'En büyük hedefim kendi yapay zeka laboratuvarımı açmak'

Neval Çam 16 yaşında. İşitme engellilerin daha kolay iletişim kurması için işaret dilini tercüme edebilen bir yazılım geliştirdi. Bu yazılımla Microsoft tarafından yılın en başarılı kadın yazılım geliştiricisi ünvanını kazandı. Sonrasında ise Stanford Üniversitesi’ne tam burslu kabul edildi.

Neval, İstanbul doğumlu. Lise eğitimini Bahçeşehir Koleji Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nde tamamladı. Beş yaşından bu yana matematikle yoğun bir şekilde ilgileniyor. Matematik tutkusunun onu bilgisayara yönlendirdiğini söylüyor.

Neval, “Bilgisayarı merak etmekle, teknolojiyle ilgilenmeye başlamış oldum. Bu süreçte çevremden hep olumlu tepkiler aldım. En büyük desteği ailem ve okulum sağladı. Lisemde aldığım STEM eğitimi, beni her zaman daha fazla ne yapabilirim diye düşünmeye, insanlığa faydalı olabilecek projeler üretmeye yönlendirdi” diyor.

Neval’in “Geleceğe yönelik planların neler?” sorusuna verdiği cevap ise gerçekten tüm genç kızlara örnek olacak nitelikte:

“Şimdilik ilk hedefim Stanford’da kendime katabildiğim kadar çok şey katmak, beceri kazanmak ve kendimi geliştirmek. Okul sonrası için bilgisayar alanında araştırma yapma ve proje geliştirme planlarım var. En büyük hedefim ilerde bir gün kendi yapay zeka laboratuvarımı açabilmek.”

Bilgisayar Bilimleri okuyacak

Neval, Stanford’da bölüm olarak “Computer Science” yani Mühendislik Fakültesi altında Bilgisayar Bilimleri okuyacak. “Temel eğitimimi aldıktan sonra daha çok yapay zeka üzerine yönelmeyi planlıyorum. Master’ımı da bu alana yönelik yapabilirim. Bilgisayar dışında da kendimi bir birey olarak geliştirebilmek için sosyal içerikli dersler almayı planlıyorum” diyor Neval. Ve eğitimini tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönmeyi planlıyor.

Hedefi hem ülkesine hem de dünyaya teknoloji ile değer katmak. Bakın ne diyor: “Teknoloji benim için gelecek demek. Bilgiye erişimin hiç olmadığı kadar kolay olduğu bir çağda yaşıyoruz ve bunu da teknoloji sayesinde gerçekleştiriyoruz. Bu yüzden önemli olan teknolojiyi doğru bir şekilde kullanıp kendi faydamıza çevirebilmek. Ben de teknolojiyi kullanarak dünyamıza değer katabilmek için uğraşıyorum.”

“Bazı çocuklar vardır, onlar büyüdükçe ülke büyür”

Türkiye’nin küresel rekabette önemli bir konuma gelmesi için katma değer yaratması gerekiyor. Bu da teknoloji ile mümkün. Sadece teknoloji tüketen değil, aynı zamanda teknoloji üreten bir ülke olmamız gerekiyor.

Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nin teknoloji alanındaki tek başarı hikayesi Neval Çam değil. Lisenin robot takımı “INTEGRA 3646”, ABD Houston’da düzenlenen FIRST Robotics Competition’da, 2 ödül kazanarak önemli bir başarıya imza attı. Robot takımı, Houston’da gerçekleşen dünya şampiyonasında 4 bin takım arasında ilk 3’e girdi ve “California Bölgesel Şampiyonluğu” ile “Chairman Dünya Finalistliği” ödüllerinin sahibi oldu.

Bu başarıyı hazırlayan süreci Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ’a sorduk. Dağ, Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi’nin Türkiye’de STEM eğitiminin uygulandığı ilk eğitim kurumlarından biri olduğunu söylüyor. “Gençlerimiz yalnızca bugünün sorunlarına çözüm üretmemeli, geleceğin sorunlarını da çözebilen bireyler olarak yetiştirilmeli. Bunun için de eğitimi bu anlayışa adapte etmemiz lazım” diyor.

Dağ şöyle devam ediyor: “Türkiye’nin her ülkede olduğu gibi en önemli önceliği eğitim olmalı. Eğitime yeterli önem vermeyen, kaliteli eğitimi gerçekleştiremeyen ülkeler kalkınmalarını gerçekleştiremezler. Türkiye’de eğitim konusunda çok güzel gelişmeler oldu, olmaya devam ediyor ancak bunların arzu edilen düzeyde olmadığını söylemek gerek. Eğitimde her zaman daha iyisini yapmak için çalışmak gerekiyor. Özellikle son 15 yılda eğitime eskiye oranla daha fazla kaynak ayrıldığını görüyoruz. Artık eğitimde nicelik kadar niteliğin de önemli olduğu bir Türkiye’deyiz. Bundan sonra 21. yüzyılda bizi nasıl bir dünyanın beklediğini görmeli, bu öngörüye sahip bir nesil yetiştirmeliyiz. Hayata geçirdiğimiz proje odaklı eğitimle geleceğin teknolojisine yön verecek, ülkemizi küresel ölçekte teknoloji liderleri arasında konumlandıracak genç bilim insanları yetiştirmeyi hedefliyoruz. Öğrencilerimizin yalnızca fen alanında değil her alanda başarılı bireyler olmasını hedefliyoruz. Yabancı dile hakim, sosyal farkındalığı yüksek, topluma değer katan bireyler yetiştiriyoruz.’Bazı çocuklar vardır, onlar büyüdükçe ülke büyür’ söylemimizden hareketle, ülkemizi geleceğin dünyasında başarıyla temsil edecek nesiller yetiştirmeye devam ediyoruz.”

Günün sözü

Toplumun sizi belirli bir yolda yürümeye zorladığını biliyorum. Bence olduğunuz yerde durun ve sizi siz yapan yoldan ilerleyin. Ari Horie Women’s Startup Labs Kurucu ve CEO’su

“İşini büyütmek isteyen kadın girişimcilere “hodri meydan”

Garanti Bankası’nın Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİ- DER) ve Ekonomist Dergisi’nin işbirliğiyle 2007’den buyana düzenlediği “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” bu sene 11’inci kez düzenleniyor. Yarışma son 10 yıldır kadın girişimcilerin başarılarının farkına varmalarını, kendilerine inançlarının pekişmesini, hikayelerini daha fazla kadına duyurmalarını ve cesaret kazanmalarını sağlamayı amaçlıyor. Bu sene 11’incisi düzenlenen yarışmaya www.kadingirisimciyarismasi. com sitesi üzerinden 15 Eylül 2017 tarihine kadar başvuruda bulunulabilecek. Yarışmaya Türkiye’de yaşayan ve hakim ortak olduğu işletmenin yıllık cirosu 40 milyon TL’nin altında kalan tüm kadın girişimciler katılabiliyor. Kadın girişimcilerin yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerle kendi iş alanında fark yaratan ve başarısıyla diğer kadın girişimcilere rol model olan kadınlar olması önemli.

Adaylar; risk alma, cesaret gösterme, istihdam yaratma, sürdürülebilir finansal yapı, pazarlama yöntemlerini etkin olarak kullanma ve çevreye duyarlılık gibi farklı kriterlere doğrultusunda değerlendirilecek.

“Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” ödülüne layık görülen girişim sahibi 30 bin TL kazanacak. “Gelecek Vaad Eden Kadın Girişimci”, “Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimci” ve “Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi” kategorilerinin birincilerine ise 25 bin TL’lik ödüller verilecek.

Garanti Bankası KOBİ Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, “Garanti Bankası olarak, kadın girişimcilere yönelik çalışmalarımızı; finansmana erişim, cesaret, eğitim ve yeni pazarlara açılma olmak üzere 4 temel alanda yoğunlaştırıyoruz” bilgisini veriyor.

Kadın girişimcileri cesaretlendirmek amacıyla 2007 yılında hayata geçirilen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’na bugüne kadar 33 bine yakın başvuru yapılmış. Yarışmaya katılan kadınların yüzde 85’i çevresindeki kadınları girişimcilik konusunda etkilemiş. Yarışmada birinci olan kadın girişimcilerin cirosunda ise ortalama yüzde 40 artış meydana gelmiş.

Cemal Onaran, “İşini büyütmek, cesaretiyle diğer kadınlara rol model olmak isteyen tüm kadın girişimcileri yarışmamıza ve bu büyük ailenin bir parçası olmaya davet ediyoruz” diyor.