Dünyaya açılan İran altın fırsat sunuyor

Murat YÜLEK
Murat YÜLEK KÜRESEL BAKIŞ [email protected]

İran P5+1 ile anlaşmasını tamamladı. Yaptırımların kalkması kararlaştırıldı. Bu, İran’ın dünya ekonomisiyle bütünleşme sürecinin başlaması manasına geliyor. Küçük ölçekte de olsa, Çin’in 1978 yılında dünyaya açılması gibi bir durum ile karşı karşıyayız. 

Bu durum, İran’ın Türkiye’nin en önemli ekonomik ve siyasi (ve hatta kültürel) gündem maddelerinin başında yer almasını gerektiriyor. Rusya’dan Kazakistan’a, çevre ülkelerin dünyaya açılması ve ‘yeniden yapılanması’ 1990 yılından sonra Türk işletmelerine çok önemli fırsatlar sunmuştu. Türk ekonomisi bunların bazılarından faydalandı; eski SSCB ülkeleri bunların başında geliyor. Diğerlerinden ise yararlanamadık; Güneydoğu Avrupa da (Balkanlar) bunların başında geliyor. 

Şimdi İran dünyaya açılıyor. Bunu nasıl yapıyor? Yaptırımların kalkmasından hemen sonra İran, Airbus ile 25 milyar dolarlık (bazı kaynaklarda 27 milyar dolar) bir anlaşma yapacağını açıkladı. İran’ın uçak filosunun yenilenmesi ihtiyacı biliniyor. Ancak bu anlaşmanın sadece bu ihtiyaçtan kaynaklanmadığı belli. İran, yaptırımların kaldırılmasına usulünce teşekkür ediyor ve edecek. İran’ın Airbus şirketinden 73 dar geniş, 45 dar gövdeli uçakların satın alacağı duyurusu, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Fransa’ya yaptığı ziyaret sırasında açıklandı. İran’ın satın alacağı uçakların 12’si yeni üretimine başlanan A380’leri kapsıyor. Bu satın alım, sıkıntıda olan A380 programına büyük destek oldu. Yani bu işlem salt ‘ticari’ kararlara dayanmıyor. 

Öte yandan, İran yabancı yatırımcılara 29 milyar dolarlık maden piyasasını açmaya hazırlanıyor. Başkan Ruhani’nin geçen hafta yaptığı İtalya ziyareti sırasında beş milyar dolarlık bir kısmın müzakerelerinin başlatıldığı basına yansıdı. İran maden piyasasını dünyaya açmakla hem petrole olan bağımlılığını azaltmak hem yabancı sermayeyi ülkesine çekmek hem de yine yaptırımların kaldırılmasına teşekkür etmek istiyor. 

Tahran başta olmak üzere İran şehirlerinde sokaklar çok sayıda Avrupalı ve Amerikalı tarafından aşındırılıyor şu sıralarda. Geçen seneden beri otellerde boş yer bulmak zor. Durgun Avrupa ve Amerikan ekonomileri için İran yeni bir fırsat oluşturuyor. Aynı zamanda, önümüzdeki on yıllar için pozisyon alınmış oluyor bu yatırımcılar ve iş adamları. Çin’li yatırımcılar da yakın zamanda İran’da 60 milyar dolar meblağlı çeşitli sahalarda yatırım anlaşmaları imzaladılar. 

Türkiye, komşusu İran ile hem ekonomik ilişkilerini geliştirmek hem de bölgedeki siyasi anlaşmazlıklarını en azından hafifl etmek için altın bir fırsat yakalamış durumda. Düşen Rus turizminden ortaya çıkan boşluğu İran’dan gelecek turistler önemli oranda kapatabilir. Haberleşme alanında, Türkcell ve Türk Telekom gibi şirketler hem İran hemde Türkiye’de İranlı yeni müşterilere seslenebilir. Daha evvel İran’da yatırım yapan ve başarılı olan (Gübretaş’ın Razi ve Arya Fosforik yatırımları gibi) örneklerde olduğu gibi tecrübeli gruplar yatırımlarını geliştirebilir. 

Yeni gruplar madencilik ve İran’da turizm yatırımları dahil İran pazarına girebilir. Zira İran, büyük potansiyele sahip olmasına rağmen turizm alanında çok geri. Gelen Turistlerin ağırlanacağı kaliteli otel açısından büyük açık var. Mobilyadan tekstile nihai ürünler açısından da İran pazarı büyük fırsat oluşturmaya devam ediyor. 

Türkiye-İran ticaret hacmi, 30 milyarlık hedefin hemen hemen üçte biri seviyesinde. Bu arada, İran, Rusya’nın Türkiye’ye uyguladığı boşluğu doldurmak için harekete geçtiğini de hatırlatalım. İran Rusya’ya yaş meyve sebze ve beyaz et gibi alanlarda ihracata başlıyor ve Türkiye’den İran üzerinden Rusya’ya satılabilecek ürünlere ambargo yasak koydu.

Ekonomik ve siyasi işbirliği her iki komşu açısından da hayati öneme sahip. Türkiye’nin İran’a hem ekonomik hem siyasi açıdan yoğun ve iyi planlanmış bir çıkartma yapmalı. Başta Ekonomi Bakanlığı olmak üzere kamu ve özel sektör kuruluşları bu süreçte yakın çalışmalı. Nüfusunun yarısı Türk kökenli olan İran ile kültürel işbirliği de çok önemli her iki ülke açısından. Herkes göreve!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Chief Sustainability Officer 06 Ağustos 2018