Ekonomik ajanların beklentileri

Gültekin KARA
Gültekin KARA OTOSTOP [email protected]

Uzunca bir süredir, teknik tabirle 10 parmak klavye kullanabiliyorum. Bu meslekte belirli bir süre eskitenlerin alışkanlığıdır F Klavye. Oldukça da hızlı yazarım. Ama bu kez nedense bir yazıp beş siliyorum. Sebebi ise yazmak isteyip dilimin ucuna gelenlerin, suya yazılmış olacağına dair hissiyatım. Son dönemde pozitif bir bilim olan ekonomiye yönelik, verilen vaatler (iktidar ve muhalefet ayırmadan her ikisi kesimden de) içinde bulunduğumuz kaotik ortamı yatıştırma konusunda beni tatmin etmiyor. Konumuz olan otomotive dönersek, mesela bir seçim vaadi olarak 10 bin TL’lik hurda desteği çıktı. Birçok kişi bu rakama yakın destek alamayacağını bir kenara bırakalım. Yasaya ilişkin söylentilerin yayılmasının ardından, yönetmeliğin devreye girmesiyle birlikte verilmesi düşünülen destek deyim yerindeyse devede kulak kaldı.

Geçen süre içinde döviz kurlarında yaşanan artış öncelikle tüketicilerin tüm moralini sıfırladı.

Burada, Merkez Bankası’nın geciken faiz artırımının da etkisini olduğun belirtmek gerekiyor. Zira, girilen “sebep-sonuç” tartışmaları ile önemli zaman kaybı yaşandı.

Daha sonra dövizdeki yangını söndürmek için, başta atılması gerekenden çok daha büyük bir faiz artırımı adımı atıldı.

Orman yangınlarında yangının tamamını söndürmek için, bir miktar alan kontrollü olarak yakılır ve oradaki zarar görmemiş ağaçlardan vazgeçilir. Merkez’in geç attığı adım bizim de zarar görmemiş alanlarımızdan vazgeçmemize neden oldu.

Sonuçta, bu iki olay, hurda teşviğinin uygulaması esasları kağıda dökülene kadar geçen sürede, verilen desteğin anlamını yitirmesine neden oldu.

Konu sadece matematik olsa buradan çıkış yoluna ilişkin de analitik yaklaşımları öne sürebilirdik. Ancak, iktisattaki en önemli unsurlardan bir tanesi hiç şüphesiz, ekonomik ajanların beklentileridir. Buradaki ajan deyiminden lütfen “dış mihrak” anlamını çıkarmayın. Ajan, ekonominin içinde üreten, satan, satın alan, işçi, patron, emekli yani hepimiziz. Bizim ekonomiye yönelik beklentilerimiz, geleceğe yön verecek ve maalesef şu aşamada “ajanlar mutsuz.”

Ajanların beklentilerinin ne zaman pozitif yöne döneceğini ise bize zaman gösterecek. Ama bir gerçek var ki pozitif veriler ve analitik temele oturan tahminler, bu yıl otomotivde iç pazarın sıkıntılı geçeceğini gösteriyor. Ve maalesef seçim sonrasında da bizi kim gelirse gelsin pozitif bir tablo beklemiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hep bana… 18 Mart 2019
Baskınla olmaz 21 Ocak 2019
Rotası olmayan gemi 07 Ocak 2019
Umuda yolculuk 31 Aralık 2018
Otomobile soğan muamelesi 10 Aralık 2018
Feragat edilmiş 19 Kasım 2018
Nereye koşuyoruz… 12 Kasım 2018
Rica ederim yapmayın 05 Kasım 2018
Kurcalama arabayı 22 Ekim 2018
Çelik bile erir 08 Ekim 2018