Ekonomide normlara dönüş yabancıda karşılık buluyor

Volkan DÜKKANCIK
Volkan DÜKKANCIK Yatırım Dünyası [email protected]

IMF ekonomik görünüm raporunu yayınladı ve Türkiye ekonomisine dair büyüme tahminleri yükseltti. Temmuz ayındaki tahminlerde Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3 ve gelecek yıl yüzde 2,8 büyüyeceği öngörülmüştü.

Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme beklentilerinde ise bu yıl ve gelecek yıl için yukarı yönlü revizyona giderek Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 4 ve gelecek yıl yüzde 3,25 büyüyeceği tahmin edildi.

IMF, 6 Ekim'de de James Walsh liderliğindeki IMF heyetinin 25-29 Eylül'de yaptığı Türkiye ziyaretinin ardından ülke ekonomisine ilişkin değerlendirmeleri paylaşmıştı. Fondan yapılan açıklamada, Türkiye'de seçimden bu yana uygulanan politika değişikliğinin memnuniyetle karşılandığı ifade edilmişti.

Açıklamada, politika faizinin yükseltilmesi, vergilerin artırılması ve bazı finansal sektör önlemlerinin serbestleştirilmesi yönündeki son adımların riskleri azalttığı ve yatırımcı güvenini artırdığı belirtilerek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın rezerv pozisyonunun da iyileştiği kaydedilmişti.

Mehmet Şimşek de son yaptığı açıklamalarda Türkiye’ye yurtdışında ilginin büyük olduğunu ve algıda ciddi iyileşmelerin gerçekleştiğini belirtti. Ekonomi programının ana hedefi sürdürülebilir yüksek büyüme, hedefe ulaşırken fiyat istikrarı, enflasyonun düşük tek hanelere düşürülmesi, rezerv birikimi ve KKM'den çıkış olarak ifade ediliyor olması ve bu paralelde atılan adımla yabancı nezdinde karşılık bulmaya başlamış durumda.

Kalıcı, uzun vadeli kaynak için çözüm üretecek bir programın ortaya konmuş olması Türk Lirasının kalıcı olarak değer kaybı için riskleri azaltıyor olması ve reel faiz patikasına girilmiş olması da son dönemde yabancı yatırım bankası raporlarında Türk lirası ve Türk varlıklarının sıkça yer almasına neden oluyor.

Belirlenen ekonomi politikaları doğrultusunda adımların kararlılıkla atılacağının her fırsatta ekonomi yönetimi tarafından ifade edildiğini de görüyoruz. Hatırlanacak olursa geçtiğimiz Eylül ayı içerisinde Moody’s, Türkiye’nin seçim sonrasında politika yönünü değiştirmesi kredi notu için ‘açıkça pozitif ’ ifadelerini kullanarak kredi notu görünümünü yükseltmiş, peşinden Fitch Ratings ve S&P de görünümü "negatif"ten"durağan"a çekmişti.

Bu anlamda mevcut politikalardan bir geri dönüş olmaması durumunda 2024 yılının ikinci çeyreği sonrasında muhtemelen kredi notumuzun artmaya başladığı bir sürece giriyor olacağız Bu sürecin borsaya yansımasına baktığımızda, yabancı yatırımcıların ilgi odağında olabilecek, finansman gücü yüksek, borç kaynak oranı düşük ve karlılığını artıran şirketlerin daha güvenli limanlar olabileceğini düşünüyoruz.

Bu bağlamda hisse senetleri cephesinde ana yön yukarı olmak üzere güçlü seyir korunuyor. Pozitif tarafta en önemli hikaye, ekonomide normlara dönüşün yabancı ilgisini artırmaya devam edeceği beklentisi ve enflasyon karşısın

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar