Düzeltmesiz GSYİ: 7.02 Milyar $ Kişibaşı GSYİ: 8.863 $

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

2016 yılında yüzde 2.9 büyüdük. Bir yıl önce büyüme oranı, önce yüzde 4 idi. Sonra sistem değişti, hesaplama yöntemi farkıyla yüzde 6.1’e yükseltildi. Her şeye rağmen 2016 yılında büyüme oranının yüzde 2.9 olması iyidir.

Büyüme daha düşük olabilirdi. Hatta başımıza gelen bunca kaza ve beladan ve de ekonominin yavaşlamasından sonra büyüme yerine küçülme olabilirdi. Büyümenin yapısı, sürdürülebilirliği önemlidir. Yapı derken “üretime dayalı büyüme mi, tüketime dayalı büyüme mi“ ona bakmak gerekir. Biz son yıllarda tüketime dayalı büyüyoruz.

Tüketime dayalı büyüme sürdürülemez. 2016 yılının son 3 ayında tüketim şahlanınca, yüzde 5.7 oranında artınca, yılın büyüme oranı da yükseldi. 2016 yılında hane halkının (vatandaşımızın) tüketimi yüzde 2.3 arttı. Milli gelirin yüzde 59.5’i büyüklüğüne ulaştı. Kamunun tüketimi yüzde 7.3 arttı. Milli gelirin yüzde 14.7’si büyüklüğünde.

İnşaat ve diğer yatırım harcamaları milli gelirin yüzde 29.8’i kadar. Topluyoruz harcama kalemlerini. Milli gelir 100 iken harcamalar 104 olmuş. İşte bu yüzde 4 de bizim dış kaynaktan yaptığımız harcamalar. Bir önemli not daha; Şimdilerde yatırım harcamaları (inşaat harcamaları+diğer yatırım harcamaları) olarak veriliyor. 2016 yılında inşaat harcamaları artışı yüzde 4.6 iken, diğer yatırım harcamaları artışı sadece yüzde 1.1 oranında oldu. Demek ki, 2016 yılında da biz sanayiye değil, inşaata yatırım yapmaya devam etmişiz. Buraya kadarki değerlemeler genel değerlemeler.

Gelelim özel değerlemelere:

1)% 2.9 Büyüme sağlıklı büyüme mi?

2) Düzeltmeye göre Milli Gelir 856 milyar dolar. Kişi başı milli gelir 10.807 dolar.
Düzeltme olmasa idi, ne olurdu?

Büyümede üretimin katkısı yok. Tarım küçülüyor.

Yüzde 2.9 büyümenin 0.64 puanı imalat sanayinden gelirken, 0.52 puanı inşaattan geliyor.

Harcamada % 2.9 büyümenin 2.40 puanı halkın ve kamunun tüketiminden gelirken, özel ve kamu yatırımın katkısı 0.90 puan. Demek ki tarımda ve sanayide üretim yok, yatırım yok. İnşaat ve tüketime dayalı bir büyüme var.

Gelelim TÜİK’in milli gelir rakamlarındaki düzeltmenin yanıltıcı etkisine. Milli gelirimizin tekrar 800 milyar doların üzerine, kişi başı milli gelirin 10 bin doların üzerine çıktığı görünümü var. Evet sabit fiyatla %2.9 büyüme rakamına inanıyoruz. Ama milli gelir hesaplarında düzeltme yapılmasa idi, milli gelirimiz 702 milyar dolar, kişi başı milli gelirimiz 8.863 dolar olarak açıklanacaktı.

Bütün bunları bilelim de, büyümeyi gerçekçi olarak değerlendirelim. Üretimsiz büyümeyi sürdüremeyiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018