Ekonomide daralma ve vergideki çarpık yapı

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

 

Yılın ilk yarısı illere göre vergi sonuçları bir yandan ekonomik daralmanın Anadolu'nun büyük kesimine yayıldığını ortaya koyuyor. Bir yandan da vergi yapısındaki çarpıklığı, bunun yanında  kurumların üretim alanlarıyla, yönetim merkezlerinin farklılığın kentler açısından yarattığı olumsuzluğu ortaya koyuyor. İstanbul tek başına yüzde 44,4 vergi gelirini sağlayan il olarak ortaya çıkarken, sadece 9 şehrin vergi gelirleri harcamalarının üstüne çıkıyor.72 ilin vergi gelireri ise harcamalarının altında kalıyor.  Bu 72 il içersinde birçok önemli üretim merkezi kentte yer alıyor. Çünkü oralarda üretim yapan birçok kuruluşun merkezi İstanbul'da olduğu için vergileri de bu kentte gözüküyor.

2012 yılının ilk yarı vergi tahsilat sonuçlarına dayalı olarak arkadaşımız Naki Bakır'ın haberi, bir yandan ekonomideki daralmanın ülke geneline yayılarak sürdüğünü gösteriyor. Bir yandan da vergideki çarpık yapıyı ortaya koyuyor. Vergilerin ağırlıklı olarak, dahilde tüketime dayalı KDV ve ÖTV, hariçte ithalata dayalı KDV,  ÖTV'lerin oluşturduğu dolaylı vergilerden oluşuyor.  Tüketime ve ithalata dayalı dolaylı vergi ağırlığı bu çarpık yapının bir ayağını oluşturuyor. Bir diğer ayağında ise kuruluşların üretim merkezleriyle, yönetim merkezlerinin farklı olması nedeniyle birçok üretim yapılan Anadolu kentinin az vergi öder görünürken, yönetim merkezlerinin yoğunlaştığı İstanbul'un tek başına vergi gelirlerinin yüzde 44.4'ünü öder görünmesine neden oluyor.
Bunun ortaya çıkardığı bir başka sonuç sadece 9 ilin gelirlerinin harcamalarından yüksek çıkarken 72 ilin  gelirlerinin harcamalarının altında kalarak bütçelerinin açık veriyor gözükmesi. Bu olumsuzluk Türkiye'nin önemli üretim merkezleri arasında yer alan Gaziantep, Kayseri, Denizli, Eskişehir ve Konya gibi kentlerin de vergi gelirleri harcamalarının altında kalan iller içersinde yer almaları sonucunu beraberinde getiriyor.

Son dönemde gittiğim birçok Anadolu ilinde kurumların üretim merkezlerinin kentlerinde, yönetim merkezlerinin büyük kentlerde olması nedeniyle doğan çarpıklığın hizmet alma açısından kentlerini olumsuz etkilediği yönünde şikayetlerine tanık oldum.

Verilerin ortaya koyduğu bir sonuçta ilk altı ay sonunda 81 ilden 63'ünde geçen yıla göre büyük düşüşler kaydedilmiş olması. Sadece 18 ilde geçen yıla göre vergi geliri artışı gözleniyor.
Orta Vadeli Programa göre bu yılın vergi gelirleri toplamının 277 milyar 676 milyona ulaşması bekleniyor. İlk altı aylık dönem sonunda toplanan 131 milyar 182 milyon lira bu toplamın yüzde 47.2'si oranına ulaşıyor. Yılsonu hedefinin tutabilmesi için toplam vergi gelirinin yüzde 52.8'ine karşılığı olan 146 milyar 494 milyon liralık vergi gelirline ihtiyaç var. Bunun sağlanabilmesi için de yılın ikinci yarısının ilk yarısına göre daha canlı geçmesi, daha büyük bir büyüme oranı elde edilmesi,  bunun için ikinci yarıda üretim ve tüketim artışına bağlı vergi gelirlerinin daha yüksek olması gerekiyor.

Bunun dışında yıl sonu hedefinin tutturulabilmesi için yapılabilecek olan bazı vergi oranlarının artırılması, daha sıkı denetim ile vergi kaçaklarının önlenip  tahsilatın yükseltilmesi gerekir. Bazı vergi oranlarının artırılması yada dolaylı vergilerde yeni düzenlemelere gidilmesi ise, zaten çarpık ve adaletsiz olan vergi sistemini daha da bozacaktır.

6 aylık vergi gelirleri bir yandan ekonomideki daralmanın Anadolu'nun büyük bölümüne yayıldığını, bir yandan da vergideki çarpık yapıyı ortaya koyuyor. Bu da son yıllarda bütçede dengeli sonuçlar alınması nedeniyle gündemden düşen, yeni ve ciddi bir vergi reformu konusunun yeniden gündeme alınmasını gerekli kılıyor. Daha adaletli bir vergi yapısının oluşması yolunda dolaylı vergilerin payının azaldığı, kayıt dışılıkla mücadelede denetimlerle olumlu gelişmeler sağlanıp,  kayda almaların arttığı bir döneme girmemizi sağlayacak reformlara ihtiyacımız olduğunu bize hatırlatıyor…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar