Dramatik değişikliklere rağmen, İstanbul'a güvenimiz tam

Moda ve tekstil alanında dünyanın en önemli fuarlarının organizatörü Premiere Vision, 23-25 Mart 2016 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirdiği dördüncü edisyonuyla moda ve tekstil dünyasını bir araya getirmişti. Premiere Vision Sonbahar Edisyonu ise 19-20-21 Ekim'de CNR EXPO’da gerçekleşiyor.

Fuar öncesi bir araya geldiğimiz Premiere Vision CEO'su Phillipe Pasquet, İstanbul'u Ortadoğu bölgesinin moda başkenti olarak nitelendiriyor ve İstanbul’a güvenlerinin tam olduğunu söylüyor.

Pazarda süregelen belirsizlik ve bölgedeki jeopolitik tansiyonun moda endüstrisinde dramatik değişiklikler yarattığını yadsımayan Pasquet, "Benzer durum Paris'te de yaşanıyor. Terör saldırıları nedeniyle Paris bir milyon turist kaybetti. Biz bu durumu aşmak için yeni yaratıcı çözümler arayışındayız. Türkiye'deki yatırımlarımıza devam ediyoruz" diyor. Önümüzdeki günlerde düzenlenecek fuar da Premiere Vision'un İstanbul’a güvenini ortaya koyar nitelikte.

Peki Pasquet'in gündeme getirdiği yenilikler neler? Hazır giyim sektörünün fuara dahil edilerek ürün yelpazesinin geliştirilmesi; Sırbistan, Ürdün ve Körfez Ülkeleri gibi pazarlarda tanıtıma ağırlık verilmesi bu yeniliklerin başında geliyor.

Yabancı katılımcı oranı geriledi

Premiere Vision, katılımcı kabul ederken oldukça "seçici" davranan bir organizasyon. Bunun nedeni, değer yaratan katılımcılara yer vermek. Pasquet, "Moda eğer yaratıcı ve yenilikçiyse, başarılı olur" diyor ve ekliyor: "Bu nedenler zor zamanlarda da seçici olmaya devam ediyoruz."

23-25 Mart 2016 tarihinde düzenlenen Premiere Vision İstanbul’a Türkiye dahil 15 ülkeden 146 uluslararası firma katılmıştı. Ekim'de gerçekleşecek fuarda ise katılımcı firma sayısı 112.

İki sene önce yabancı katılımcı oranı yüzde 45'lerde iken, bu yıl yabancı katılımcı oranı yüzde 20'ye gerilemiş durumda. Pasquet, bu konuda umutsuzluğa kapılmamak gerektiğini söylüyor ve ABD pazarını örnek veriyor: "Premiere Vision İstanbul henüz iki yıllık, genç bir organizasyon. ABD pazarına 2000 yılında girdik. 2001'de İkiz Kuleler bombalandı. 2008-2009 yıllarında ekonomik kriz yaşandı. Bu süreçte neredeyse 'ölme' aşamasına geldik. Bugün ise ABD'de katılımcı firma sayımız 360'a ulaşıyor. Bizim işimizde önemli olan, olumsuzlukların üstesinden gelmek. İstanbul'un potansiyeli de mevcut durumun 3-4 katı. Bu yüzden İstanbul'a güveniyoruz ve yatırımlarımıza devam ediyoruz. Yabancı gözü ile baktığımızda, Türkiye yüzde 3 ile dünyanın en iyi büyüme oranlarından birine sahip. Bu da Türkiye'nin son derece dayanıklı bir ekonomi olduğunu ispatlıyor."

Sigorta şirketleri Fransa ve Türkiye'yi kapsam dışı bıraktı

Fuara katılacak yabancı katılımcı sayısında geçen yıla oranda yüzde 35 gerileme söz konusu. Bu gerileme büyük ölçüde Çin, Kore ve Japonya'dan kaynaklanıyor. Sigorta şirketleri Fransa ve Türkiye'yi kapsam dışı bırakmış durumda. Bu da doğal olarak yatırımcıları olumsuz etkiliyor. Lüks tüketime yönelen Çin, Japonya ve Kore, Paris için önemli bir hedef kitlesi oluştursa da, Türkiye için hedef kitle değil. Pasquet, Türkiye'nin özellikle Rusya krizinden çok olumsuz etkilendiğini, fakat bu sürecin de geride kaldığını söylüyor.

Türk firmaları çok kıvrak

Pasquet'nin dikkat çektiği bir diğer konu da Türkiye'de firmaların çok kıvrak olduğu, sanayi ve yaratıcılığın hızla yükseldiği. "Rusya krizi yaşandığında, Türk firmaları hızla ABD pazarına yönelebildiler. ABD'de Türk şirketlerinin artıyor olması bunun göstergesi" diyen Pasquet, bu süreçte Premiere Vision olarak sadece tekstil değil, moda, inovasyon, tasarım ve yaratıcılık konularında da İTKİB gibi kurumlara destek verdiklerini ifade ediyor.

Pasquet, Anıl Deri’nin, geliştirdiği transparan deri ile Premiere Vision tarafından İnovasyon Ödülü’ne layık görüldüğünü de ekliyor. Anıl Deri, bu ödüle layık görülen ilk Türk şirket. Umarız önümüzdeki günlerde yenileri de gelir.

Bu arada Premiere Vision İstanbul’un dünya çapındaki tüm fuarlarında aynı anda başlattığı “marka elçiliği ve tanıtım yüzü kampanyası”nda Ekim 2016 Fuarı’nın yeni yüzü ünlü moda tasarımcısı Zeynep Tosun olacak. Ekim 2015 Fuarı’nda Arzu Kaprol ile gerçekleştirdiği işbirliğinin ardından, Mart 2016 Fuarı’ndaki marka elçisi dünyaca tanınan moda tasarımcısı Bora Aksu olmuştu.