Dört sağlam ayaklı masa üzerine oturan yeni dönem siyaseti

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Birçok dostumla seçim sonrası dört yıllık seçimsiz dönemde nasıl bir yeni dönem siyaseti bekledikleri konusunda sohbet ediyorum. Söylediklerini özetlemem gerekirse yeni dönemde “Dört sağlam ayaklı bir masa üzerine oturan siyaset” öneriyorlar. AB normlarında demokrasinin ihyası, sağlıklı dostlukları geliştiren bir dış politika, sürdürülebilir büyüme için sürdürülebilir üretim ve ihracatı geliştirecek reformlar içeren bir kalkınma modeli ve baştan sona değiştirilmiş, yenilenmiş bir eğitim sistemi bu masanın sağlam ayakları olsun istiyorlar.

Masanın ilk ayağı, AB normlarında bir demokrasinin ihyası: Bunun için bir yandan AB ilişkilerinin yeniden ivme kazanması gerektiğini belirtiyorlar. Bir yandan da bütün toplumsal kesimlerin katılımıyla, kimseyi ötekileştirmeyen yeni ve eşitlikçi bir Anayasa hazırlanarak demokrasimizin geliştirilmesi ve hukukun üstün kılınması gerektiğini belirtiyorlar. Bundan söz ederken, basının baskı altında tutulmasının, hürriyetlerin kısıtlanmasının yarattığı olumsuzluklara değiniyorlar. Christiane Amanpour’un Başbakan Davutoğlu’na soru sorarken kullandığı ifadenin kendilerini rencide ettiğini belirtiyorlar. Silahla çözülmezliği ortaya çıkan PKK terörünün son bulmasının da ülkedeki 78 milyon içersinde herkesin kendisini “demokrasi içinde eşit vatandaş” görmesiyle mümkün olacağını açıklıyorlar.

İkinci ayak sağlıklı dostlukları geliştiren dış politika: Ülkemizin bulunduğu coğrafyanın büyük zorluk taşıdığı konusunda birleşirlerken, bunun için dostlukları geliştiren, işbirliklerine açık, dünyadaki siyasal gelişmeleri yakından izleyip, proaktif davranabilen, zamana ve zemine uygun esneklik içeren bir dış politika öneriyorlar. AB, ABD ve komşularla ilişkilerin sağlam temellere oturtulmasını beklediklerini belirtiyorlar. Yeni dönemin dünyanın en uzun süreli sorunu Kıbrıs sorununun son bulduğu dönem olması için barışçı girişim bekliyorlar.

Üçüncü ayak üretim ve ihracatı sürekli geliştirerek, büyümeyi sürekli kılacak reformları içeren bir kalkınma modeli: Son yıllarda Cumhuriyet dönemi büyüme ortalaması yüzde 4.9’un altına inen, yüzde 3’lere gerileyerek bizi 2023 hedeflerinden uzaklaştıran büyümenin yeniden yüzde 5’lerin, hatta 7’lerin üzerine çıkmasını sağlayacak, ülkemizin ilgi uyandırmasına yol açacak, eli taşın altındaki üretici güçlerle birlikte hazırlanacak yeni dönem için reformist kalkınma  modeline acilen ihtiyaç olduğunu söylüyorlar.

Masanın dördüncü sağlam ayağının ise baştan sona yenilenen eğitim modeli: Hiç vakit kaybetmeden eğitim yapısında kökten değişim olması gerektiğini belirtiyorlar. Eğitimin bir yönüyle sorgulayıcı ve yaratıcı bir gençliğin yetişmesine yol açacak öğeleri içermesini istiyorlar. Bir yanıyla da üretimi ileriye götürecek, geliştirecek, beklenen kalifiye emeği verebilecek bireyler yetiştirmesi gerektiğini söylüyorlar. Bunun gereğini ortaya koyarlarken, eğitimde ezberciliğin ve bizi PİSA sıralamasında gerilere iten unsurların ayıklanmasını istiyorlar.

Bu dört ayaklı masa üzerine yeni dönem siyasetinin oluşturulmasını isteyen dostlarım, bütün ayakların oluşmasında ve sağlamlaştırılmasında toplumda çok yönlü, “Amasız ve sansürsüz” bir diyalog yürütülmesinin çok önemli olacağını da belirtiyorlar...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar