Elektrikte borç yapılandırması

Mehmet KARA
Mehmet KARA ENERJİ GÜNDEMİ [email protected]

Son 15 yıl'ın yıldız sektörü enerji son zamanlarda uzun vadeli finansal borçlarının yeniden yapılandırılması ihtiyacıyla gündemde...

Peki neden? Geri dönüş süreleri uzun olduğu için enerji yatırımları dış finansmana ihtiyaç gösterir. Böylesi bir sektörün, özellikle 36 bin MW’lik kurulu güç rakamından 86 bin MW’lik kurulu güç rakamına ulaşan elektrik üretim yatırımları nedeniyle yüksek borçluluk oranına sahip olmasından daha doğal bir şey olamaz.

Peki yatırımcılar ve bunları finanse eden bankalar, sektörün gerçeklerinin farkında değil miydi? Elbette farkındaydı.

O halde bankalarla enerji yatırımcılarının büyük çoğunluğu, borç yapılandırması ya da kredileri erken geri çağırma konularında neden pazarlık masasına oturmak zorunda kaldı?

Demek ki, burada bir anormallik var. Evet var ama ne?

Aslında tüm bunların ana nedeni, enerji şirketleri büyük oranda döviz cinsinden kredi kullanırken, bunları geri ödemek için ihtiyaç duyacakları gelirlerinin TL cinsinden olması.

2000’li yılların başından itibaren bu alanda yatırıma yönelen oyuncular büyük oranda, büyüyen Türkiye ekonomisinin artan enerji ihtiyacı nedeniyle elektrik fiyatlarının yükseleceği öngörüsüyle hareket etmiş.

Ancak son yıllarda elektrik fiyatları TL cinsinden çok yükselmediği gibi, Türk Lirası da hızla değer yitirdi. Bu durum, uzun vadeli döviz borçlusu elektrik sektörü oyuncularını, kredilerini geri ödemekte zorlanma sorunuyla baş başa bıraktı. Yani bankacılarla karşı karşıya geldiler.

Bankacılar kendi açılarından haklı. Çünkü verdikleri parayı almakta zorlanacaklarını görüyorlar. Bu yüzden de enerji oyuncularının kapısına dayanıp varlık satışı yapın, borcunuzu ödeyin demeye getiriyorlar. Ancak enerji oyuncularına bakarsanız onlar da kendilerince haklı. Çünkü sorun, herhangi bir oyuncunun varlık satışıyla çözülebilecek aşamanın da ötesinde. Öyle ya, kendi borcunu ödeyemeyecek, hatta yer yer işletme sermayesi ihtiyacını bile karşılayamayacak bir santrali ya da varlığı kim alır? Dolayısıyla şirketlerin varlık değerleri de eriyor.

Enerji sektöründeki herhangi bir oyuncunun bankaların karşısında yalnız bırakılması zincirleme olarak diğer oyuncuları da zorda bırakacaktır. Bu yüzden oyuncuların her koyun kendi bacağından asılır anlayışıyla hareket etmeleri doğru görünmüyor. Nitekim sektördeki oyuncular bu konuya genel bir çözüm bulunması için hükümetle ve ilgili kuruluşlarla temas halinde.
Bakalım zaman ne gösterecek?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar