Dörtlü defans İtalya'nın sonu oldu

Milyonların sonucunu merakla beklediği finale İspanya alışılmış tertibiyle çıkarken, İtalya grup maçında İspanya'yı durdurmasında etkili olan 5-3-2 yerine o karşılaşmadan sonra benimsediği 4-3-1-2 sistemiyle çıktı. İlk 20 dakikanın gösterdiği kadarıyla maçın kırılma anı da başlama düdüğü öncesi verilen bu taktiksel karar oldu. İtalya 5-3-2'de İspanya'nın kanat forvetlerini marke ederken göbekte de stoper özellikli üç oyuncuyla bulunma fırsatı elde ediyordu. Bu da defansın derinlik kazanmasına ve böylelikle İspanya'nın tehlikeli ara paslarının süpürülebilmesine yarıyordu. 14.dakikada Fabregas'ın Chiellini'nin arkasına sarkarak David Silva'ya golü hazırladığı pozisyonda İtalya'nın bu taktiksel handikabı net biçimde görüldü. Anlaşılan Prandelli İspanya'yı 90 dakika içinde mağlup etmeyi kafasına koymuş ve hücum gücünden taviz vermek istememişti. Evdeki hesap bir kez daha çarşıya uymadı ilk yarının henüz üçte biri geçilirken İspanya skor avantajını ele geçirdi. Teknik kapasitesi yüksek ve pas trafiği kesintisiz İspanya gibi bir takıma karşı skor dezavantajıyla oynamak öncelikle ihtiyatlı olmayı ve fizik kaliteyi gerektiriyordu. Prandelli'nin öğrencileri ihtiyatı yavaş yavaş kaybederken 41'de bu kez Jordi Alba İtalya defansının arkasına sarkarak durumu 2-0'a getirdi ve maçı teoride bitirdi. Hatırlayacaksınız turnuva boyunca İtalya'yı analiz ettiğimiz yazılarımızda öncelikle Cesare Prandelli faktörüne değinmiş ve başarılı taktik hamlelerine dikkat çekmiştik. Başarılı çalıştırıcı bu kez büyük düşündü ve İspanya'yı yenmek üzere ofansif bir anlayışa yöneldi. Bir yanda bir teknik adamı büyük düşündüğü için eleştirmek diğer yanda daha önce işleyen bir düzeni değiştirerek muhtemel bir Avrupa Şampiyonluğu apoletinden olmak. Sanıyorum bu konuda her futbolseverin ayrı bir fikri var. İkinci 45 dakikaya Cassano - Di Natale değişikliğiyle başlayan İtalya, taktiksel anlamda ortaya bir farklılık koymadı. Buna rağmen oyuncuların kişisel gayretleriyle Di Natale'nin başrolünü oynadığı iki önemli pozisyon bulmayı başardılar. Elbette bu esnada ceza sahası içinde oluşan İspanya lehine bir penaltı pozisyonunun hakem Proença tarafından es geçildiğini de belirtmek durumundayız.

Prandelli henüz 56. dakikada üçüncü değişikliğini yaptı ve hem gecenin hem de turnuvanın verimsiz isimlerinden Montolivo'yu kenara alarak Motta'yı sahaya sürdü. İki farklı geriye düşen bir takımın maça dönme çabaları çerçevesinde değerlendirildiğinde anlaşılabilir olan bu değişiklik oyuna giren Motta'nın 60. dakikada sakatlanmasıyla can sıkıcı bir hal aldı. Böylelikle İspanya'nın skor avantajı sayısal anlamda da 11'e 10 gibi bir üstünlükle perçinlendi. Adınız "İtalya Milli Takımı" olsa da bu noktadan sonra maçın skor anlamında dengelenmesi ancak "mucize" kelimesiyle anlatılabilirdi ki, öyle de oldu. Mata'nın 88'de attığı dördüncü gol belki final niteliği taşıyordu ama İtalyanların son 30 dakikayı "bitse de gitsek" havasında oynadığı çok açıktı. Genel bir değerlendirme yapmamız gerekirse; final karşılaşmasında hem İtalyan futbolcular hem Prandelli turnuva ortalamasının çok altında performans gösterirken, finale gelene kadar oynadığı futbolla şaşırtan İspanya son maçta bilinen kimliğine döndü. Maç içinde yaşanan talihsizlikler de eklenince Del Bosque ve öğrencileri şampiyonluk kupasını final için rekor bir farkla evlerine götürdüler.

Dünya liglerinden haberler

- 2010 yılından bu yana Leeds United ve West Ham United gibi takımlarda kiralık olarak forma giyen George McCartney nihayet kalıcı bir sözleşmeye imza attı. West Ham United'in play offtan Premier Lig'e yükselmesinde büyük pay sahibi olan Kuzey İrlandalı oyuncu, iki yıl daha İngiliz ekibin forması giyecek. West Ham Kulübü, geçen sezon Sunderland'dan kiraladığı savunma oyuncusunun bonservisini satın aldı.
- Arsene Wenger, İspanya'nın Euro 2012 boyunca çekingen bir futbol ortaya koyduğunu savunurken, Fransa teknik direktörlüğünü düşünmediğini de belirtti. Fransız menajer, Eurosport'ta ele aldığı yazısında İspanya'nın futboluna değinirken, "Eskiden topa sahip olmayı hücum etmek ve skor bulmak için kullanırlardı, şimdiyse oyunu kontrol altında tutmak ve gol yememek için kullanıyorlar." şeklinde bir analiz yaptı.
- Botafogo, geçtiğimiz günlerde Milan'dan ayrılma kararını açıklayan Clarence Seedorf'u iki yıllığına renklerine bağladı. Brezilya kulübünün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, "Kulübümüz 36 yaşındaki Hollandalı orta saha oyuncusu Clarence Seedorf ile iki yıllık sözleşme imzalamıştır. Bu, bir Brezilya kulübünün yaptığı en büyük yabancı transferdir." ifadeleri yer aldı.
- Bayern Münih yöneticileri düzenledikleri basın toplantısında yeni sezon öncesi Asya turuna çıkacaklarını belirtti. Tarihinin en fazla hayal kırıklığıyla dolu yıllarından birini yaşayan Alman devi; Çin, Endenozya, Japonya ve Hindistan gibi ülkelerde kampa girecek. Bayern Münih daha önce 2000 ve 2007 yıllarında Çin'de hazırlık kampı yapmıştı.
- Barcelona'nın başarılı orta saha oyuncusu Ibrahim Afellay'ın Lille'e transfer olmayı reddettiği belirtildi. Fransız basınında yer alan habere göre Fransız kulübü Eden Hazard'dan doğan boşluğu Hollandalı futbolcuyla doldurmayı uygun buldu ve Barcelona'ya 8 milyon euroluk bir teklif yaptı. Barcelona bu teklifi kabul etse de, 26 yaşındaki futbolcu Barcelona'da kalmak isteyince bu transfer suya düştü.
- Twente Teknik Direktörü Steve McClaren, çok uçuk bir rakam teklif edilmedikçe genç golcüleri Luuk de Jong'u satmayacaklarını belirtti. Hollanda Ligi'nde attığı gollerle dikkatleri üzerine çeken De Jong, Newcastle United ve Liverpool gibi İngiliz devlerinin transfer listesine girmişti. 2009 yılından bu yana Twente forması giyen 21 yaşındaki golcü oyuncu, 76 maçta 39 kez fileleri havalandırmayı başardı.

Türkiye liglerinden haberler

- Eskişehirspor, Galatasaray'ın tecrübeli defans oyuncusu Servet Çetin ile anlaşmaya vardı. Galatasaray ile olan sözleşmesi sona eren defans oyuncusu ülkemizden birçok takımla temas halinde bulunuyordu. Eskişehirspor'un Avusturya'nın Rapid Wien takımında forma giyen Atdhe Nuhiu ile de anlaştığı, 23 yaşındaki golcü futbolcunun bu hafta, Eskişehir'e geleceği bildirildi.
- Transfer çalışmalarını sürdüren Fenerbahçe, Valencia'da forma giyen Mehmet Topal'ı renklerine bağladı. Fenerbahçe Kulübü'nden yapılan açıklamada, milli futbolcu için Valencia'ya 4,5 milyon euro bonservis bedeli ödeneceği duyuruldu. 26 yaşındaki orta saha oyuncusu ilk sezonunda Fenerbahçe'den 2 milyon euro, sonraki üç sezonda ise 2 milyon 50 bin euro ve maç başına 10 bin euro alacak.
- Spor Toto Süper Lig takımlarından Mersin İdman Yurdu, eski Trabzonsporlu Ibrahim Yattara ile anlaşmaya vardı. Bursaspor için Türkiye'ye gelen ancak çıkan anlaşmazlık yüzünden dün öğleden sonra imza masasından kalkan İbrahima Yattara, Mersin İdman Yurdu ile sözleşme yaptı. Gineli futbolcu yeni sezon öncesinde Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Merisn İdman Yurdu ile 1 yıllık sözleşme imzaladı.
- Manuel Fernandes'in geçen sezon takımdaki oyun kurucu özellikli tek futbolcu olması nedeniyle zorlanan Beşiktaş'ta, aynı sorunun yeniden yaşanmasını istemeyen teknik direktör Samet Aybaba, Alper Potuk transferinin bitirilmesi için yönetime rapor verdi. Siyah-beyazlı kulübün bu transferi takas + para formülüyle çözmeye çalışacağı aksi bir durumda aynı takımdan Veysel Sarı'ya yöneleceği sanılıyor.
- Lazio'ya transferi, bonservisi için verilecek 5 milyon Euro'nun transfer taksitlerindeki anlaşmazlığa takılan Burak Yılmaz için İtalyan kulübü başkanı Claudio Lotito, Trabzonspor Başkanı Sadri Şener'den randevu istedi. Burak'ı çok isteyen Galatasaray'ın gözü de bu transferde olacak. Sarı kırmızılılar, Lotito-Şener görüşmesinin anlaşmazlıkla sonuçlanmasını umut ediyor.
- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Akhisar Belediyespor, Samsunspor'da forma giyen Simon Zenke'yi kadrosuna katmak istiyor. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu'nun önümüzdeki sezon uygulamayı düşündüğü 4-2-3-1 sistemine uygun bir adam arayan Ege temsilcisi, Samsunspor'un Nijeryalı santrforu Simon Zenke'yle her konuda anlaştığı öğrenildi.