Ekonomide ekim iyimserliği
Yılın son çeyreğine girerken, güvende artış ve enflasyonist beklentilerde kırılma şeklinde artan iyimserlik dozu istatistiklere yansıdı.Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ölçümlerinde, tüketiciler ile ekonominin üretim ayağını oluşturan sektörlerin ortalamasında Türkiye ekonomisine güven son beş ayın en yüksek değerini alırken, Merkez Bankası anketinde piyasa katılımcıları, reel sektör ve hane halklarının gelecek 12 aylık döneme ilişkin enflasyon beklentilerinde düşüş dikkati çekti.
Güven artışında ikinci ay
Ekonomik Güven Endeksi, ekimde yüzde 3,2 artarak 98,0 değerini aldı. 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği, 100’den küçük olması ise kötümserliği yansıtan endeks, yerel seçimlerin yapıldığı mart ayında artan iyimserlikle 100 baz değerini alırken, izleyen beş ayda sürekli gerileyerek ağustosta 93,1’e kadar inmiş, eylülde ise 95’e yükselmişti. Endeks, son iki aydaki yükselişi ile yeniden 100 baz değeri yakınsarken, bir yıl önce 96,6 olan düzeyinin de üzerine çıktı.
İnşaatta kötümserlik sürüyor
Ekim ayında Ekonomik Güven Endeksi’ni oluşturan alt bileşenler içinde inşaat sektörü dışındakilerde güven artışı kaydedildi. Ekimde ekonomik güven endeksinin yükselişine en büyük katkıyı, tüketici ve reel kesim güven endeksleri yaptı. Tüketici güven endeksi yüzde 3 artarak 80,6 ile aylar bazında bu yılki en yüksek değerini alırken, 2023 sonu düzeyinin yüzde 4,1, bir yıl önceki düzeyinin de yüzde 8 üzerine çıktı. Bugüne kadarki en yüksek düzeyi 99,7 ile Ağustos 2007’de gören tüketici güveni 2007’den bu yana iyimser alana hiç geçemedi.
Reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi de ekimde yüzde 3 artarak 102,2 değerini aldı. Son üç aydır sürekli artan endeks böylece 100 baz değerinin üzerine çıkmış oldu. Buna rağmen reel kesim güveni 2023 sonu düzeyinin hala yüzde 1,2, bir yıl önceki düzeyinin de yüzde 2,9 altında bulunuyor. Reel kesim güven endeksi bugüne kadarki en yüksek düzeyini 117 ile Ocak 2007’de görmüştü. İyimser alanda bulunan hizmet sektörü güven endeksi ekimde ayında yüzde 1,5 artışla 114,2’ye kadar yükseldi. Hizmetlerdeki güven artışında son üç aydaki iş durumu ve hizmetlere olan talep artışı etkili oldu.
Perakende ticaret sektörü güven endeksi de ekimde yüzde 0,1 artarak 110,7 değerini aldı. Bu sektörde son üç aydaki iş hacminde düşüş yaşanırken, mevcut mamul mal stoku ve gelecek üç aya ilişkin iyimser beklentilerdeki artış güven düzeyini yükseltti. İnşaat sektörü güven endeksi ise yüzde 1,7 ile düşmeye devam ederek 86,3’e geriledi. Böylece sektörde güven düzeyi Ağustos 2022’den bu yana en düşük düzeye indi. İnşaat sektöründe alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyine ilişkin alt endeksin değeri ekimde yüzde 4’lük düşüşle 79,1’e gerilerken, gelecek üç aylık dönemde toplam çalışan sayısına ilişkin beklentiye ilişkin alt endeks yüzde 0,3’lük bir artışla 93,5 oldu.
Enflasyonist beklenti kırılıyor mu?
Merkez Bankası da Piyasa Katılımcıları Anketi, İktisadi Yönelim Anketi ve Türkiye İstatistik Kurumu iş birliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi ile derlediği ve finansal ve reel sektör uzmanları, imalat sanayi firmaları ve hane halkının 12 ay sonrası yıllık tüketici enflasyonu beklentilerini yansıtan “Sektörel Enflasyon Beklentileri” verisinin ekim ayı sonuçlarını açıkladı. Buna göre ekim ayında 12 ay sonrası yıllık enflasyon beklentileri, piyasa katılımcılarında 0,1 puan azalarak yüzde 27,4’e, reel sektörde 1,6 puan azalarak yüzde 49,5’e, hane halkında 4,4 puan düşerek yüzde 67,2 düzeyine geriledi.
Ekonomi bileşenlerinin gelecek döneme ilişkin enflasyon beklentilerinde, parasal sıkılaştırma esaslı ekonomik programın uygulamaya konduğu geçen yılın ikinci yarısında başlayan ve bu yıl hızlanan düşüş ivmesi, enflasyonla mücadelede psikolojik faktör olarak önemli bir handikap olan enflasyonist beklentilerin kırılması açısından olumlu bir gelişmeye işaret ediyor. Ancak kesimlerin enflasyon beklentisi gerilemekle birlikte, Orta Vadeli Program (OVP) hedeflerine göre hala yüksek düzeylerde seyrediyor. OVP’de tüketici fiyatları (TÜFE) bazında yıllık enflasyonun 2025’te yüzde 17,5’e, 2026’da ise yüzde 9,7 ile tek haneli düzeye indirilmesi, 2027’de de yüzde 7’ye kadar düşürülmesi hedefleniyor.
IMF ise Türkiye için 2025’te yüzde 24, 2026’da yüzde 17,2, 2027’de yüzde 15,3 ve 2028 ve 2029 yılları için yüzde 15 düzeyinde olmak üzere çift haneli yıllık enflasyon öngörüyor.