Enerjide ithalata bağımlılık azalacak
Türkiye üreterek büyümek zorunda olan bir ülke. Üretimin de en önemli girdisi hiç şüphe yok ki enerji. Enerji konusunda ise maalesef dışa bağımlı bir ülkeyiz. Enerjide dışa bağımlı bir ülke olmamız nedeniyle de enerji ithalatına her yıl milyarlarca dolar ödüyoruz.
Cari açığımızın en büyük nedenlerinden biri olan enerjide geçtiğimiz yıl ödediğimiz ithalat faturası 97 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Türkiye, son yıllarda ülke ekonomisinde de kırılganlıkları artıran, jeopolitik riskler barındıran bu bağımlılığı azaltmak için önemli adımlar atıyor.
Bir yandan yenilenebilir enerji alanında potansiyelini değerlendirmek için ciddi yatırımlar gerçekleştirirken diğer yandan yerli ve milli imkânlarla petrol ve doğal gaz arama çalışmalarına yoğunlaştı ve bu alanda kayda değer kazanımlar elde etmeye başladı.
Geçtiğimiz günlerde Karadeniz’de Sakarya Gaz Sahası’nda bulunan doğal gazın Filyos Limanı’na ulaştırılarak sisteme alınması bu anlamda önemli dönüm noktalarından biri oldu. Karadeniz’de keşfedilen gazın 710 milyar metreküplük bir rezerve sahip olduğu ve bunun da bugünkü rakamlarla yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir değere sahip olduğu göz önüne alındığında. bu çabaların ve keşfin önemi çok daha iyi anlaşılacaktır.
Üstelik Türkiye bunu Karadeniz gazının ilk keşfinden üretime alınmasına kadar dünyanın en kısa sürede yapılan deniz saha geliştirme projesi olarak hayata geçirdi. Projenin büyüklüğünü daha iyi anlayabilmek için yapılan çalışmalara yakından bakmakta fayda var. Bu kısa sürede Karadeniz gazı için karadan 165 km uzaklıkta 2.200 metre derinliğinde yaklaşık 2.200 kilometrekarelik bir alana yayılmış üretim kuyularından üretilen doğal gazı birleştirerek boru hatlarına aktaran bir sistem kuruldu.
Projenin ilk fazında, doğal gazın karaya aktarımı için deniz altında inşa edilen boru hattı 16 inç (yaklaşık 40 cm) çapında, 12 metre uzunluğunda 30 bin boru kullanılırken projenin ikinci fazı yine deniz tabanında artan üretim kapasitesine karşılık gelecek biçimde 24 inç (yaklaşık 60 cm) çapında ikinci bir boru hattı inşa edilecek şekilde planlandı.
Karadeniz gazının bu yıl enerji ithalatında 2 milyar dolar, orta vadede ise 10 milyar doların üzerinde bir etki yaratması bekleniyor. İlk fazda 10 kuyudan günlük 10 milyon, ikinci fazda 40 kuyudan günlük 40 milyon metreküp doğal gaz üretilecek proje tam kapasiteye ulaştığında Türkiye’nin mevcut doğal gaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 30’unu tek başına karşılayacak.
Türkiye, Karadeniz ve Akdeniz de yürüttüğü sondaj faaliyetlerinin yanı sıra karada da Trakya’dan Güneydoğu Anadolu’ya, Akdeniz’den Ege’ye kadar ülkenin dört bir yanında önemli sondaj çalışmaları yürütüyor. Bu sondajlarda bulunacak yeni hidrokarbon rezervlerinin yanı sıra yenilenebilir enerji kaynaklarında gerçekleştirilen projelerle Türkiye enerjide dışa bağımlılığını büyük ölçüde azaltarak enerji fiyatlarındaki dalgalanmalardan daha az etkilenirken jeopolitik riskleri de daha yönetilebilir hale gelecektir.