Dokuz aylık fiili aktarım 1,1 trilyon TL
Sosyal güvenlik sisteminin devlete yükü özellikle Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) sağlık giderleri ve geçen yılki EYT düzenlemesi ile aylık ödemelerindeki hızlı büyüme yanında, çeşitli sosyal kesimlere yönelik devletçe üstlenilmiş ödemeler dolayısıyla giderek ağırlaştı. Aktüerya dengesi giderek bozulan sosyal güvenlik sistemine merkezi yönetim bütçesinden yapılan toplam fiili aktarım, bu yılın ilk dokuz ayında 1 trilyon lirayı aştı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın “Program Sınıflandırması” bazında dokuz aylık bütçe harcamaları içinde sosyal güvenlik sistemine yapılan transferlerin tutarı 819,3 milyar lira olurken, “ekod4” kodlu ekonomik sınıflandırmaya göre ise görevlendirme gideri ve Hazine yardımları olarak toplam fiili aktarma, geçen yılın eş dönemine göre yüzde 81,1 artışla 1 trilyon 111,6 milyar liraya ulaştı. Bunun 591,8 milyar liralık bölümünü SGK’ya görevlendirme gideri ödemeleri, 519,8 milyar lirasını ise genel sisteme yönelik Hazine yardımları oluşturdu. Dokuz aydaki Hazine yardımlarının 517,2 milyarı SGK’ya, 2,6 milyarı ise Türkiye İş Kurumu’na yapıldı.
Ocak-eylül döneminde tamamına yakını SGK’ya olmak üzere sosyal güvenlik sistemine bu iki kategoride gerçekleşen transferler, bu dönemde 1 trilyon 74 milyar lira olarak gerçekleşen merkezi yönetim bütçe açığının 37,6 milyar lira üzerinde gerçekleşti. Başka deyişle sosyal güvenlik transferleri hariç bütçe bu dönemde fazla verdi. Merkezi yönetim bütçesinde eylül sonu itibarıyla son bir yılda verilen kümülatif bütçe açığı 1 trilyon 941,9 milyar lira olurken, bu dönemde görevlendirme gideri ve hazine yardımı olarak sosyal güvenlik sistemine yapılan toplam aktarma 1 trilyon 384,7 milyar liraya ulaştı.
15 temel kalemde transfer
Bütçeden sisteme yapılan transferler, büyüklük olarak başlıca 15 temel başlık öne çıkıyor. Bunların başında; SGK’dan gelir ve aylık alanlar ile hak sahiplerine her ay ödenen tutarlara göre belirli oranlarda Hazinece yapılan “ek ödeme” ve Kurumun aylar itibarıyla tahsil ettiği malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile sağlık sigortası primlerinin dörtte biri oranında yapılan “devlet katkısı” geliyor.
Ayrıca ödeme gücü olmayanların Genel Sağlık Sigortası (GSS) primleri ve yatırım teşvikleri kapsamında devletin üstlendiği sigorta primleri olarak aktarılan tutarlar; makam, görev, temsil tazminatları; terör emsal tazminatları, harp malullüğü zamları, emekli ikramiyeleri vb. ödemelerin karşılığı olarak Hazinenin Kuruma yaptığı “faturalı ödemeler” ile açık finansmanı da bu kapsamda yer alıyor.
Aylık ödemesi ve sağlığa 456 milyar
Yılın ilk dokuz ayındaki transferler içinde en büyük tutarı, Hazine yardımı şeklinde SGK’ya yapılan aktarımların başında gelen “emeklilikte devlet katkısı” ödemeleri oluşturmaya devam etti. Söz konusu transferler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 94,1 artarak 278,1 milyar lira oldu. Aynı dönemde yine Hazine yardımı şeklinde sağlıkta devlet katkısı olarak SGK’ya aktarılan tutar da yüzde 110,3 artışla 178,2 milyar liraya ulaştı. Dokuz ayda SGK’ya açık finansmanı için yapılan transfer yüzde 32,5 azalarak 36,6 milyar, Türkiye İş Kurumu’na aktarma yüzde 117 artışla 2,6 milyar lira olurken, geçen yıl ilk dokuz ayda sadece 80 milyon lira olan SGK’ya Hazine yardımı şeklindeki diğer aktarımların 24,3 milyar liraya ulaştığı dikkati çekti.
İşverenin 188 milyarlık primini devlet ödedi
Yatırım teşvikleri kapsamında devletin üstlendiği ve “görevlendirme gideri” şeklinde bütçeden ödenen sigorta primi işveren payı karşılığı olarak SGK’ya yapılan aktarımlar, ocak-eylül döneminde yüzde 228,8’lik bir artışla 188,1 milyar liraya ulaştı.
Görevlendirme gideri kapsamında SGK’ya yapılan diğer transferlerden emeklilere bayram ikramiyesi 88,2 milyar, 5454 sayılı Kanun kapsamındaki “ek ödeme” 77,6 milyar, sosyal güvenliği olmayanlar için yapılan GSS prim ödemeleri 77 milyar lira oldu.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) diye bilinen düzenleme kapsamında erken yaşta emekli olan çok sayıdaki kamu çalışanı, geçen yıl ilk dokuz ayda 5434 sayılı Kanun kapsamındaki emekli ikramiyesi ödemelerini rekor bir artışla 34,5 milyar liraya taşımıştı. Söz konusu ödemeler bu yıl ilk dokuz ayda da yaklaşık bu düzeyde gerçekleşti.Ocak-eylül döneminde görevlendirme gideri olarak SGK’ya yapılan transferlerden 4/C kapsamındaki vazife malullük ve ölüm aylıkları karşılığı 15,4 milyar, makam, temsil, görev ve kadrosuzluk tazminatları karşılığı yaklaşık 10 milyar, Ar-Ge personeli işveren prim teşviği karşılığı 8,3 milyar, şehit yakını ve gazilere aylık ve diğer ödemeler 7,7 milyar ve bu kapsamdaki diğer transferlerin toplamı da 87,1 milyar lira oldu.
Bütçe gelirinin dörtte birini yuttu
Dokuz aylık dönemde merkezi yönetim bütçesinin “cari transferler” kaleminde yer alan sosyal güvenlik sistemine transferler, bu dönemde tüm alanlara yapılan 2 trilyon 740,3 milyar liralık toplam cari transferin yüzde 40,6’sını, 7 trilyon 158,6 milyar liraya ulaşan toplam bütçe giderlerinin de yüzde 15,5’ini oluşturdu.
Ocak-eylül döneminde tahsil edilen toplam 5 trilyon 134,1 milyar liralık vergi gelirinin yüzde 21,7 ile yaklaşık dörtte birini, 6 trilyon 84,6 milyar lira olan toplam merkezi yönetim bütçe gelirinin de yüzde 18,3’le yaklaşık beşte birini sosyal güvenlik sistemi yuttu.
30 yıllık sürecin sonucu
Dağıtım (pay as you go) modeline göre işleyen sosyal güvenlik sisteminde, Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), Emekli Sandığı ve Bağ-Kur’un tek çatı altında toplanması ile oluşan SGK, aktif çalışanlardan aldığı primlerle, emeklilere aylık ödüyor, aktif sigortalılar ve emekliler ile bağımlılarının sağlık giderlerini karşılıyor. Ancak yaşlanan nüfus ve emekli sayısındaki hızlı artışa karşılık, doğum oranın düşmesi, genç nüfus ve istihdamda artışın düşük kalması, sistemde çalışan/emekli dengesinin bozulmasına yol açıyor.
Uluslararası standartta genel olarak 4 çalışana 1 emekli düşmesi ideal denge kabul edilirken, bu oran Türkiye’de neredeyse 1 çalışana 1 emekli düzeyine doğru iniyor. Özellikle 1990’lı yıllardan itibaren büyümeye başlayan finansman açıkları üzerine 1999 yılında getirilen emeklilikte yaş sınırına rağmen, aktüeryal dengede bozulma 2000’li yıllarda katlanarak devam etti. Sistemin açıkları, bireyin sosyal güvenliğini sağlama görevinin devlete verilmesi dolayısıyla merkezi yönetim bütçesinden yapılan transferlerle karşılanıyor. SGK’nin kendi açıkları yanında, bazı sosyal sosyal kesimlere yönelik devletçe üstlenilen çok sayıdaki ödemeler için de sisteme kamu kaynaklarından yüklü tutarlarda aktarımlar yapılıyor.
Son yıllarda çığ gibi büyüyen bu transferler, gelinen aşamada bütçe dengelerini sarsıyor. En son EYT düzenlemesi ile daha da artan emekli-çalışan dengesindeki bozulma nedeniyle sosyal güvenlik sistemi transferlerinin ulaştığı yüksek düzey, kamu finansman dengesi ve makro ekonomik dengelerde bozulmalara yol açıyor. Bütçe açığı ve kamu borçlanma gereğini artıran önemli bir etken olarak sosyal güvenlik sisteminin finansman ihtiyacının sürekli büyümesi, sürdürülebilir büyüme oranlarına ulaşılmasını engelleyerek işsizliği de artıran bir sarmala yol açıyor.