Dış Ticaret Haftası mı?

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI [email protected]

Bugün (dün) Hollanda'dayız.

Tek başına ya da Türk girişimcileriyle birlikte Türkiye'de ortak yatırım yapmak, Türkiye'ye ürün pazarlamak, Türkiye'den ithalat yapmak kısacası Türk iş dünyasıyla ticaretini geliştirmek isteyen Hollandalı iş adamlarını dinliyoruz.

Aynı zamanda hükümet ve bürokrasinin temsilcileriyle de görüşüp, aklımızın bir köşesini meşgul eden sorulara yanıt arıyoruz.

Hollanda Ticaret Müsteşarlığı tarafından organize edilen gezide yeni ve farklı şeyler öğrenirken, kafamızdaki tabuları da yıkıyor, beynimizdeki sisli bölgeyi aydınlatıyoruz.

 * * *

Pazar günü sohbet ederken gazetemiz yazarlarından Taylan Ağabey (Taylan Erten)  Gazeteciler Federasyonu'nun önceki hafta Diyarbakır'da düzenlediği toplantıdan da bahsetti.

Çeşitli bölgelerden 100'ün üzerinde Türk gazetecinin katıldığı toplantı sonrasında yapılan kent gezisinde Diyarbakır'da yaşanan ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimin, tüm heyeti şaşkınlığa uğrattığını anlattı.

Taylan Ağabey'in anlattığı 'şaşkınlık', içimizdeki potansiyeli, renkleri, zenginliği, güzelliği bizim dahi göremediğimizi; önyargılarla hareket ettiğimizi; bizim dahi bizden haberimiz olmadığını kanıtlıyor.

Bugün (dün) Amsterdam'da yaşadıklarımın aynısını, 25-30 yıllık Türk gazeteciler önceki hafta gerçekleştirilen Diyarbakır gezisinde yaşamış. Yeni ve farklı şeyler öğrenirken, kafalarındaki tabuları yıkmış, beyinlerdeki sisli bölgeyi aydınlatma şansı yakalamışlar.

 * * *

Çok gezen mi, çok okuyan mı?

 * * *

Bilmem biliyor musunuz, ya da bilmem duydunuz mu, ya da bilmem yabancılar duydu mu?

Önceki hafta Türkiye'de Dış Ticaret Haftası'ydı.

Dış ticaretini geliştirmek isteyen Türkiye'nin, Dış Ticaret Haftası'na verdiği önem birkaç toplantı ve bir-iki kentteki organizasyonla sınırlı kaldı.

Türk ekonomisinin sırtını yasladığı bir konunun sadece Mersin ve Trabzon'da duyurulabilmesini ise birkaç kişinin özverisi sağladı.

 * * *

Nasıl mı olmalıydı?

Yüzlerce yabancı gazeteci getirilmeliydi.

Dünyanın her ülkesinden ticari heyetler getirilmeliydi.

Seçilmiş kentlerde ihraç fuarları düzenlenmeliydi.

Türkiye, Türk girişimcisi, Türk ürünleri yüksek sesle anlatılmalıydı.

Gazeteciler ve heyet üyelerine Türkiye'nin zenginlikleri, potansiyeli, kültürünü gösterecek geziler organize edilmeli; yabancıların beyinlerindeki sis bulutu aydınlığa çevrilmeliydi.

Maliyet düşünülmemeliydi; Diyarbakırlı'nın, Antepli'nin, Antalyalı'nın, Edirneli'nin, Manisalı'nın, Vanlı'nın o misafirleri nasıl bağırlarına basacağı unutulmamalıydı.

 * * *

Böyle olursa, "Dış Ticaret Haftası" deyince, tüm ihracatçılarımızın, tüm yatırımcılarımızın, tüm halkımızın ve tüm dünya yatırımcılarının midelerinde kelebekler uçurabiliriz.

Böyle olursa "Dış Ticaret Haftası", "Türkiye'nin Dış Ticaret Haftası" olur.

Yoksa kendi kendimize çalıp söylemeye devam ederiz.

 * * *

Hollanda'nın Türkiye'den bir gazete, bir televizyon, bir de dergi temsilcisini davet ettiğini görünce aklıma geldi, paylaşmak istedim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Refleks (2) 27 Ağustos 2024
Refleks 26 Ağustos 2024
“Durduk yere” mi oldu? 21 Ağustos 2024