Ekranı kararanlar ve hayatı kararanlar

İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK (Sorular-Cevaplar) / Resul Kurt [email protected] www.resulkurt.com Bir gazetede eczacıları sahte ilaç korkusu sardığı haberini okuyoruz. Diyor ki gazete, "Sahte İlaçla Mücadelede İçin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile Türk Eczacıları Birliği arasında imzalanan protokol eczacıları mağdur ediyor. Protokoldeki bir maddeye göre eczane veya çalışanı dışındakilerin bile piyasaya sürdüğü sahte ilaçların faturası eczacıya kesiliyor. Söz konusu düzenleme yüzünden şu ana kadar 200 eczanenin ekranı karartıldı. Sigortalı hastalara ilaç veremeyen eczaneler, soluğu mahkemede aldı. Son olarak Ankara'da bir eczanenin başına gelen olay 'kurunun yanında yaş da yanar' cinsinden." Yani demek istiyor ki gazeteci arkadaş, eczacılar kendi eczanelerinde satılan sahte veya miadı geçmiş ilaçların hastalara verilmesinden dolayı hiçbir mesuliyeti olmasın. Eczacılar sattıkları ürünlerden mesul olmasınlar. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) da, sigortalılarına sahte veya miadı geçmiş ilaç satarak hayatlarını karartan ve aynı zamanda SGK'yı da dolandıran eczanelerin bu işleminin tespit edilmesi halinde hiçbir işlem yapılmasın. Yani eczacıların ekranı kararmasın ama, SGK sigortalılarının hayatı kararsın. Pes doğrusu. İnsan hayatının bu kadar ucuz olduğu bir başka ülke var mıdır acaba. SGK müfettişleri dernek başkanını seçiyor Benim de mensubu olduğum Sosyal Güvenlik Müfettişleri Derneği'nin (SOSGÜM) Başkanlığı'nı uzun bir süreden beri büyük bir özveri ve başarıyla yürüten Cevdet Ceylan, SGK Tahsisler Dairesi Başkanı olarak görevlendirildiği için başkanlık koltuğunu bırakıyor. Bu nedenle SOSGÜM, yeni dernek başkanını seçecek. Olağanüstü genel kurul toplantısı, 05/04/2008 tarihinde saat 10.30'da SSK İşhanı B Blok kat 5 No: 226 Kızılay/ Ankara adresinde yapılacak olup şayet çoğunluk sağlanamazsa ikinci toplantı 12.04.2008 tarihinde aynı yer ve saatte yapılacak. Hem dernek yönetim kurulu üyesi hem de "Sosyal Güvenlik Dünyası" dergisinin genel yayın yönetmeni olan Mehmet Uzun, genç ve dinamik bir ekiple başkanlık yarışına katılacak. Her şirket ortaklığından ayrı Bağ-Kur primi mi alınacak? 10 Mart tarihli DÜNYA Gazetesi'nde, her şirket ortaklığından ayrı prim alınacak yazımızdan sonra, birçok okurumuz bunun yasal dayanağını sordu. Halen yürürlükte olan Bağ-Kur Kanunu'na göre, Bağ-Kur'lu olması gerekenler kaç şirkette ortak olurlarsa olsunlar, her ay sadece bir kez Bağ-Kur primi ödemektedirler. Yani, ödenecek Bağ-Kur primi, ortak olunan şirket sayısına bağlı olmayıp sadece bir kez ödenmektedir. Çünkü, Bağ-Kur sigortalıları primlerini kendileri ödemekte, ortak oldukları şirketler tarafından herhangi bir Bağ-Kur primi ödenmemektedir. 5510 sayılı kanunun 80. maddesi uyarınca; "Sigortalı olmayı gerektiren şekilde birden fazla işte çalışılması halinde, bu kanun gereğince alınacak primlerine esas tutulacak aylık ve günlük kazancının tespitinde, yalnızca bu kanunun 53'üncü maddesine göre belirlenen 4'üncü maddenin ilgili bendi kapsamındaki işlerden elde ettiği aylık ve günlük kazanç tutarı ayrı ayrı dikkate alınır ve primler buna göre hesaplanır" hükmü getirilmektedir. Sosyal Güvenlik Reformu ile yapılan bu düzenlemeye göre; Bağ-Kur'lu olmayı gerektiren şekilde birden fazla şirkete ortak olunması halinde, her şirketten ayrı ayrı prim alınması öngörülmektedir. Özellikle doktor, mali müşavir, mühendis, mimar gibi birçok kişinin gerçekten hiçbir ortaklığı olmamasına rağmen sırf yasa hükümlerine uygunluk sağlanması için hatır ortağı olanlara büyük yük gelecek.