En reklam bağımlısı gazeteler Amerika'da

Hakan GÜLDAĞ
Hakan GÜLDAĞ [email protected]

"Medya"nın kökeni, 1890'lara dayanıyor.

Tabii, modern anlamda…

Yoksa matbaa da, gazeteler de bu tarihten önce vardı.

Bazı tarihçiler matbaacılığın bin yıldan bu yana yapıldığını ileri sürer.

Bugünkü Çin'in batısındaki Kansu bölgesinde bulunan matbaa harflerini kanıt göstererek, dokuzuncu yüzyılda Uygurların matbaayı kullandığını söyleyen tarihçiler de vardır.

Bu tekniğin daha sonra Moğol akınlarında Avrupa'nın içlerine kadar taşındığını da…

Bizim bildiğimiz, matbaa Almanya'da geliştirildi.

Asıl işi altın ustalığı olan Johannes Gutenberg tarafından.

1447 yılından başlayarak, hareketli parçalar ile yazı baskısı Avrupa'da yaygınlaştı.

Gazetelerin de tarihini çok eskilere götürenler var.

Taa iki bin yıl öncesine…

İlk haber toplama ve dağıtma işlevinin bir araya getirildiği yazılı belgeye; Acta Diurna'ya…

Roma Senatosu'nca M.Ö 59'da 2000 bin kopya olarak çıkarılıp imparatorluğun çeşitli bölgelerine dağıtılmış. Haberler belli…

Fethedilen topraklar, başkentten siyasi gelişmeler, toplumsal olaylar ve gladyatör dövüşlerinin sonuçları…

Gazete kelimesi dillerde 16'ıncı yüzyıldan itibaren hayat bulmaya başlamış.

İtalya'da…

"Gazzette" olarak adlandırılan elle yazılmış tek sayfalık bültenler biçiminde.

Bu bültenlerde, Venedik Limanı'na gelen ticaret mallarına ilişkin bilgilere yer verilir, elden ele dolaşırmış.

Dünyada bugünkü anlamına daha yakın basılmış ilk gazeteyi 1609 yılına dayandıranlar da var.

Yani yaklaşık 400 yıl öncesine.

Modern anlamda medyanın 19'uncu yüzyılın sonunda ortaya çıkması ise iki buluşta yatıyor.

Bunlardan biri, Ottkar Mergenthaler'ın bulduğu linotip.

Bu yeni teknik, gazetenin hızla ve çok sayıda basılmasına imkan verdi.

Diğeri ise teknikten çok, toplumsal bir buluş…

Tohumları Amerika'da atılmış, oradan dünyaya yayılmış.

Günümüzde de, medyayı etkilemeye ve şekillendirmeye devam ediyor:

New York Times'tan Ochs, New York World'den Pulitzer ve Hearst'ün yarattığı modern reklamcılık. Reklamcılık, gazetelere o güne kadar görülmeyen bir imkanı verdi.

Haberleri bedava dağıtma imkanını…

Pazarlamadan gelen kar sayesinde…

Bugünün dünyasında gazetelerin iki temel gelir kaynağı var:

Satış ve reklam.

Geçenlerde, The Economist dergisinde ilginç bir grafik gördüm.

OECD verileriyle hazırlanmış.

Gazetelerin aldığı reklamın toplam gelirleri içerisindeki payı gösteriyor.

Ülke bazında…

Buna göre, gelir bakımından reklama en bağımlı gazeteler Amerikan gazeteleri.

ABD'de yayınlanan gazetelerin gelirleri içerisinde reklamın payı yüzde 80'in üzerinde.

En az bağımlı olanlar ise Japonlar. 

Onların reklama bağımlılığı yüzde 40'ı bile bulmuyor.

En basit ifadeyle, Amerikalıların yarısı kadar bile değil.

Avrupa'da yayınlanan gazeteler, reklam bağımlılığı bakımından Kuzey Amerika gazetelerine göre daha dengeli durumda.

Türkiye'de öyle…

Ama İngiliz, İtalyan ve Alman gazetelerine göre reklam bağımlılığı daha yüksek.

Yüzde 60'lara yaklaşıyor.

İsterseniz şimdilik verilere bir göz atmakla yetinelim. 

İzleyen yazılarda bu verilerin ne anlama geldiğini tartışırız.

Günümüzdeki medya ortamını da…

Medyanın güven sorununu da…

Türkiye'nin medya ve eğlence sektörü Çin'den hızlı büyüyecek

Geçen hafta size Türkiye'deki medya sektörüne ilişkin beklentileri aktardım.

PricewaterhouseCoopers'ın raporundan.

Raporun adı Küresel Eğlence ve Medyaya Bakış 2010-1014 idi.

Aranızdan, Türkiye tamam da, hani bunun küreseli diyenler oldu. Türkiye'deki medya harcamalarının dünya ile kıyaslanmasını isteyenler oldu.

Raporda onlar da var. Buyurun:

-Önce genel bir özet vererek başlayalım. Geçen yıl, dünyada medya ve eğlence harcamaları 1 trilyon 321 milyar dolar olarak gerçekleşti. Medya harcamaları 20 milyar doların üstünde olan 12 ülke vardı. ABD, 428 milyar dolar ile eğlence ve medya harcamalarında açık ara birinciydi. Onu 164 milyar dolar ile Japonya izledi. Bütün Avrupa, Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin toplam medya ve eğlence harcaması ise geçen yıl 462 milyar dolar oldu. Türkiye'nin ise, hatırlayacaksınız geçen yazıda belirtmiştik: 5.3 milyar dolar. 2014 sonunda dünya 1.7 trilyon dolara, Türkiye ise 10 milyar dolara dayanacak.

-Büyük 12'de yer alan ülkelerden Çin, rapora göre, önümüzdeki 5 yıllık dönemde açık ara en hızlı büyüyen ülke olacak. Bunun nedeni, tabii önce Çin'in canlı ekonomisi. İkinci temel neden ise, Çin'de bütün segmentleri ivmelendiren geniş bant penetrasyonundaki olağanüstü artışlar. Eğlence ve medya sektöründe Çin'deki büyüme oranının yıllık ortalama yüzde 12 civarında olacağı tahmin ediliyor. Japonya ise yıllık ortalama yüzde 2.8 oranı ile en yavaş büyüyen ülke olacak. Hatırlayacaksınız, Türkiye'nin 2010-2014 arasındaki 5 yıllık süreçte yıllık ortalama yüzde 13 büyümesi bekleniyor. Bu dünyadaki yüzde 5 ile Avrupa, Ortadoğu ve Afrika ortalaması olan yüzde 4.5'un hayli üzerinde bir rakam. Dikkatinizi çekerim, Türkiye'de bu sektördeki büyüme beklentisi oransal artış olarak Çin'in de üzerinde.

-İnternet erişimi segmentlerin çoğunda yönlendirici. Büyüyen akıllı telefonlar pazarı ve kablosuz ağlarda yeni sürümlerin geliştirilmesi de mobil erişime yön veriyor. Bununla birlikte, artan geniş bant kullanımının kablolu erişimi de artırması bekleniyor. Her durumda, bu alan büyüyecek. Kablolu ve mobil internet erişimi harcamaları 2009 yılında 228 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahipti. 2014'te bunun 351 milyar dolara çıkması öngörülüyor. Türkiye'de 2009'da 1.4 milyar dolar olan internet erişimi pazarının ise 2014 yılında 3.6 milyar dolara çıkması bekleniyor. Yıllık ortalama artış oranı yüzde 20.1

Reklamcılık esas hızı 2011'de kazanacak

-Küresel boyutta reklamcılık yıllık ortalama yüzde 4.2'lik büyüme ile 2009 yılındaki 406 milyar dolarlık büyüklükten 2014'te 498 milyar dolara yükselecek. Dünya, medya ve eğlence sektöründeki, tüketici/son kullancı harcamaları ise 2009'daki 688 milyar dolardan yüzde 4.1 artış ile 2014 yılında 842 milyar dolara yükselecek. 2010 yılının reklamcılıkta ve tüketici son kullanıcı harcamalarında nispeten daha durgun bir pazar olması bekleniyor. PwC'nin raporuna göre, bu alandaki büyüme esas olarak 2011 yılında hızlanacak. 2014'e gelindiğinde ise yeniden tek haneli oranlara inecek.

Bu arada, 2009 yılında 185.9 milyar dolara ulaşan küresel televizyon abonelikleri ve lisans ücretleri pazarı yıllık ortalama yüzde 6.8 büyüme ile 2014 yılında 258.1 milyar dolara (210.8 milyar doları abonelikten) yükselecek. Sonuçta, hızla büyüyen bu alan, yıllık ortalama yüzde 5.7 büyümesi beklenen TV reklamcılığını yerinden edecek. Dahası, TV abonelikleri ve lisans ücretlerini de geçerek tüketici/son kullanıcı segmentinin en hızlı büyüyen pazarı olacak.

Elektronik eğitsel kitapta rekor büyüme

-Küresel çapta en hızlı büyüyecek alanlardan biri elektronik eğitsel kitaplar olacak. Bu alanın 2010-2014 döneminde yıllık ortalama yüzde 36.5 büyümesi bekleniyor. Ama bildiğimiz klasik kitabın da pabucunun dama atılması için henüz vakit erken. Çünkü, bu hızlı büyümeye karşın, elektronik eğitsel kitaplar, 2014 yılında tüm eğitsel kitap harcamalarının ancak yüzde 6'dan daha az bir bölümünü oluşturuyor olacak.

Hızla büyümeye devam edecek bir başka alan ise 2009 yılını 52.5 milyar dolarla tamamlayan küresel video oyunları pazarı. Bu pazar 2014 yılında 86.6 milyar doları yakalayacak. Ve bu gelişme, video oyunları pazarını, kablolu ve mobil internet reklamcılığından sonra ikinci en hızlı büyüyen segment yapacak.

Öte yandan, dergicilik için haberler pek iyi değil. PwC'nin raporunda, tüketici dergilerindeki toplam küresel harcamaların 2009 yılında yüzde 1.6 gerilediği, bu yıl 2.7'lik bir ek düşüş olacağı beklentisine yer veriliyor. Dergi pazarı 2009'daki 71.5 milyar dolar seviyesinden 2014 yılında 74 milyar dolara ulaşacak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar