Dolar ve altın için tek adres Kapalıçarşı değil!

Ufuk KORCAN
Ufuk KORCAN PARANIN ROTASI [email protected]

Seçim sonrasına yönelik spekülatif söylentiler döviz ve altına talebi artırdı. Son 1 ayda yerli tasarruf sahipleri 8.2 milyar dolarlık döviz aldı. İlla döviz ve altın alacaklar için portföylerinde bu ürünleri tutan yatırım fonları iyi bir alternatif olarak öne çıkıyor.

Yerel seçimler bu hafta sonu yapılacak. Piyasalar da sonuçları merakla bekliyor. Ama her ne sonuç çıkarsa çıksın seçimsiz uzun bir sürece girilecek olması piyasaları rahatlatacaktır.

Tabi bunu söylerken olası bir referandum olasılığını yok sayıyorum. Gündeme referandum maddesi eklenmesi halinde piyasaların pek sevmediği ‘belirsizlik’ kavramı yeniden yüksek sesle söylenmeye başlanır. Bu haftaki seçimin piyasalara etkisine bakıldığında ilk olarak döviz piyasası öne çıkıyor.

Malum Türkiye’de geçmiş ekonomik krizlerin ve kur ataklarının etkisi bir türlü hafızalardan silinmiyor. Geçen sene yapılan genel seçimlerden sonra ekonomi yönetiminin değişmesi ve kurlarda sert bir yukarı yönlü hareket yaşanması yerel seçimler öncesinde bazı kesimler tarafından speküle edildi.

Söylentiler dövize talebi artırdı

 Geçmişte kulaktan kulağa yayılan söylentiler döviz kurunda talep yaratırken günümüzde sosyal medya bu görevi üstlenmiş durumda. Son haftalarda sosyal medyada seçimler nedeniyle kurların baskılandığı ve seçimlerden sonra yukarı yönlü sert hareketlerin olacağına yönelik söylentiler maalesef dövize olan talebi artırdı.

16 Şubat itibarıyla bankalardaki döviz hesaplarının büyüklüğü 174 milyar 630 milyon dolar seviyesindeydi. 15 Mart’a geldiğimizde bu tutar 182 milyar 815 milyon dolara çıktı. Yani 1 ayda yerli tasarruf sahipleri yaklaşık 8.2 milyar dolarlık döviz alımı yaptı.

Döviz hesaplarında yaşanan bu artışın 6.3 milyar dolarlık kısmı bireysel yatırımcıların alımlarından kaynaklandı. Yabancıların hisse ve tahvil piyasasında son 1 aylık hareketlerine bakıldığında hisse senedinde 644.4 milyon dolar, tahvilde ise 295 milyon dolarlık net satış yaptıkları görülüyor. Merkez Bankası’nın 20 milyar dolarlık döviz satışı göz önüne alındığında yastık altına da önemli bir miktarda döviz gittiği düşünülebilir.

Kurda artış için neden yok!

Türkiye’de altın ve döviz en çok tercih edilen yatırım araçları olması ve bunların önemli bir bölümünün sistem dışında yani kayıtdışı tutulması hesaplama yapmayı zorlaştırıyor.

Dövize talebin arttığı dönemlerde hem bankalar ile serbest piyasa hem de alış-satış marjları arasında makas açılıyor. Hatta bu makas bazı günler yüzde 5’lere yaklaşıyor. Kısa vadeli döviz alanlar aslında alış satış arasındaki fark kadar eksi başlıyor bu yatırıma. Yani alınan dövizden kara geçilmesi için kurların mevcut makas kadar yukarı gitmesi gerekiyor.

Peki son günlerde kurları yukarı taşıyacak bir neden var mı? Kurlara yönelik spekülatif söylentiler dışında yok. Ekonomi yönetimi ‘rasyonel’ politikalara devam ediyor, siyasi taraftan bu programa destek sürüyor, Merkez Bankası politika faizini 500 baz puan artırarak araç bağımsızlığı anlamında kamuoyuna mesaj veriyor… Ama tüm bunlara rağmen söylentilere inananlar döviz alıyor.

Dolar ve altından çok kazandırdılar

Yaşanan tecrübeler nedeniyle birikimi olanların döviz ve altına yönelmeleri anlaşılabilir. Çünkü geçmiş yıllarda bu tercihleri onları üzmedi. Fakat içinde bulunduğumuz durumda yerli ve yabancı kurumların geleceğe yönelik tahminleri Türk Lirası’nın değerleneceği bir sürece işaret ediyor.

Seçimlerden sonra kurlarda beklenen hareket olmaması halinde dövizde satışlar görülebilir ama yukarıda belirttiğim gibi alış-satış arasındaki fark getiri beklentilerini törpüleyebilir. İlla döviz ve altın alacaklar için aslında yatırım fonları oldukça avantajlı bir seçenek. Alım-satım arasındaki fark fonlarda yok. Çünkü alımsatım tek fiyat. İstenildiği an nakde çevrilebiliyor. Ayrıca TEFAS aracılığı ile çalıştığınız banka aracılığıyla başka kurumların fonlarını da rahatlıkla alabiliyorsunuz. Hatta fonların getirileri daha yüksek olabiliyor.

Örneğin gram altın yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde 13.5 değer kazandı. Altın fonlarına bakıldığında bu yıl yüzde 25’e yaklaşan getiriler elde edilmiş durumda. Benzer durum döviz fonlarında da var. Dolar yılbaşından bu yana yüzde 9 civarı artarken bu oranın üzerinde getiri sunan döviz fonları mevcut. Dolayısıyla finansal okuryazarlığın artması tasarruf sahiplerine daha yüksek getirilere ulaşmanın da kapısını aralayacak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar