düşeceğine inanan yok

TCMB tarafından açıklanan anketlere bakacak olursak ne hane halkı ne de iş dün­yası düşüşe inanmıyor. TCMB tarafından dile getirilen ve OVP sunumunda da yine­lenen resmi tahminlere en yakın görüş bil­diren piyasa katılımcıları dahi %25-%30 aralığında bir beklentiye sahip. O zaman buradan hareketle rahatlıkla şunu söyleye­biliriz.

Ya %50 seviyesi doğru değildi, yani son yıllarda yerleşen enflasyonist algıyı ve fiyatlama ataletini kırmak için daha yuka­rıda bir noktada olmalıydık, ya da TCMB Başkan Yardımcılarının basına verdiği rö­portajlarda da dile getirildiği gibi para po­litikası ile yapılabileceklerin sınırına gel­dik, buradan sonra maliye politikası destek olmalı. Şu ana kadar kamuda tasarruf açı­sından yine gözle görünür bir şeyle karşı­laşmadığımız ve bütçe açığının dolaylı ola­rak enflasyonun düşmesine engel olduğu­nu söylemek durumundayım.

İç talebi aşağı çeken kazanımların sonuna geldik

Dolar kurunun yerinde sayması ile TL’nin reel olarak değer kazanması ve eko­nomik faaliyetin yavaşlayarak iç talebi aşa­ğı çekmesi ile edinilebilecek kazanımların da sonuna geldiğimiz söylenebilir. Özel­likle metinde yer bulan yılın son çeyre­ğinde hizmet enflasyonu aşağıya gelecek söyleminin bir saptamadan ziyade temen­ni kapsamında değerlendirilmesi gerek­tiğini düşünüyorum. Zaten yılbaşında as­gari ücret zammının ardından ocak-şubat aylarında görülecek olan fiyat artışları ile beraber tahminlerin de önemli ölçüde yu­karı yönde revize edilmesi muhtemel.

Ge­lecek ay yapılacak enflasyon raporu sunu­munda biraz daha ayağı yere sağlam basan ve temenni değil de realist bir değerlendir­meyi içeren analizler göreceğimizi umuyo­rum. İddialı hedefler ortaya koyarak piya­sayı belirli ölçüde etkileyebilirsiniz ancak hedeflerin gerçeklerle bağının kopması ih­timali ve bunun yaratacağı olası kredibilite kaybı da çok iyi hesap edilmelidir.