Elektrik dağıtım ihaleleri yenilenirken
Daha önce ihaleye çıkılan fakat sonuçlanmalarına karşın kazananların devir işlemleri şartlarını yerine getirmediği 8 bölgedeki elektrik dağıtım ihalelerinin Sonbahar'da yenilenebileceği ÖİB Ahmet Aksu tarafından açıklanıyor. Bu yenilenme öncesinde, eski ihalelerde yaşanan sorunlara bağlı olarak ihale yönteminde değişmeler yapılabileceğinin de altı çiziliyor.
Biri eski verilmiş olan 20 elektrik dağıtım ihalesinden 2008-2011 yıllarında yapılan 19'undan 11'i sonuçlanırken, 8 büyük dağıtım ihalesi sonuçlanmayıp, alanların teminatlarını yakmaları sonucunda elde kalınca, şimdi özelleştirme idaresi yeni bir yöntemle Sonbaharda yeniden ihaleye çıkmaya hazırlanıyor. Eski dönemde fiyat odaklı olan ihalelerin sonuçlanamamasında hem EPDK'nn verdiği kayıp kaçak oranlarının gerçeği yansıtmaması, hem de firmaların fiyat odaklı ihalede iyi fizibilite ve hesaplama yapmadan artırıma girerek fiyat artırmaları olumsuz sonuçlara ve iptallere sebep oldu. Bazı ihaleleri kazanan firmaların ortaklık sonunu yaşamazsı da buna eklenince 8 büyük dağıtım ihalesi sonuçlanamadı. O nedenle yeni yöntem arayışla Sonbahar'da yenilenmeleri bekleniyor.
Toplam 16-17 milyar dolarlık 20 elektrik dağıtım ihalesinden 8 bölgede ihalelere talip olan şirketler 10 milyar 419 milyon dolarlık tekliflerle ihalelere kazanmalarına karşın, devir sözleşmesine imza atmadılar. Bunun sonucunda sözleşme aşamasında 328 milyon doları bulan teminatları yanan firmalardan bir bölümü dava açarak kendilerine verilen kayıp kaçak oranlarının gerçeği yansıtmadığı için devir sözleşmesine imza atmadıklarını, bu nedenle teminatlarının geri ödenmesini istiyorlar.
Türkiye'de kamu ihalelerinde özelleştirmelerde sorunlar yaşanması, sonuçlanamaması yeni bir yaklaşım gerektiriyor. Hem kamunun, hem ihaleye giren özel sektör kuruluşlarının zihni modellerini değiştirmeleri gerekiyor.
Kamu ihalelerinin yarışmaya katılanların en iyi anlayabileceği, şeffaf olarak, açık bırakmadan hazırlamaları gerekir. Bunu yaparken sadece "kamunun en yüksek geliri elde etmesi" düşünülmemeli, kamudan özelleştirme ile devralan firmaların sürdürülebilir sonuç alabilmesi de öncelikle düşünülmelidir. Özel sektör ise kamudan ihale alma konusunda çok iyi bir fizibilite çalışması yapması gerekir. Amaçları sadece ihaleyi kazanmak değil, devraldıktan sonra işi sürdürebilmek, hatta yatırımlar yaparak büyütmek olmalıdır. Fizibilitelerinde ihale dönemi kadar, ihalenin kazanılması sonrası işin sürdürülmesi de hesaplama içinde yer almalıdır.
Kamu ve özel sektörün Sonbahar'daki yeni elektrik dağıtım ihalesine hazırlanmalarında bu sözünü ettiğim özelliğe dikkat etmeleri gerekir. Kamu ihaleyi kamuya en yüksek getiri yerine, alan özel sektör firmasının yatırım yaparak hizmeti daha iyi yapabilmesi amacıyla düzenlemelidir. Bu açıdan EPDK kayıp kaçak oranını beş yıllık indirim tablosunda 2012 yılında 7.9'a düşüreceğini söylerken, yüzde 12.5 seviyesinde kalması gibi sapmaların özel sektöre yaşatılmaması gerekir. Özel sektörün de sadece ihaleyi kazanmaya değil, kazandıktan sonra sürdürülebilir olması ve yatırımla geliştirilmesini içeren bir fizibilite ile ihaleye hazırlanması gerekir. Ayrıca, ortaklar arasında da sorun bırakmayan bir işbirliği anlaşması yaparak yola çıkmaları önemli olacaktır.
Özelleştirme idaresinin Sonbahar'daki ihale sözleşmesini hazırlarken, bir yandan sonuç vermeyen, sorun yaşanan önceki ihalelerden ders çıkararak, vazgeçen firmaların şikayetlerini dikkate alarak yeni ve sağlıklı şartnamelerle ihaleye çıkması gerekir. Sonuçlanmayan dağıtım ihalelerinin hem zarara, hem olumsuzluklara neden olduğu unutulmamalıdır.