Ekonomi basınının amiral gemisi! Misyonunu aynı ruhla 45. yıla taşıyor

Naki BAKIR
Naki BAKIR MAKRO BAKIŞ naki.bakir@dunya.com

Türkiye’de ekonomi haber­ciliğinin öncüsü DÜNYA, yayın hayatında çıtayı sü­rekli yükselttiği 44 yıllık bir döne­mi başarıyla tamamlamanın guru­runu yaşıyor. DÜNYA’nın ekonomi gazetesi olarak yeniden yapılan­ması ile Türkiye ekonomisinin dı­şa açılma serüveni örtüşüyor.

Küresel ve ulusal ekonomide köklü dönüşümün Türk basının­daki izdüşümü, bunu erken kavra­yarak kendini yeniden yapılandı­ran DÜNYA ile gerçekleşti. Yayın hayatına 1952’de başlamış kök­lü bir gazete olan DÜNYA’nın ye­ni sahibi Nezih Demirkent, bir il­ki gerçekleştirdi. Demirkent, o dö­nemde ülkenin değişen ekonomi politikalarına paralel akılcı bir dö­nüşümle Gazete’nin yeni bir kim­lik ve misyonla yola devam etme­sine karar verdi. DÜNYA, 2 Mart 1981’den itibaren günlük “ekono­mi gazetesi” olarak yeni yayın hayatına başladı.

Yeni bir biçim ve içerikle

Gazete’nin ye­ni çizgisi ve mis­yonu, “DÜNYA, bugünden itibaren yeni bir biçimde ve yeni bir içerikle kar­şınızda… Amacımız, haber dünyasında eko­nomiyi politikayla buluş­turabilmek… Hem yurt içinde hem yurt dışında ilkemiz, günü­müzün dünyasının hızlı dinamiği içerisinde kendimizi sürekli yeni­lemek, her geçen gün daha iyi, daha kapsamlı hizmetler sunmak. İna­nıyoruz ki, iddiamızın gerçekliği­ni sözcüklerle değil, sunacağımız hizmetlerde göreceksiniz” satırla­rı ile kamuoyuna duyuruldu.

Büyüyen ekonominin feneri oldu

DÜNYA Gazetesi kendisi için belirlediği yeni misyonu başarıyla yerine getirdi ve aradan geçen 44 yılda, Türk ekonomi basınının lo­komotifi ve Türkiye ekonomisinde yaşanan köklü dönüşüm ve gelişi­min hem en yakın tanığı oldu hem de izlenecek politikalar konusun­da yol gösterici bir platform göre­vi gördü. Türkiye ekonomisinin gelişimi ile DÜNYA ve onun ön­cülüğünde başlayıp gelişen Türk ekonomi basınının yükseliş grafiği arasındaki paralellik dikkat çekici.

Edirne’den Kars’a Türkiye’nin 81 ilinde ekonominin nabzını tu­tan DÜNYA, yurt sathında hızla gelişen Türk iş dünyasının, ihra­catçı kesimin, reel sektörün sesi, Anadolu’nun dünyaya açılan pen­ceresi oldu. DÜNYA’nın dönüşü­mü Türk basınını da kökten de­ğiştirdi. Önceki dönemde günlük gazetelerde fazlaca yer almayan ekonomi haberleri, DÜNYA Ga­zetesi’nin dönümünün ardın­dan giderek büyük önem kazanmaya ve yer tutma­ya başladı. Bu değişim, ekonomi haberciliği­ni hızla geliştirdi ve DÜNYA bu alanda öncülük ve liderliği­ni korudu. Gelinen aşamada ekonomi haberleri artık gün­lük hayatın vazgeçil­mez bir parçası, ek­mek su gibi temel ihti­yaç haline geldi.

DÜNYA Gazetesi, o günden bu yana kamu ma­liyesi, milli gelir, demogra­fi ve sosyal hayat, sanayi, ma­dencilik, enerji, tarım başta tüm sektörler, sosyo ekonomik yapı­nın omurgası olan KOBİ’ler, ban­kacılık ve finans sektörü ve diğer alanları ile Türkiye ekonomisine ilişkin tüm gösterge ve gelişmele­ri her gün büyük bir özen ve çaba, objektif ve doyurucu bir içerikle iç ve dış kamuoyuna sunmaya de­vam ediyor.

Türkiye ekonomisi nereden nereye?

Şimdi 1980-2024 karşılaştırma­sında Türkiye’nin makro ekono­mik göstergelerde nereden nereye geldiğine bakalım:

-Nüfus bir kattan az arttı: Türkiye nüfusu yüzde 92,8 arta­rak 44,4 milyondan 85,7 milyona

 yükseldi. Son yıllarda nüfus artı­şı hız kesti.

-Milli gelirde dolar bazın­da 20 katına yaklaştı: Gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) 18,6 katlık bir artışla 67,5 milyar dolardan 1 trilyon 322,4 milyar dolara ulaştı.

-Kişi başı milli gelir on ka­tına çıktı: Nüfus artışının kat kat üzerindeki milli gelir artışı ile kişi başına milli gelir 9,2 kat arta­rak 1.518 dolardan 15.463 dolara yükseldi.

-En çarpıcı gelişme dış ti­caret alanında: Yıllık ihracat 89,3 kat artışla 2,9 milyar dolar­dan 261,9 milyar dolara; ithalat 42,5 kat artışla 7,9 milyar dolardan 344 milyar dolara; dış ticaret açığı 15,4 kat artışla 5 milyar dolardan 82,2 milyar dolara; ihracatın itha­latı karşılama oranı yüzde 36,7’den yüzde 75,8 düzeyine yükseldi.

-Türkiye sanayi ihracatçı­sı: 1980’de yüzde 56,8’le en büyük bölümü tarım ürünleri oluşturur­ken, 2024 itibarıyla sanayi ürünle­rinin payı yüzde 94,1’e ulaşan payı ile Türkiye 200 dolayında ülkeye ihracat yapan artık sanayi ihracat­çısı bir ülke.

-Cari açık belası: Artan tu­rizm vd. hizmet gelirlerine rağ­men hızla büyüyen cari işlemler açığı sorunu doğdu. 1980’de 3,4 milyar dolar olan cari açık, özel­likle 2000’lerin ikinci yarısında itibaren hızla büyüyerek 2022’de 46,3 milyar dolara kadar çıktı, başlatılan sıkı para esasla progra­mın etkisiyle 2023’te 39,9 milyar dolara, 2024’te ise 10 milyar dola­rın altına indi. OVP’de bu yılın tü­münde cari açık GSYH’nin yüzde 2’si kadar olmak üzere 28,6 milyar dolar hedefleniyor.

-Enflasyonla mücadeleye devam: 1980’de 101,4’e vuran, iz­leyen düşüş döneminin ardından kriz yılı 1994’te yüzde 106 ile re­kor kıran TÜFE bazında enflas­yon, 2000’li yıllarda sağlanan is­tikrarla tekrar düşerek 2004’te tek haneye indi. 2016’ya kadar olan dönemde tek yıl (2008) ha­riç tek haneli seyreden enflas­yon, 2017’ten itibaren yeniden yükselişe geçti. Özellikle 2022’de yüzde 64,3’le rekor düzeye ula­şan, 2023’te yüzde 64,8’e, 2024’te yüzde 44,4’e, Ocak 2025 itibarıy­la yüzde 42,1’e gerileyen enflas­yon için OVP’de 2024’te yüzde 17,5’e hedefi yer alıyor. Merkez Bankası’nın 2025 TÜFE tahmini ise yüzde 24.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar