Empati, şefkat ve liderlik

Ebru DEMİR KOÇAK
Ebru DEMİR KOÇAK [email protected]

Empati ve şefkat kelimeleri ge­nelde birbirine yakın duran, birbirinin yerine de kullanıla­bilen kelimeler olarak karşımıza çı­kar. Her ikisi de olumluyu işaret eder ve fedakarlığı temsil eder. Empatiden şefkate geçiş, liderlerin ekipleriyle et­kileşim biçiminde tüm taraflara bü­yük fayda sağlayan önemli bir deği­şimdir. Bu değişim, empati ve şefkat arasındaki farkı anlamakla başlar. Bu iki kavramı derinlemesine incelediği­mizde, şefkatin iki farklı niteliğini göz önünde bulundurmanın faydalı oldu­ğunu düşünüyorum. Çeşitli kaynak­lardan araştırdığımda bana en yakın gelen iki niteliği şöyle özetleyebilirim. Birincisi; bir başkasının ne hissettiği­ni anlamak, ikincisi ise bir başkasının acısını hafifletmek için harekete geç­me isteği. Şefkat duygusunu düşündü­ğümüzde, aklımıza ilk acıma duygusu gelir. Potential Project tarafından ha­zırlanan merdiven şeklindeki grafik­te, ilk basamak acıma duygusu, ‘’sana acıyorum’’ sonra sempati ‘’acını anlı­yorum’’, sonra empati ‘’acını paylaşı­yorum’’ en son olarak da şefkat ‘’yar­dım etmek için buradayım’’ gibi, adım adım bu geçişlerin hayatımızda yaşan­dığı anlatılıyor. Empati genellikle doğ­ru olanı yapmamıza yardımcı olur fa­kat bazen de bizi yanlış yönlendirebi­lir daha doğrusu varsayımla hareket etmemizi de sağlayabilir.

Şefkat ise, empatiden bir adım öte­ye geçmek, acı çeken kişiyi destekle­mek için, ne yapabileceğimizi kendi­mize sorduğumuzda ortaya çıkıyor. Bu şekliyle şefkat bir duygu değil de amaç olarak düşünülebilir mi?

Peki liderlikte empati neden önem­lidir? Öncelikle ekibimizdeki kişilerle ilişki ve bağlantı kurmak için empati geliştirmemiz şarttır. Önemli olan em­pati gösterip, sadece empatide- burada kalarak olaylara veya kişilere bakma­maktır. Aksi halde ekibimizdeki kişile­re sürekli yardım eden, zaman zaman rollerin değiştiği, aslında tek taraflı fe­dakarlık ile devam eden bir döngü ya­ratmış oluruz.

Empatiden şefkate nasıl geçeceğiz?

Empatiden şefkate geçişin, bir lider için önemli bir beceri olduğunu düşü­nüyorum. İş hayatında şefkatli bir li­der olabilmek için, empati becerisini çok iyi kullanarak hatta empatiyi bir katalizör gibi düşünmenin anlamlı ol­duğuna inanıyorum.

Bir lider olarak çalıştığımız kişilere ‘’Neye ihtiyacın var’’ gibi bir soru ile karşımızdaki kişiyi düşünmeye sevk ederek, bazen çözüme kendi başına gitmesini teşvik etmiş bazen de ger­çekten yardım isteme refleksini çalış­tırmış oluruz. Yukarıdaki merdiveni ve aşamaları düşündüğümüzde, kar­şımızdaki kişinin sorununu görmek, anlamak, onun üzerine düşünmek fa­kat nasıl çözelim mantığından çıka­rak, çözümü için soracağımız soru ile sorumluluğu karşı tarafa vermek, şef­katli davranış için güzel bir örnek olur.

Yöneticiler hatta bazen liderler so­run olduğunda, çoğunlukla hızlıca so­runu halletmek için harekete geçme eğilimi içinde oluyorlar. Halbuki bu durum ekipteki kişiler tarafından çok faklı algılanabiliyor. Örneğin, bize gü­venilmiyor, fırsat verilmiyor, delegas­yon yok gibi sorunları doğurabiliyor. Burada asıl beceri, çalışanları dinle­mek, varlığınız ile destek olduğunuzu hissettirmek, ihtiyaç duyulduğunda orada olmak yani şefkatli bir lider ola­bilmek…

Liderlik, insanların sorunlarını çöz­mek değil, insanları yetiştirmek, on­lara sorunlarla nasıl başa çıkabile­ceklerini öğretmek, onlara güçlü so­rular sorarak yani koçluk yaparak güçlenmelerini sağlamak, onların ge­leceği hayal etmelerini sağlamaktır. Tüm bunları yaparken de empati ve şefkat en önemli becerilerdir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İş hayatı ve trafik 26 Ekim 2024
Dijital çağ ve biz 14 Eylül 2024
Umut ve iyimserlik 24 Ağustos 2024
İş dünyasında ustalık 03 Ağustos 2024
Dinleme sanatı 13 Temmuz 2024
Motivasyon-2 18 Mayıs 2024