Dünyanın altyapı ihtiyacı hiç bu kadar büyük olmamıştı
Dünya genelinde altyapı ihtiyacı hiçbir zaman bugünkü kadar büyük ve bu altyapıyı finanse etmek bugünkü kadar zor olmadı. Ajansların ve danışmanlık şirketlerinin yaptığı araştırmalara göre, önümüzdeki 25 yıl içinde altyapı için 40 trilyon doların üzerinde yatırım yapılması gerekiyor.
KPMG Global Altyapı ve Projeler başkanı Tim Stone, bugün kamu politikalarının en büyük sorunlarından birinin dünya genelindeki altyapı yatırımları olduğunu söylüyor. Ajansların ve danışmanlık şirketlerinin yaptığı araştırmalara göre, önümüzdeki 25 yıl içinde altyapı için 40 trilyon doların üzerinde yatırım yapılması gerekiyor. Altyapı yatırımlarına en fazla ihtiyaç duyulan alanların başında su geliyor. Bunu elektrik; otoyol ve demiryolları ile hava ve deniz taşımacılığı izliyor.
Stone'a göre sorun sadece gelişmekte olan ülkeler ile Çin ve Hindistan gibi yeni büyük ekonomilerdeki önümüzdeki 25 yıl içinde yapılması gereken 10 trilyon dolarlık yeni altyapı yatırımlarından kaynaklanmıyor. Bunun kadar acil olan bir diğer konu da, gelişmiş ülkelerin eskiyen altyapılarının değişmesi gerekliliği. Altyapının çok uzun seneler sonunda eskimeye başladığını söyleyen Stone, bu yavaşlıktan dolayı altyapı tamamen çökene kadar kimsenin bu yıpranmayı fark etmediğini belirtiyor. Stone, "Altyapının durumu doğru bir şekilde ölçümlenmiyor, dolayısıyla mevcut altyapı doğru bir şekilde yönetilemiyor. Her şey çökmeden, kimse durumun farkına varamıyor" yorumlarında bulunuyor.
Stone'un bahsettiği durum bugün ABD için geçerli. 50 yıl önce inşa edilen otoyollar bakımsızlıktan dolayı bugün oldukça yıpranmış durumda. Otoyol sisteminin yenilenmesi için ABD'de her yıl 40 milyar dolarlık yatırıma ihtiyaç duyuluyor. Otoyollarının bakımsızlığı sonucunda, 2007 yılında Mississippi nehri üzerinde yıkılan bir köprü 13 kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. İngiltere'de altyapı yatırımlarına büyük paralar harcanıyor, fakat çok eski dönemlere ait olan kanalizasyon ve su sistemleri için çok daha fazla yatırıma ihtiyaç var. İngiliz Hazine Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, 2030 yılına kadar her yıl 59-73 milyar dolar boyutunda altyapı yatırımına ihtiyacı var.
Altyapı yatırımlarının önündeki engeller
Fakat bugün tüm bu yatırımların karşısına çıkan önemli engeller var. Birincisi, finans krizi sonrasında bankaların altyapı yatırımlarını finanse etmekte isteksiz olmaları. İkincisi, küresel durgunluktan etkilenen hükümetlerin, yaşadıkları borç krizi karşısında altyapı yatırımlarına para harcamakta zorlanmaları. Üçüncüsü ise özel sermayenin çok büyük yatırımlar gerektiren altyapı projelerine girmeyi göze alamamaları. PwC Danışmanlık bölümü Küresel Başkanı Tony Poulter, Financial Times'a yaptığı açıklamada, "İnşaat risklerinden dolayı çok az sayıda yatırımcı altyapı projelerine ilgi gösteriyor. Bu projelere sermaye bulmak önümüzdeki dönemin en büyük zorluklarından biri olacak" diyor.
Tablo aslında bu kadar da karamsar değil. Özellikle gelişmiş ülkelerde ekonomiyi canlandırmayı amaçlayan vergi teşvikleri özellikle altyapı yatırımlarını hedef alıyor. Öte yandan gelişmiş ülkeler finans krizinden olumsuz etkilenmiş olsalar da, Çin ve Hindistan o kadar kötü etkilenmedi. Economist Intelligence Unit tarafından KPMG için kamu yetkilileri arasında gerçekleştirilen bir kamuoyu araştırmasına göre, gelişmiş ülkelerdeki katılımcıların yüzde 60-70'i, altyapının gelişmesinin önündeki en büyük engelin fon yetersizliği olduğunu dile getiriyor. Asya Pasifik bölgesinde ise bu oran sadece yüzde 40. Örneğin Çin'de demiryolu altyapısı, hızlı trenler hızla gelişiyor. Bu projelere finansman sağlayan kurumlar ise devlet bankaları. Petrol zengini Ortadoğu ülkelerinde de altyapı yatırımları, özellikle devlet fonlarının da desteği ile hızlı bir şekilde gelişmeye devam ediyor.
Hükümetler yeterince etkin değil
Sermaye kadar önemli olan bir diğer sorun da, hükümetlerin altyapı projelerine yönelik etkili bir düzenleme mekanizmasına sahip olmamaları. Economist Intelligence Unit tarafından gerçekleştirilen kamuoyu yoklaması, altyapı projelerinin gerçekleşmesinde sermaye eksikliği kadar, hükümetlerin etkin olamamalarını da neden olarak gösteriyor. Sorumlulukların farklı otoriteler tarafından paylaşılması, özel sektör ile kamu sektörü arasındaki kültür farklılıkları, devlet bürokrasisi bu kapsamda en fazla gündeme gelen sorunlar arasında yer alıyor.
Emekli sandığı ya da altyapı bankaları
Altyapı yatırımları için sermaye arayışı, hükümetlerin ve proje geliştiren kurumların önemli bir finansman kaynağı olarak emekli sandığı fonlarına yönelmelerine neden oluyor. Finansman sorununa çözüm arayışında gündeme gelen bir diğer öneri ise yatırım bankalarının kurulması. Avrupa'da Avrupa Yatırım Bankası'nın rolü gitgide önem kazanmaya başlıyor. Banka her yıl altyapı yatırımlarına 86 milyar dolar kredi sağlıyor. Hükümetler aynı zamanda, altyapı finansmanı sağlayan yatırım bankalarının eskiye oranla daha farklı çalışıp çalışamayacaklarını da sorguluyorlar. Bu kapsamda, hükümetlerin daha fazla risk alarak, özel sektörün alacağı riski azaltması talep ediliyor.
Bulunan çözüm ne olursa olsun, ekonomilerin gelişmesi için altyapı sorununun çözüme ulaşması gerekiyor. Tony Poulter'a göre bu kolay olmayacak, zaman alacak ve çözümün nasıl sağlanacağı da henüz kesinlik kazanmış değil.