DTM ve İNTES'in gençleri…
İki ay aradan sonra yeniden Makedonya'daydık.
Bu kez sevindirici gelişmeler var.
* * *
26 Ağustos tarihli yazıma şöyle başlamışım:
"Türk olmamızın ayrıcalığını yaşatan Makedonya'daydık hafta sonu.
* *
Yabancı turistlerin çantaları didik didik kontrol edilirken; "Türküm" diyenlere, güleryüzle "Geçiş serbest" diyen gümrük görevlileri, ayrıcalığımızı ilk tescilleyenlerdi.
İkincisi ise, "Saat kaç?" gibi sorularımızı, Türk olduğumuzu anlayarak, "Sekize beş ister" (Sekize beş var) gibi cümlelerle Türkçe cevaplamaya çalışan Makedon halkı oldu.
Yer sormak için durdurduğumuz Makedonlar'ın Türkçe tarife çalışmaları ve gideceğimiz yere kadar bize eşlik etmeleri ise üçüncü tescil.
* *
Avrupa'nın göbeğinde, ekonomik olarak gelecek vaat eden ve Türkiye'ye güvenip, Türk insanına sempatiyle bakan bu ülkeye, Türk yatırımcısının ilgisiz kalışı düşündürücü.
* *
Yunanistan başta olmak üzere gelişmiş AB ülkelerinin Makedonya'nın geleceğine güvenerek yaptıkları ve son dönemde hızlandırdıkları yatırımlarla ekonomisini güçlendirmeye çalışan ülkede Ziraat Bankası'nın şirket kurarak şubeleşmeye gitmesi bu nedenle önem taşıyor."
* * *
Avrupalı şirketlerin "Yeni yatırım cenneti" olarak nitelendirdikleri Makedonya, bizim Güneydoğu'da yapmaya çalıştığımız şeyi, birkaç ay içerisinde ihalesini yapacağı projelerle binlerce hektarlık Vardar Ovası ve çevresinde hayata geçirecek.
Onlarca hidrolik santral, yüzlerce sulama projesi, binlerce konut projesi, ülkenin 7 merkezini ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerini birbirine bağlayan karayolu projeleri ile dev bir şantiyeye dönecek yani Makedonya.
Tarım, hayvancılık ve güçlü kömür, linyit rezervleri nedeniyle madencilik alanlarında bugüne kadar kullanmadığı potansiyeli ekonomiye kazandıracak.
* * *
Farklı bir konu için bulunduğum Üsküp'te, Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı Ülker Güzel başkanlığındaki bir heyetin 5 gündür Makedonya ve Kosova'da olduğunu, bölgenin geleceğini şekillendirecek projelerle ilgili incelemelerde ve görüş alışverişinde bulunduklarını öğrendim.
Cumartesi akşamı ise Makedonya Çevre ve Şehir Planlama Bakanı Necati Yakupi'nin onuruna vereceği yemeğe katılmadan önce Ülker Hanım ile sohbet etme şansı buldum.
* * *
Sabahın erken saatlerinde başlayıp, gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren 5 günlük programın kendisini yorduğuna ancak görüşmelerden çıkan olumlu sonuçların, Türk iş dünyasına fırsat penceresi açacak olmasının tüm yorgunlukları unutturduğuna dikkat çekiyor Güzel.
Makedonya hükümetinin ve Makedon halkının Türkler'e olan ilgi ve sempatisine vurgu yapıyor. Bu ilginin Türk şirketlerinin önünü açacağına inanıyor ve fırsatları uzun uzun sıralıyor.
İNTES üyesi genç yöneticilerin yaptığı araştırma çalışmasına da dikkat çekiyor.
İNTES'in genç yöneticiler grubundan Mustafa Yayla, Can Adiloğlu, Burçin Kargın ve Elif Güray'ın Makedonya ve Kosova'da bakanlar ve bürokratlarla yaptığı görüşmelerin ayrıntılarını içerecek raporun, bölgede yatırım yapmayı düşünen Türk iş dünyasına yön vereceğinin altını çiziyor.
* * *
Genç girişimcilerden Mustafa Yayla'nın söyledikleri ise ayrıca dikkat çekici: "20 yıl önceki Türkiye'yi yaşım icabı hatırlamıyorum ama, anlatılanlardan biliyorum. 20 yıl önce Türkiye'nin sunduğu fırsatı, şu anda Makedonya sunuyor. Bize de değerlendirmek düşüyor."
* * *
21. yüzyılda, "gelişiyor" deyip işin ortasında müdahil olmak değil, "gelişecek" deyip gelişimde rol almak kazandırıyor.
Umutluyum, çünkü gençlerimiz bu realitenin farkında.
DTM Müsteşar Yardımcısı Ülker Güzel gibi düşünen ve gençlerin temposuna ayak uyduran büyüklerin sayısındaki artış ise gelecek umutlarımızı daha da artıracak.