Domuz gribinde güncel durum
11 Temmuz 2009'da Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yeni bir influenza tipi (H1N1) konusunda global salgın bildirdi ve dünya çapındaki alarmı 6. dereceye çıkarttı. Alarmın 6. seviyeye çıkartılmasının nedeni ise, virüsün neden olduğu hastalığın şiddeti değil, yayılımının çok hızlı olmasıydı. Zira açıklamanın yapıldığı zamana dek 70 ülkeden H1N1 saptandığına dair raporlar gelmişti. DSÖ'nün salgın bildirmesinden bu yana yeni H1N1 virüsü yayılımını sürdürdü, dünyanın değişik ülkelerinden bildirilen vaka sayısı da iki katına ulaştı. Güney yarım kürede grip mevsimi başlamıştı, hastalığı bildiren ülkelerde H1N1 normal grip virüsüyle birlikte yayılım göstermekteydi. H1N1 ABD'de de mevsimsel yayılımını sürdürdü, bazı durumlarda ise salgın özelliği gösterdi. ABD en çok vaka bildirilen ülke oldu, ancak bildirilen vakaların çoğu ek bir tedaviyi gerektirmeden iyileşmekteydi.
Yeni influenza A (H1N1) virüsü domuz kaynaklı bir virüs olarak tanımlandı ve ilk vakalar Mart-Nisan 2009 tarihlerinde Meksika ve ABD'den bildirildi. Yeni influenza A'nın da daha çok hapşırma ve öksürme ile taşındığı ve bilindik grip şeklinde yayıldığı düşünülmekteydi. Buna karşılık bulaşık materyallere dokunulmasının ardından ağız ve burnun ellenmesiyle de yayılım olduğu düşüncesine varıldı. Yeni H1N1 virüsü de ateş, öksürük, boğaz ağrısı, yaygın vücut ağrısı, baş ağrısı ve halsizlik şeklinde grip benzeri belirtilere neden olmaktaydı. Bununla birlikte, bazı hastalarda bulantı, kusma ve ishal de bildirildi.
Türkiye'de temmuz sonu itibariyle görülen toplam domuz gribi (H1N1 2009) vakası sayısı 139'a ulaştı. Sağlık Bakanlığı, bu vakaların 35'inin yerli vaka olduğunu bildirdi. Bakanlık, 139 vakadan 25'inin tedavisinin ayakta, iki vakanın tedavisinin hastanede devam ettiğini, geri kalan vakaların iyileştiğini açıkladı. Türkiye'nin, domuz gribi tedavisinde kullanılan ilaçlara fazlasıyla sahip olduğu, depolarda halen 2 milyon 15 bin kutu (20 milyon 150 bin doz) ilaç bulunduğu, 100 bin kutu ilacın da Türkiye'ye gelmesinin beklendiği dile getirildi.
Toplum sağlığı açısından öneriler
Grip benzeri semptomlar gösteren bireyler hastalığın yayılmasının engellemesi amacıyla evde tutulmalı ve ilk bakımları evde gerçekleştirilmelidir. Hastalarla ilgilenen sağlıklı bireyler maskeler yardımıyla korunmalıdır. Virüsün yayılmasının önlenmesi amacıyla, eller daha sık yıkanmalı, hasta bireyler evde kalmalı ve sağlıklı kişilerle bir araya gelmemelidir. Avrupa'nın salgından en kötü etkilenen ülkesi olan İngiltere'de bulunan kiliseler, pazar ayinlerine katılan halkın sağlığını korumak için çeşitli tedbirler aldı. Arap ülkelerinin sağlık bakanları ise domuz gribi nedeniyle hac ziyaretine kısıtlamalar getirilmesi konusunda fikir birliğine vardılar. Buna göre yaşı 65'ten büyük, 12'den küçük olanlar ve kronik hastalıkları bulunanlar hac ziyaretinden muaf tutulacak.
Dünya Sağlık Örgütü bireylere hastalıktan korunmaları konusundaki önerilerine göre herkes sağlığını korumak ve virüsün yayılmasını engellemek amacıyla aşağıdaki basamakları her gün yerine getirmek durumunda: "Hapşırır ve öksürürken ağzınızı, burnunuzu bir mendil yardımıyla kapatınız. Ağız ve burun salgılarınızın bulaştığı bu mendili daha sonra ayrı bir çöp poşeti içerisinde atınız. Hapşırma ve öksürme sonrasında ellerinizi sabun ve suyla yıkayınız, Alkol bazlı temizleyiciler de etkilidir. Gözlerinize, ağzınıza ve burnunuza ellerinizle temas etmeyiniz, virüs bu şekilde bulaşmaktadır. Hasta bireylerle yakın temasa girmeyiniz. Hasta iseniz ya da grip benzeri şikayetleriniz varsa, hastalık belirtileri geçene dek ya da son 24 saati sağlıklı geçirene dek, 7 gün boyunca evden çıkmayınız. Bu davranış virüsün diğerlerine bulaşmasını ve yayılmasını önleyecektir."
Mevsimsel grip aşısı yaptırılması önemli
7 Temmuz 2009'da Dünya Sağlık Örgütü'nün bağışıklama konusundaki Stratejik Uzman Danışma Grubu (Strategic Advisory Group of Experts, SAGE) konuyu tartıştı ve alınacak önlemler ve aşılama (aşı üretim kapasitesi, olası aşılama stratejiler) konusundaki görüşlerini açıkladı. Uzmanlar salgının ortaya çıkması durumunda aşılama stratejilerini dile getirdiler: "Toplum sağlığı sisteminin bütünselliğini koruyun, ölüm ve hastalık olasılığını azaltın ve salgının ülkeler arasında yayılmasını engelleyin." 2009-2010 mevsimi aşısının hemen hemen tamamen hazırlanmış olması nedeniyle aşının üretimi değiştirilememekte. SAGE mevsimsel aşıdan salgın aşısına geçişi önermemekte.