Dur hele bakalım ve VUCA

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ [email protected]

Ülke, eski deyişle “Seçim sathı mailine girdi.”

Sayın Osman Arolat köşesinde “O goley hele bir seçimi atlatalım" deyişini anımsatarak, seçim dönemlerinde artışa geçen işleri yavaşlatma ve hatta yapmama eğilimlerine vurgu yapmış. Ben de buna “Dur hele bakalım" deyişini ekleyerek, önümüzdeki günlerde karşılaşabileceklerimizi düşünmeye çalışacağım.

Son zamanlarda karşılaştığımız beklenmedik döviz hareketleri hem ihracatçılarımızı hem de ithalat yapanlarımızı derinden etkiliyor. Döviz kurlarının değişmesi son derece olağan olsa da bir anda zıplaması rahatsız edici. Dengesiz bir tahterevalli gibi çıktığı yerden bizleri aşağı düşürmesi de olasılıklar arasındadır. Özellikle de ihracatımızın ithalata olan bağımlılığını düşündüğümüzde, dış ticaret erbabının sıkıntılarının ne seviyede olduğunu kolaylıkla tahmin edebiliriz.

Kurların sakin seyrettiği zamanlarda, bu eğilimin devam edeceğini düşünen veya tahmin edenler şimdi elleri şakaklarında düşünüyorlar. Burası Türkiye ve siyasi gerginliklerin arttığı her dönemde bu tür kur hareketleri ve tahmin edilemez olaylar baş gösteriyor.

Çare nedir derseniz, şapkadan tavşan çıkarır gibi bir çözüm önermeyeceğimizi biliniz…

Ağırlıklı olarak ihracata çalışan dostlarımıza ihracat hesaplarını döviz olarak yapmalarını salık veriyorum. Hangi döviz ile satıyorsanız tüm hesaplarınızı onun üzerinden tutunuz. Bu önerimiz, yasal zorunlulukların dışındadır. Eğer farklı para birimleri ile alım satım yapıyorsanız, olası çapraz kur farklılıklarına karşı tedbir alınız. Bu tedbirlerden en önde olanı da işin başında sözleşme yapmaktır. Kur artışlarından faydalanmak için pusuya yatan kurtların bilmesi gereken, o dumanlı havanın arkasında daha usta bir kurdun bekliyor olabileceğidir.

Peki, riskleri nasıl en aza indirelim?

Sözleşmelerimizde hem girdilerimizde oluşabilecek fiyat farklılıkları ve hem de çapraz kurlarda oluşabilecek farklılaşmalar için maddeler koyalım. Bunlar yukarı doğru olabileceği gibi, pek ala aşağı yönlü de olabilecektir. Tarafların, değişmelerden en az etkilenmeleri ve işlerin sıkıntısız yürüyebilmesi için tek taraflı menfaat beklentilerinden uzak durmamız gerekir.

VUCA ifadesini biliyorsunuz. İngilizce Volatility / Değişkenlik, Uncertainty / Belirsizlik, Complexity / Karmaşıklık, Ambiguity / Muğlaklık kelimelerinin baş harflerinden türetilmiş bir ifade. 2000’li yıllara girdiğimizde dillenen bu kavram ABD ordusunun buluşu. Ortam koşullarının değişken ve ortama belirsizliğin hâkim olduğunu düşünün. Değişik sorunların iç içe geçerek birbirleriyle yarıştığı ve bilinmeyenlerin kol gezdiği durumlarla karşı karşıya gelmek hiç de hoş olmasa gerek.

Bilmem bunlar sizlere herhangi bir durumu çağrıştırıyor mu?

Böyle durumlarda elimizdeki verileri, kullanılabilir bilgiye çevirmek pek kolay olmuyor. Ne yapacağımıza karar verirken de net sonuçlara gidemeyeceğimiz görüp, zararın en az olabileceği seçeneklere yönelmemiz gerekebiliyor.

Hem de “Dur hele bakalım" deme lüksümüz hiç olmuyor.

İşte bu durumda VUCA çerçevesinde düşünmek yol gösterici olabiliyor. Onun detaylarına da başka bir sohbette girelim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019