Ekonomi Bakanı’nın ekonomiye bakışı…

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI [email protected]

“Öncelik verdiğim konu rekabet edebilirlik…”

“Rekabet için önceliğimiz ise ‘hız’ ve ‘enerji üretimi’…”

Yeni Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin geçtiğimiz hafta sonu yaptığımız sohbette öne çıkan cümleleriydi...

Ekonomi Bakanı enerji üretimi ve tüketimini, kalkınma ve büyümenin göstergesi olarak ön plana çıkarıyor…

Türkiye’nin son 10 yılda doğalgazdan yana kullandığı tercihini, bundan sonra nükleer ve yenilenebilir enerji kaynakları yönünde kullanması gerekliliğinin altını çiziyor…

Söz konusu kaynakların teknolojilerinin üretimi konusunda da teşviklerin önemine vurgu yapıyor...

Üretilen elektriğe devlet tarafından verilen satın alma garantisini ise yatırımların önünü açan/açacak yol olarak tanımlıyor...

Zeybekçi enerji üretenlerin/üretmek isteyenlerin sıkıntısını da, kendi sıkıntısıymış gibi dile getiriyor…

“Özel sektörün önünde engeller bulunuyor.

Şu anda özel sektöre, mesela, “100 MW kurulu güç oluştur” diye lisans veriliyor.

Ama verilen lisans hiçbir şey ifade etmiyor.

Yatırımcı lisansı alıpimar ile ilgili sorunu çözmek için Çevre Bakanlığı’na gidiyor.

Orman Bakanlığına, DSİ’ye,  sonra Milli Savunma Bakanlığı’na sonra Kültür Bakanlığı’na gidiyor.

Böyle bir yapı olur mu?

Devlet lisansı veriyorsa, tüm izinleri almış olarak lisansı vermesi gerekiyor.

Yatırımcıya pösteki saydırıyoruz.

Vatandaşa lisansı verip, bakanlıklar arasında pinpon topu gibi dolaştırmaya hakkımız yok.

Üretimimizi, istihdamımızı, ihracatımızı, ithalatımızı, cari açığı, bütçeyi kısacası herşeyi olumlu etkileyecek bu konu da hızımızı artırmalıyız.”

Teşvik konusunda ise ayağını yere basıyor Zeybekçi…

Dünyadaki örnekleri sıralıyor…

Enerjide de aynı yoldan gidiyor ve şöyle diyor:

“Almanya enerjisinin büyük bölümünü kömürden üretiyor.

Danimarka ise tüketiminin hemen hemen tamamını rüzgardan karşılıyor.

Kabul ediyorum, Avrupa bu alanlarda önemli teşvikler uyguladı.

Mesela Almanya, güneş enerjisinde inanılmaz teşvikler verdi.

Herkesin çatısı üzerine sistem kurdu/kurdurttu.

Ancak böylesi büyük teşvikler vererek başına bela da aldı.

Şimdi başa çıkamıyor, bütçe açıkları veriyor.

Türkiye bu yanlışı gördü.

Teşvikleri ‘teknoloji üretimi’ konusunda kullanmalıyız.”

Önemli maliyet kalemi olan enerji fiyatlarının, üretici ve ihracatçımızın dünyayla rekabetini etkilediği/etkileyeceği biliniyor.

Konu, sanayicinin sorunları arasında da ilk sırada yer alıyor.

Uzmanlar, Son 10 yılda 2 kat artan enerji üretim ve tüketiminin, önümüzdeki 10 yıllık süreçte 4’er kat artacağını hesaplıyor.

Türkiye’nin bu ihtiyacı karşılayabilmesi için 10 yılda 100 ile 130 milyar dolar arasında yatırım yapması gerekliliği de yine uzmanlar tarafından ortaya konuyor.

Enerji konusunun, Enerji Bakanlığı dışında başka bir bakanlığın da önceliği olması bu nedenlerle önem taşıyor.

Yeni bakanın konulara bakan olmadan önceki bakışı, genelde somut sorunların üzerine gideceği izlenimi veriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Refleks 26 Ağustos 2024
“Durduk yere” mi oldu? 21 Ağustos 2024