Döviz kurları alarm veriyor!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

Riskten kaçınma eğilimi güçlendikçe, Türk Lirası dalgalı bir şekilde değer kaybediyor, beklentiler seri bir şekilde olumsuzlaşıyor. Kendi kendini besleyen bu süreç yalnız ekonomik ilişkileri değil, sosyal ve siyasi olanları da aynı yönde etkiliyor. Korkular büyüdükçe güvensizlik artıyor. Faiz lobisi olarak nitelenen kesimler bunun geçici ve spekülatif bir eğilim olmadığını biliyor; fakat koşulların kendisi aleyhine değişmekte olduğunu gören siyasi iradenin bir kesimi, aksini iddia ederek gerginliği tırmandırıyor ve tehditler savurarak durumu kontrol altına almaya çalışıyor! 

Geride bıraktığımız hafta genelinde, Amerikan dolarının Türk Lirasına karşı değeri yüzde 5’i aşan oranda yükseldi. Cuma günü yaşananlar ise bardağı taşırarak güvensizliği yeni rekorlara taşıdı, gün içi oynaklık yüzde 3’ü aştı ve panik eğilimlere tanıklık etmek durumunda kaldık! Cumhurbaşkanı döviz alanların ciddi zararlar görebileceğini söylüyor ve eşanlı olarak bir kamu bankası döviz piyasasında satışa geçiyor: dolar kuru 2.61 düzeyinde 2.57lere geriletiliyor, birkaç saat Şubat ayı ABD tarım dışı istihdam verileri açıklanıyor ve söz konusu oranlar 2.64 seviyesinin üzerine sıçrıyor! Teşhis eksik ve müdahale zamanlaması çok kötü olunca, evdeki hesaplar çarşıya uymuyor ve güvensizliğin büyümesi önlenemiyor.

 Finansal piyasalarda cuma günü yaşananlardan çıkarılması gereken çok ders var! Net döviz borcu olan kurumlarımızın ve dolarını kar etme amacı ile 2.40’lı seviyelerden satan tasarrufçularımızın basireti bağlanmış durumda, elleri dövize gidemiyor; sadece endişe ile yaşanan gelişmeleri izliyorlar! Türkiye ve gelişen ekonomi riski taşıyan yabancılar ise risklerini azaltmakta kararlı ve daha önce harekete geçmedikleri için pişman! Döviz kurunda yaşanan her gerilemeye veya beklentileri olumsuzlaştırabilecek tüm gelişmelere alım yönünde tepki veriyorlar. Piyasa faizlerinin yükselmesi artık onları biraz daha beklemeye ikna edemiyor! Yukarıda özetlemeye çalıştığımız koşullar, döviz kurlarının dalgalı bir şekilde yükselmeye devam edebileceğini düşündürüyor. Yabancı yatırımcıların tavrı nedeniyle, dolar kurunda yapay olarak yaratılabilecek gerilemelerin kalıcı olamayacağını hesaba katmak gerekiyor. 

Türk lirasının değeri düştükçe ve fiyat oynaklığı arttıkça, beklentiler daha süratle bozulabilir ve kırılganlık algısı güçlenebilir! Sabır sınırlarını zorlayan yerleşiklerin paniklemesi gündeme gelebilir! Etkili ve yetkili kesimlerden gelebilecek, öfk eli ve tepkisel tavırlar gelişmelerin iyice kontrolden çıkmasına sebep olabilir! Türk Lirasının dalgalı bir şekilde değer kaybetmesi, makroekonomik görünümün hızla bozulması ve beklentiler yolu ile günü kurtarmanın olanaksızlaşması anlamındadır. Kredi notumuzun düşmesi olasılığı, bir hafta öncesine göre çok arttı; ekonomi daralırken işsizlik ve enflasyonun yükselmesi endişesi belirleyici olmaya başladı. Aza tamah edemeyenlerin çoğu hiç bulamayacağı bir dönem kapıyı çalıyor! Birileri faizleri düşürerek ekonomiyi yaklaşan Genel Seçimler öncesinde canlandırayım derken, yükselişe geçen döviz kurunu nasıl durduracağını bilememenin sıkıntısı ile bunalıyor! 

Bu aşamada sormak gerekiyor: tehditlere rağmen döviz almaya çalışanları nasıl cezalandıracaksınız? Bu yöndeki girişimler, onların mı yoksa bu konuda hiçbir eylemi olmayanların mı canını yakar? Faizleri mi yükselteceğiz yoksa kambiyo rejimini değiştirmeye mi teşebbüs edeceğiz? Veya Merkez Bankası yönetimini değiştirip faizleri düşürerek mi sonuç almaya çalışacağız? 

Küresel nitelikli ve yıkıcı olabilecek bir fırtına geliyor. Risk taşıyanlar sağlam liman arayışı konusunda adımlarını hızlandırmaya başlamış gibi görünüyor. Türkiye ve benzeri ekonomiler ise bu tanıma uymadığı için terk ediliyor. Farklı eylem ve söylemlerle, onları bu arayışlarından vazgeçirmek pek olası görünmüyor. Kırılganlık artıyor, güvensizlik büyüyor ve herkes bir diğerini dinlemeden kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar