Emlak vergisi beyan ve ödeme dönemi

Talha APAK
Talha APAK MEVZUATIN İÇİNDEN

Maliklerin serveti üzerinden alınan emlak vergisi, mükellef sayısı itibariyle en eski ve geniş kapsamlı vergi olup, özel mülkiyet hakkının olduğu tüm ülkelerde uygulanmaktadır. Ticari bir faaliyeti bulunsun veya bulunmasın hemen her taşınmaz sahibinin Mayıs ve Kasım aylarında iki taksit halinde ödemek zorunda olduğu bir vergidir. Kamunun gelir kaynaklarından biri olan emlak vergisi, yerel yönetimler için de önemli bir kaynaktır. Ancak, uygulamada vatandaşlar emlak vergisi konusunu takipte gerekli özeni göstermedikleri için önemli sayılabilecek cezalarla karşılaşmaktadırlar.

Emlak vergisi rehberi Emlak vergisi rehberi, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından her yıl revize edilerek yayınlanmaktadır. Buna göre;

 Vergi değeri; bina, arsa ve araziler için, Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin hükümlerine göre takdir komisyonları ile Çevre ve Şehircilik Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilân edilecek bedeldir. Tespit edilen vergi değeri, VUK hükümleri uyarınca aynı yıl için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde arttırılması suretiyle bulunur. Buna göre, 2023 yılı vergi değerleri, bu yıla ait yeniden değerleme oranının yarısı olan %122,93 / 2 = %61,465 (altmış bir virgül dört yüz altmış beş) oranında artırılması suretiyle bulunacak tutarlar olacaktır.

Vergi oranları, tarh ve tahakkuku; meskenlerde binde 1, diğer binalarda binde 2, arazide binde 1 ve arsalarda binde 3’tür. Bina, arsa ve arazilere ilişkin vergi oranları büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde %100 artırımlı uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bina ve arazi vergisi, ilgili belediye tarafından, dört yılda bir defa olmak üzere takdir işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında, yıllık olarak tarh olunur.

Verginin ödeme zamanı; emlak vergisi birinci taksiti Mart, Nisan ve Mayıs aylarında, ikinci taksiti Kasım ayında olmak üzere iki eşit taksitte gayrimenkulün kayıtlı olduğu ilgili belediyeye ödenebilmektedir. Verginin zamanında ödenmemesi halinde 6183 sayılı Kanuna göre her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere geçerli gecikme zammı uygulanacaktır.

 İndirimli emlak vergisi; Türkiye’de brüt yüzölçümü 200 m2'yi geçmeyen tek meskeni olan veya tek meskenin intifa hakkına sahip bulunan engelliler, hiçbir geliri olmadığını belgeleyenler, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları emekli, dul, yetim, ölüm ve malûliyet aylığından ibaret bulunanlar, gaziler, şehitlerin dul ve yetimleri yararlanacaklardır.

Deprem bölgesindeki durum

Merkez üssü Kahramanmaraş olan deprem nedeniyle Emlak Vergisi Kanunu 9.Maddesi uyarınca “oturulması ve kullanılması kanunların verdiği yetkiye dayanılarak yasak edilen binaların vergileri 2023 ve sonraki yıllar için alınmayacak.” Söz konusu yasak devam ettiği sürece de alınmayacaktır. Ancak bina tamir edilir, güçlendirilir ve yasak kalkarsa kalktığı tarihten itibaren emlak vergisi alınmasına başlanır. Ancak bu hükmü sadece 6 Şubat 2023 tarihli depremin etkilediği yerler olarak değil, tüm ülke olarak düşünmek gerekir. Dolayısıyla, bu hükmün uygulanması için bir deprem olması gerekmemektedir.

Bir analiz

Mevcut mevzuat, kurumlar arası koordinasyon eksikliği ve vergiye tabi olan taşınmazların dinamik olarak izlenebilmesi gibi bir sistemin eksikliğinden ötürü taşınmazların güncel ve gerçek değerlerinin saptanamamasına, dolayısıyla emlak vergisi kayıplarına yol açmaktadır. Emlak vergisi değer tespitinde yaşanan temel sorunlardan biri de taşınmazların gerçekçi ve doğru değerlerinin tespiti hususudur. Dört yılda bir yapılan genel değerleme süreci sonunda tahakkuk edecek emlak vergisi, günün ekonomik gelişmelerine bağlı olarak güncellenerek, gerçek değerler üzerinden vergi tahsil etme fikrinin değerlendirilmesi yararlı olacaktır.

Tüm toplumu ilgilendiren emlak vergisi, devletin toplam vergi gelirleri içinde çok ciddi bir miktar teşkil etmez. Ancak verginin lehdarı olan yerel yönetimler için yine de vazgeçilemeyecek bir gelir kaynağıdır. Emlak vergisi alanındaki yakınmalar daha çok taşınmazların değerinin takdirindeki yetersizliklerden ve adaletsizliklerden kaynaklanmaktadır. Bir yandan her değerleme döneminde ortaya çıkan orantısız artışlar, diğer yandan değerinin çok altında işlem gören taşınmazlar vergide adalet anlayışını zedelemektedir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar