DÜNYA Gazetesi'nde 30 yıl
Ekonomi gazeteciliğinde 38. yılına giren DÜNYA, sadece yazılı basında değil, dijital, internet yayıncılığında da güvenilen, izlenen yazdıklarıyla gündem oluşturan gazetecilik yapıyor.
Yaygın iletişim araçları sayesinde herkesin elindeki cep telefonuyla "gazetecilik" yaptığı, haber, fotoğraf, video paylaştığı, medyanın "yandaş" veya "düşman" ilan edildiği bir ortamda güvenilir ve doğru bilgiye ulaşmak kolay değil. DÜNYA Gazetesi tam 38 yıldır doğru ve güvenilir bilginin kaynağı oldu.
Henüz 23 yaşındayken çalışmaya başladığım DÜNYA Gazetesi'nde 30 yılımı doldurdum. İlk adımı attığımda, 30 yıl burada çalışacağımı düşünmemiştim. O zamanlar "kariyer planlaması" diye bir kavram yoktu. Vardıysa da benim haberim yoktu. İzmir'de gazetecilik yapmak istiyordum. Bütün planım buydu.
Nezih Demirkent'in sınavından geçmek
Üniversiteden mezun olduktan sonra, DÜNYA Gazetesi'nin İzmir'deki Cumhuriyet Bulvarı Elçin İşhanı Numara 118'deki bürosunda 15 Mart 1988'de stajyer muhabir olarak başladım. O zaman İzmir Temsilcisi Yener Özkesen'di. Haber merkezinde Serap Zeybek ve Jale Karadağ (Özgentürk) çalışıyordu.
DÜNYA'nın kurucusu Nezih Demirkent ile gazeteye başladıktan kısa bir süre sonra Efes Oteli'nde tanıştım. O ilk tanışmada birçok soru sordu. Sonradan bu soruların benim için bir sınav olduğunu ve sınavdan başarıyla geçtiğimi anlayacaktım. Bu görüşmeden kısa süre sonra kadroya alındım.
İzmir Temsilciliği'nde sadece İzmir'den değil, Manisa, Denizli, Balıkesir, Aydın, Muğla, Uşak, Afyon’dan haberler yazar illerin ekonomisini anlatan özel ilaveler hazırlanırdı. Bunun bize en büyük yararı bütün bölgenin ekonomisine hakim olmamızı sağlamasıydı. Sonra bu illerde bürolar açıldı. DÜNYA Gazetesi ülke genelinde yaygın büroları ile başka gazetelerin pek ilgi göstermediği küçük ve orta ölçekli işletmelerin sorunlarını, başarılarını ülke gündemine taşıyarak çok önemli bir görev üstlendi.
Anadolu'nun ve tarımın sesi oldu
Bir yandan DÜNYA Gazetesi kendi örgütlenmesini, kendi kurumsal kimliğini oluştururken, bir yandan da Anadolu'nun sesi olma özelliğini geliştiriyordu. Gazeteyle birlikte bizim de kişiliğimiz, hayata bakışımız, gazetecilik anlayışımız şekillendi. Bu nedenle çok şanslıydık. Nezih Demirkent gibi usta bir gazeteci ile ve bağımsız, tarafsız gazetecilik yapan DÜNYA'da çalıştığımız için.
Nezih Bey, bilgisini paylaşmayı, çalışanların ve özellikle alanında uzman kişilerin gazete ile sıkı bir bağ kurmasını çok önemserdi. Arşivimi karıştırırken "Dünya Aylık Bülten" adıyla daktiloyla yazılıp çoğaltılan kurum içi bültenin ilk sayısını buldum. Nezih Bey'in ilk sayfadaki yazısı, 30 yıllımızın hatta DÜNYA Gazetesi’nin 38 yıllık geçmişinin temel harcını oluşturuyor.
Nezih Bey biz DÜNYA'lılara şöyle sesleniyor:
"Gazetecilikte iki konuda hasis (cimri, pinti) olamazsınız. Biri bilgilenme, diğeri de eleştiri.
Meslek hayatınız boyunca hep bilgilenme ihtiyacını duymalısınız. Ben bilirim, demek şansınız yoktur. Çünkü aldanmak her insanın en büyük eksiğidir. Öğrenmek için çaba sarf edecek, okuyup araştırmaktan, dinlemekten kaçınmayacaksınız.
Bunun yanı sıra yazdığınız her haberin beğenildiğini sanmak veya yazılarınızın büyük ilgi topladığını kabullenmek sizi çok kere yanlışa itebilir. Bunun için eleştiriye açık olmanız gerekir. Çünkü bu sayede kendinizi geliştirme imkanını elde edebilirsiniz."
Bu anlayış geçen 30 yılımızın temel felsefesi oldu. Haber, yazı yazarken hep doğru bilginin peşinde olduk.
Gazetenin İzmir Bürosu'ndaki yeni yapılanma çerçevesinde 1995 yılında İzmir Haber müdürlüğü görevini üstlendim. Haber müdürlüğü devam ederken, Nezih Bey'in önerisi ile 1996'da tarım yazmaya başladım. Medyanın, "köylüler gazete okumaz" diyerek görmezden geldiği, sayfalarında yer vermediği tarım sektörünün geleceğini yıllar önce gören bir vizyona sahip olan Nezih Bey'in gazetesi DÜNYA, iki yıl sonra 1998'de tarım sayfası yayınlayan ilk gazete oldu.
Krizden başarıyla çıkmak
Nezih Bey, 11 Şubat 2001'de yaşama veda edince, medyadaki genel kanı, DÜNYA'nın uzun süre yaşamayacağı, el değiştireceği yönündeydi. Nezih Bey'in ölümünden sadece 9 gün sonra Türkiye, tarihinin en büyük ekonomik krizini yaşadı. Bu krizde tam bir yaprak dökümü yaşandı. İflas edenler, küçülenler oldu. Milyonlarca insan işsiz kaldı. Böyle bir dönemde DÜNYA'yı ayakta tutmak ve bugünlere getirmek gerçekten gazeteyi yeni baştan kurup büyütmekten daha zordu. Demirkent ailesi bu dönemde gazeteyi elden çıkarabilir, almak isteyen çok kişi varken satabilirdi. Zor olanı seçerek "yola devam" dediler. Didem Demirkent yönetiminde gazete o büyük krizi atlattı.
Kriz günlerini geride bırakırken gazetemizin kuruluşunda büyük emeği olan Prof. Dr. Işın Demirkent,3 Şubat 2006'da yaşama veda etti.
Nezih Demirkent, kurduğu gazeteyi 13 yılda çok önemli bir yere getirdi. Fakat O'nun eserini yaşatmak ve birçok badireyi atlatarak 38. yıla taşımak, Didem Demirkent ve genel yayın yönetmeninden gazete dağıtıcısına kadar tüm çalışanların çabası ile oldu.
Özetle, 1988 yılında stajyer muhabir olarak başladığım, İzmir Haber Müdürlüğü, 2004-2007 döneminde İzmir Temsilciliği ve 1996'dan bu yana aralıksız olarak 22 yıldır tarım yazarlığı yaptığım DÜNYA'da 30 yıl boyunca hep sevgi, saygı, destek ve huzur buldum. Bu desteği ve sevgi ortamını sağlayan Demirkent ailesine, çalışma arkadaşlarıma ve siz okurlarımıza şükranlarımı sunar, Dünya’nın 38.yılını kutlarım.