Durgunluk derinleşmiş!..

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

 

 

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından hafta başında açıklanan 2012 yılı geneline ve son çeyrek dönemine ilişkin büyüme verileri, piyasaları yönlendirmek için üretilen ve pazarlanan beklentilerin gerisinde kaldı. 2012 genelinde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'da yaşanan enflasyondan arındırılmış artış yüzde 2.2 oranında gerçekleşmiş; son çeyrek döneme ilişkin rakam ise iddiaların aksine yumuşak inişten kalkışa geçilemediğine ve durgunluğun derinleşmeyi sürdürdüğüne işaret ediyor. Geride bıraktığımız senenin son çeyrek dönemine ilişkin büyüme rakamı yüzde 1.4 olarak hesaplanmış; mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış veri ise sıfır çekildiğini söylüyor.
Söz konusu rakamın geçmişe ait olduğunu ve geleceği etkilemeyeceğini söylemek pek gerçekçi olamaz. 
Durgunluk, fiyat istikrarını bozan ve sorunları ağırlaştıran, kesinlikle sürdürülebilir olmayan bir durumdur. Ya fiyat istikrarını koruyacak şekilde durgunluktan çıkmayı başarırsınız ya da ekonominin daraldığı ve istikrarsızlığın arttığı, ne kadar süreceği belli olmayan sancılı bir döneme katlanmak zorunda kalırsınız. Bu açıdan değerlendirmeye çalıştığımızda işimizin zor olduğunu söylemek durumundayız. Zira hiç dokunulmayan birikmiş yapısal sorunlar nedeniyle büyümeyi ivmelendirsek cari açık büyüyor ve fiyat istikrarını korumak imkansızlaşıyor, durgunluğun derinleşmesi durumunda ise ekonominin tehlikeli bir şekilde daralmaya devam edeceği biliniyor. Günü kurtarmak ve beklentileri yönlendirmek adına pek dile getirilmese bile yüzde 3.5-4'ün altındaki büyüme oranlarının Türkiye ekonomisi için durgunluk anlamında olduğunu da hiç akıldan çıkarmamak gerekiyor.
Muhtemelen bu yılın ilk çeyreğinde kredi hacmindeki yüzde 20'ye yaklaşan artış sayesinde durgunluktan çıkış yönünde bir şeyler yaşadık; fakat cari açığın artmaya başlaması ve mart ayında sermaye hareketinin yön değiştirmesi sıkıntı yaratmaya başladı. İkinci çeyrek dönemde ise ilk çeyrekteki hareketlenmenin devam etmemesi ve durgunlaşmanın yeniden kendisini hissettirmesi olasılığı hayli yüksek olacak gibi görünüyor. Gelişmekte olan ekonomilere yönelik beklentilerin yaklaşık bir senedir olumsuzlaşıyor, Avrupa'nın durgunluktan çıkamıyor ve Ortadoğu'da tansiyonun azalmıyor olması olumlu düşünmeyi nerede ise imkansızlaştırıyor.
Türkiye İhracat Meclisi verilerine göre mart ayında ihracatta yaşanan artışın %0.3 düzeyinde kalması cari açık endişesi ile ilk çeyrekteki iç talep artışının devam edemeyecek olması, dış finansmana ilişkin belirsizliğin sinsi bir şekilde büyümesi durgunluğun 2013 yılı genelinde çok konuşulacağına işaret ediyor. Borç-alacak zincirinde yaşanacak kırılmalar gaz-fren tartışmalarını yeniden alevlendirebilir. Net sermaye girişi desteğinin azalıyor olması, finansal piyasaları bu olumsuzlukları fiyatlamak zorunda bırakabilir. Yazılmaya çalışılan yeni hikayelerin etkisi umulanın çok gerisinde kalabilir... Durgunluğun dalgalı bir şekilde devam etmesi ihmal edilen gerçeklerle yüzleşmekten daha fazla kaçınmak imkansız hale gelebilir...
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar