e-Ticaret sitelerine üyelik

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ [email protected]

Günümüzde elektronik ortamın sağladığı olanakları kullanmayanların karşılaşacakları güçlükleri anlatmaya sayfalar yetmez diye düşünüyorum. Veri eş, dost, akraba ve arkadaşlarıyla birleşip “Büyük Veri/Big Data” olduğundan bu yana, işimize yarayan verilere ulaşmak da hem zor hem de hızlı olmaya başladı. Zor oldu zira bu büyük veri yığınları arasında yolumuzu bulmak pek de kolay olmuyor. Hızlı oldu çünkü internet fenomeni “Hazreti Google” bir iki tık tık ve şık şık tuşlama karşılığında, bizlere bilgiye ulaşım şansı tanıyor. Yeter ki biz ne aradığımızın farkında olarak araştırma yapmaya çalışalım. Tüm bu olanaklar bize, eskiden “Panayır” dediğimiz, ürün çeşitliliğinin bol olduğu, satıcı ve alıcıların birbirlerini tanıdığı pazar yerlerinin de teknolojik dönüşümünü sağladı ve panayırlar “e-Ticaret” sitelerine dönüştüler.

İhracat ve ithalat erbabının birbirlerini daha kolay bulabilmeleri için, tüketicilere satış yapmanın dışında çalışan e-Ticaret siteleri türedi. Kendi içlerinde özelleşerek belirli konulara odaklananlar olduğu kadar, genel ticaret üzerine ancak, tüketiciye satış yapmayan siteler de oluştu. İhracata sağlanan devlet destekleri arasında, bu e-Ticaret sitelerine yapılan üyeliklere verilen desteğin şekli değiştirildikten sonra, biraz yakınmalar oluştu. Eskiden her firma, destek kuralları çerçevesinde, bireysel olarak bu desteklerden yararlanabiliyordu. 24.11.2016 tarihinde yayınlanan, 2011/1 sayılı destek tebliği kapsamında yapılan değişiklikle bu olanak kaldırıldı ve firmaların işbirliği kuruluşları aracılığı ile üye olmaları kuralı getirildi. Buna göre de aynı tebliğin 4. maddesinin “d” paragrafında sayılan işbirliği kuruluşlarının, 250 şirketi bir araya getirerek bu destekten yararlanmalarını sağlaması kuralı konuldu. Her ne kadar Ekonomi Bakanlığı “Bu yeni yaklaşımla hem toplu pazarlık ve maliyet avantajı sağlanacak hem de toplu hareketle sinerji yakalanacaktır” demiş olsa da bazı endişeler oluşmaya başladı.

Bu değişiklikte gözümüze ilk çarpan olumlu unsur, destek oranının %80’e çıkarılmasıydı. Olumlu olarak gördüğümüz diğer bir unsur ise bireysel kullanımlardaki, firmaların pazarlık gücü zayıflığının ortadan kaldırılması ile toplu üyeliklerde daha rekabetçi çözümlerin yakalanabilmesi olanağının yaratılması idi.

Ancak proje kapsamında 250 şirketin bir araya getirilmesi kuralı, biraz zorluk yaratacak gibi görünmüştü. Endişelerimizin pek de yersiz olmadığını, özellikle küçük işbirliği kuruluşları ile görüştükçe anladık. Zira üye sayıları az olan kuruluşların, 250 şirketi bir araya getirebilme olanakları pek de görünmüyor. Her ne kadar en fazla 3 işbirliği kuruluşunun bir araya gelerek bir proje yapmaları ve üyeleri arasından 250 şirketi bir araya getirerek Bakanlığa bu şekilde ortak proje vermeleri imkân dâhilinde ise de bunun pek de kolay olmadığı görülüyor.

Çünkü küçük kuruluşlar, daha büyük olanların şemsiyesi altında rahat hareket etme ve isteklerinin yerine getirilmesinde hakkaniyet sağlanması konularında endişe duyuyorlar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019