Dolarda neler oluyor?

Şant MANUKYAN
Şant MANUKYAN Ekofobi [email protected]

Gerek TL gerekse global bazda tüm para birimlerine karşı değer kazanan dolar pek çok yorumcu ve yatırımcıyı terse düşürdü dersek hatalı olmaz. Günlük bazda bu hareketleri bir haber veya gelişme ile açıklama eğilimi yüksektir. S&P not indirdiği için (oysa hareket öğleden sonra başladı), Trump NAFTA ile ilgili bir tweet attığı için, Draghi düz yolda yürürken ayağı takılıp sendelediği için vs vs.

Ancak ekonomik veriler yılın birinci çeyreğinde gözle görünür bir ayrışma yaşadı. Euro bölgesi ve belli bir oranda Çin verileri yavaşlarken ABD verileri momentumunu korumayı başardı. İmalat sanayiden gelen anket ve üretim bazlı verilere baktığımızda Euro bölgesinde kuvvetli Euro’nun negatif etkilerini görürken ABD’de zayıf dolar ve vergi paketinin canlandırıcı etkisine şahit olduk.

Çin ise kontrollü bir yavaşlama sağlamaya çalışıyor. Bu yazıyı yazdığım sırada açıklanan Euro bölgesi çekirdek enflasyon verisi Nisan ayında yüzde 0.7’ye geriledi. Önceki seviye yüzde 1.0 ve beklenti de yüzde 0.9’du.

Elbette birinci çeyrek verilerinin, özellikle endüstriyel üretimde, soğuk hava koşulları nedeni ile gerçek durumu yansıtmadığını söylemek mümkün. Keza enflasyon gibi hassas veriler de örneğin Paskalya gibi önemli günlerin tarihine bağlı olarak sert hareketlere sahne olabilir. Ancak ABD çekirdek enflasyonunun yüzde 2.1 seviyesine ulaştığı bir ortamda Euro Bölgesi 2015 dibinin sadece 10 baz puan üstünde seyrediyorsa bunu bir bayrama veya birkaç gün süren şiddetli bir kar yağışına bağlayamayız. Euro bölgesinde özellikle 2016-2017 döneminde görülen toparlanmanın temelinde Euro’nun dolar karşısında zayıflaması yatıyordu. Hatta yuan gibi Asya para birimlerine karşı zayıflamış olması da önemli bir avantajdı.

Ancak ECB’nin agresif bir politika izleyeceğine yönelik beklentilerin artması ve piyasaların artık FED hikayesini sıradan bulması ile Euro yön değiştirdi ve 1.25 seviyesine gelmesi ile beraber büyüme de yavaşlamaya başladı. Sadece bir Euro sorunundan da bahsetmiyoruz. Brexit belirsizliğine karşı en büyük silahı kur olan BOE tam da zirve yaparak düşmeye başlayan enflasyondan ürkerek faiz artışlarını başlattı.

Ancak artış sonrası gelen verilere baktığımızda sadece büyüme değil hane halkının kredi hacmi gibi diğer bazı önemli göstergelerde de çok net yavaşlamalar söz konusu. Bu nedenle yeni artışlar ertelenecektir.

Son olarak Yuan’da da bir gerileme olduğu ve hatta Hong Kong dolarının haftalardır bandın üst seviyesi olan 7.85’e yapıştığını paylaşmak istiyorum. Bu gerçekler ışığında elbette 2 alternatif var. Veriler toparlar ve dolar yeniden geriler veya ayrışma sürer ve FED faiz artırırken diğer merkez bankaları temkinli duruşlarını korur. Vergi paketi ve canlı ekonomi nedeni ile sermaye ABD’ye doğru hareket eder, FED faizleri artırmaya mecbur kalır ve dolar fasit bir döngüye girerek ABD ekonomisini hırpalayacak şekilde değer kazanır. İkinci senaryonun ihtimali giderek artıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dijital Paraya Geçiş 27 Eylül 2019
ECB’nin alternatifleri 26 Temmuz 2019