Emniyet şeridinin sivil ve resmi magandaları
Biz de mesaideyiz!
Sizin evdeki iş bölümünü bilmiyorum ama, bizim evin tedarikten sorumlu yöneticisi benim. Evdeki operasyon yöneticisi eşimin, siparişini almak için bir sabah balıkçıya gitmiştim. Balıklar tezgaha dizilmişti. Ama balıkçı ortada yoktu. “Günaydın” diye seslendim. Dükkanın arkasından cevap geldi “Geliyorum.” Bizim balıkçı ağzını sile sile geldi. “Buyrun Hocam “ dedi. Alacağım balığı söyledim. İçerden bir ses daha geldi “Hocam içeriye de buyur.” Balıkçı balıkları temizlerken ben de içerden gelen çağrıya doğru ilerledim. O zaman bizim balıkçının ağzını neden sildiğini anladım. İçerde eli çatallı bir kişi vardı. Küçük likit gaz tüpünün üstüne bir teneke konmuştu. Üstünde de karidesler pişiriliyordu. Karides pişiren eli çatallı kişi, Kuzguncuk’un “kışlıkçı”larından, yaşam dolu, gırgır birisi idi. İlkbaharın sonuna doğru kaybolur, kışa doğru gelirdi. Kışı, Kuzguncuk’ta geçirirdi. Teneke üstündeki karideslerden bir tane alıp bana doğru uzattı. Teşekkür ettim, ancak çok ısrar edince aldım. Karides kokusuna karışmış rakı kokusunu o zaman fark ettim. Yerde iki çay bardağı içinde rakı vardı. “Hocam, bir kadeh de rakı al” dedi bizim kışlıkçı. “Karides yeter, rakıyı almayım” dedim. Israr etti, “ Neden almıyorsunuz?” diye sordu. Ben de “Okula gideceğim, mesai var” dedim. Bunun üzerine kışlıkçı sitem etti: “Ama Hocam, biz ne yapıyoruz ki? Biz de mesaideyiz” dedi. Emniyet şeridinden giden arabaları görünce bu anım aklıma gelir. Bir keresinde bir sürü arabanın emniyet şeridinden gitmesine izin veren trafik polisine yanaşıp sormuştum. “Bugün emniyet şeridinden gitmek serbest mi?” Trafik polisi soruma büyük bir ciddiyetle cevap vermişti “Onlar görevli. Mesaiye gidiyorlar.” Ben de kışlıkçının cevabını vermiştim. “Biz ne yapıyoruz ki? Biz de mesaiye gidiyoruz.”
Emniyet şeridinde canınız emniyette değil Bu konuda geçmiş yıllarda da epey yazdım. Ama yazmaya devam edeceğim. Çünkü günün birinde arabam bozulur da emniyet şeridine çekersem, başıma bir kaza gelmesinden korkuyorum. Eğer arabam bozulur da emniyet şeridine park edersem, herhalde “Mala gelsin, cana gelmesin” deyip arabamı orada bırakır en kısa zamanda oradan uzaklaşırım. Çünkü emniyet şeridinden öylesine hızla gidiyorlar ki, sanırsınız Formula-1 pisti.
Kimler bu şeritten gidiyor?
Trafik biraz sıkışmaya görsün, hemen kendini emniyet şeridine atan magandalar birinci sırada yer alıyor. Bunların durdurulması gerekiyor. Ama durduracak polisi arıyorsunuz, ortada ilaç için arasanız trafik polisi olmuyor. İstanbul’un şimdilik iki köprüsü var. Günün belli saatlerinde buralarda trafik yoğun. Ara ki polis bulasın. Ancak bir büyük (!) birisi geçerse polis bayramındaki gibi ortalık polis doluyor. Onun dışında köprülerdeki trafik bile Allaha emanet.
Emniyet şeridini ikinci sırada kullananlar ise emniyetçiler. Herhalde emniyet şeridinin adına bakarak, “burası emniyetçilerin” diyorlar. Ancak Karayolları Trafik Kanunu’nda tanımlandığına göre emniyet araçlarının “acele olay yerine gitmeleri” gerekiyorsa geçiş üstünlükleri var. Ama onlar, televizyon dizilerindeki gibi adeta her an suçlu peşindeler.
Emniyet şeridini kullanan bir diğer grup da, renkli ışıklı bürokratlar. Bir zamanların televizyon dizisi “Kara Şimşek” teki gibi arabasında yanar söner ışık olan bürokrat arabaları da emniyet şeridini afiyetle kullanıyorlar. Evet onlar göreve gidiyorlar, ama onların dışındakiler sanki düğüne. Emniyet şeridini hunharca kullananlardan bir diğer grup ise koruma araçları. Allahtan başka kimseden korkusu olmayan büyüklerimizi koruyan koruma ordularının araçları. Öylesine pervasızca ve hızlı gidiyorlar ki, eğer onlara emniyet şeridinde yakalanırsanız, tanrı sizi korusun.
Sonuç
Bu ülkede yasalar, kurallar, “Var mı, var” mantığı ile konuyor. Ama uygulaması yetkililerin, olmayan insafına bırakılıyor. Yasaları koruması gerekenler, kendileri de ihlal edince ortaya bu utanılacak manzara çıkıyor.
Unutmayınız, arabanız bozulursa, emniyet şeridinde emniyette değilsiniz. Eğer sivil magandalardan ve de emniyet şeridini usulsüz, keyfine göre kullanan resmi magandalardan yer kalırsa cankurtaran hastanızı hastaneye yetiştirebilir; itfaiye yangınınızı söndürmeye gelebilir. Emniyet şeridinin emniyeti sağlanmalıdır.