Dünya liderleri G8'de MetCap projelerini inceledi

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com




MetCap Enerji'nin, GE'nin Flex-Energy teknolojisini kullanarak gerçekleştirmekte olduğu ve konusunda dünya çapındaki ilk proje olma özelliğini taşıyan "Project Dervish" Camp David'de G8 Summit Dünya Liderler Zirvesi bünyesinde Dünya Devlet ve İş Liderleri tarafından incelendi.

"MetCap Enerji Yatırımları, dünyanın gelecekte enerji, su kaynakları ve gıda tedariğine yönelik karşılaşacağı zorlukları, sadece doğal kaynakların kullanımını artırarak aşmaya değil, aynı zamanda projenin fizibilitesi ve ülkeye sağlayacağı faydalar açısından da, bu kaynakların kullanımının ekonomik getirisini en yükseğe çıkarmak gerektiğine inanan bir şirket."

Bu cümleler, G8 Climate Change dergisinde "Responsible Energy" başlığı ile kapak konusu olarak yer alan MetCap Enerji'nin enerji sektöründe devrim niteliği taşıyacak projelerini tanımlamak için kullanılıyor.  

Met Cap Enerji'nin, GE'nin Flex-Energy teknolojisini kullanarak gerçekleştirmekte olduğu ve konusunda dünya çapındaki ilk proje olma özelliğini taşıyan "Project Dervish" son olarak Camp David'de G8 Summit Dünya Liderler Zirvesi bünyesinde Dünya Devlet ve İş Liderleri tarafından incelendi.

Bu kapsamda özel olarak hazırlanan bilgilendirme bülteni G8 Climate Change dergisi de, "Responsible Energy" başlığı ile kapak konusu olarak MetCap projelerinin enerji sektöründe devrim niteliği taşıyacak özelliklerine yer verdi.  

Met Group Başkan Yardımcısı Kerem Metin, G8 Climate Change'e verdiği açıklamada, "Çevre her zaman birinci önceliğimiz. Herkes ne yazık ki çevreye ayak izi bırakıyor, fakat bilinçli anlayış, ölçümleme ve bu etkileri azaltan teknolojilere yatırım çok önemli. Dervish tamamen yeni bir sanayi standardı belirliyor" yorumlarında bulunurken, dergide MetCap'in, "esneklik, etkinlik, su kaynaklarının korunması ve çevresel etki gibi kavramları anlayan ve uygulayan bir şirket" olduğu ifade ediliyor.

GE işbirliği

2005 yılında Met Group bünyesinde kurulan MetCap Enerji Yatırımları, General Electric ile birlikte dünyanın ilk Entegre Yenilenebilir Kombine Çevrim Elektrik Santrali'nin üretimini neredeyse iki katına çıkarmak üzere.

Bundan bir süre önce görüşme fırsatı bulduğumuz Met Group Başkan Yardımcısı Kerem Metin'den, Dervish projesinin gelişme sürecini dinlemiştik.

Karaman'da kurulacak Dervish IRCC santralinin ilk aşaması, GE'nin FlexEfficiency 50 kombine çevrim teknolojisine dayanıyor. Büyüme lisansı ile üretim 570 MW'tan 1080 MW'a çıkacak. Kapasite artışı, eSolar konsantre güneş enerjisi teknolojilerinin kullanıldığı daha büyük ölçekli ve ekonomik elektrik santralinin de yolunu açıyor. Santral'de 24 MW buhar üretiliyor ve 23 milyon Euro tasarruf sağlanıyor. Sıfır sıvı atık, daha düşük emisyonun söz konusu olduğu Santral doğalgaz, rüzgar ve güneş enerjisini tek bir enerji kompleksinde birleştiriyor ve 28 dakikada yüzde 100 kapasiteye ulaşabiliyor.

Sektördeki birkaç büyük oyuncudan biri olacağız

2015 yılında, arz fazlasından dolayı elektrik fiyatlarında düşüş yaşanacağını, 2023'te ise sektörün doygunluğa ulaşacağını söyleyen Met Group Başkan Yardımcısı Kerem Metin'e göre, sektörde Gazprom, Siemens, GE gibi birkaç büyük oyuncu kalacak. Met Group'un da bu kapsamda oldukça iddialı bir duruşu var.

Hedeflerinin yüzde 3 ila 5 arasında pazar payına sahip olmak olduğunu ifade eden Metin, yenilenebilir enerjide daha fazla yer almak istediklerini söylüyor ve ekliyor: "Hedefimiz 2020'ye kadar Türkiye ve yurtdışında toplam 10 bin MW kurulu güce ulaşmak."

Enerji sektöründe devrim yaratacak projelere imza atan MetGroup'un Başkan Yardımcısı Kerem Metin'in sektörün geleceğine yönelik açıklamalarına tekrar bakacak olursak:

· Türkiye'de enerji tablosunun net olarak çizilebilmesi için öncelikle baz yükün oluşturulması gerekiyor. Türkiye'de baz yük uzun seneler boyunca kömürle karşılandı, fakat limitsiz bir linyit kömürü havzamız yok. Öte yandan çevre kirliliği, lojistik sorunlar da gündemde. Bu kapsamda Türkiye'de kömür santrallerinin geleceği olduğunu düşünmüyoruz. Hidroelekrik santalleri için de aynı durum söz konusu. Türkiye'de 100 tane Tuna nehri yok.

· Bugün kullanılan doğalgaz çevrim santrallerinin yaklaşık yüzde 50'si 20 seneden eski ve verimlilikleri çok düşük. Kullandığımız doğalgazın yüzde 70'ini boşa yakıyoruz. Oysa mevcut gazı efektif kullanmak gerekiyor. Tesisler yenilenmeye başladığında baz yükün doğalgaz üzerine bineceğini görüyoruz. Önümüzdeki 10 sene içinde 40 bin MW'lık yeni güce, 3.5 milyar Euro yatırıma ihtiyacımız olacak. Enerji baz yükünü taşımanın en kolay yolu nükleer. Dolayısıyla nükleer seçeneği her zaman olmak zorunda.

· ABD ve Ortadoğu pazarında enerji üretimimiz var. ABD'de tek başımıza, Ortadoğu'da ise yerel ortaklarla çalışıyoruz. GE ile çalışmak bizim için çok önemli. İlk olarak Samsun'da birlikte çalıştık. ABD'de yatırım projelerini beraber yürütüyoruz. ABD'de önemli yatırım imkanı var. Son dönemde Avrupa'daki bir çok yatırımcı Türkiye ile yakından ilgilenmeye başladı. Avrupalı enerji şirketleri coğrafi olarak büyüyemiyorlar. Bu şirketlere en yakın pazar, Türkiye. Önümüzdeki dönemde Türkiye'ye önemli yatırım girecek. Ortadoğu, Çin ve Güney Amerika'ya yönelik yatırımlar da artacak.  

· Türkiye'ye elektrik dağıtım şirketi bazında yeni yatırımlar gelecek. Bu pazarı da oldukça rahatlatacak. Telekomda yaşanan düzenlemenin, elektrik satış piyasasında da yaşanması kaçınılmaz. Uzun vadeli elektrik paketleri oluşturulacak. 2015 yılında elektrik satış piyasasının regüle olacağını düşünüyoruz. Bu süreçte sektör oyuncuları kararın bir parçası olmalı ve herkes kendi üzerine düşeni yapmalı. Hükümetten öncelikle teknoloji ve proje geliştirme, sonra satılan ürüne yönelik teşvik beklemek gerekiyor. Tüketicinin bilinçlenmesi ve sektörlerin birlikte büyümesi de kritik öneme sahip.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar