Dış ticaret açığını kim kapatacak?

Murat YÜLEK
Murat YÜLEK KÜRESEL BAKIŞ [email protected]

Kasım ayı dış ticaret açığının 7,7 milyar dolar seviyesinde gelmesi cari denge kötüleşme sürecinin beklenenden de daha kötüye gittiğini gösteriyor. Aşağıdaki ilk grafikte 12 aylık ortalamalar itibariyle dış ticaret dengesindeki kötüleşme trendinin kriz sonrasında daha da sertleştiği görülüyor.

Kötüye gidişte çeşitli faktörler rol oynuyor: iç talebe dayalı canlı büyümenin etkisi, yurt dışı talebin zayıflığı ve nihayet kurlar. Reel kurdaki "suni" değerlenme ithalatın gelir (yani GSYİH) elastikiyetini artırıyor. Daha günlük ifadeyle, kurunuz değerliyse, iç talepteki artış ithalatı daha çok artırıyor. Türkiye bir taraftan yurt dışına göre daha hızlı büyüyor. Diğer taraftan bu büyüme byük ölçüde iç talepteki artışa dayanıyor. Halk daha çok tüketince, yani "sepet büyüyünce" tabii olarak ithalat da artıyor. Buna bir de kurun aşırı değerli olması eklenince büyüyen tüketim sepetinin içindeki ithalat payı da artıyor.

Otomotiv (net) ithalatının artması  buna iyi bir örnek. Binek otomobilleri net ihracatı 2007 ve 2008 yıllarında kasım ayında 114 ve 117 milyon dolar, 2009 yılında ise 194 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu kasım ayında ise negatif 464 milyon dolar oldu. Yani, ithalatımız ihracatımızdan 500 milyon dolara yakın fazla gerçekleşti. Bu aşağıdaki grafikten göreceğiniz gibi rekor bir sektörel ticaret açığına işaret ediyor. .

Bu çerçeveden bakıldığında, ekonomimizin büyümesi gelecek sene de yüksek seyrederse cari açığın ekonomi yönetimi tarafından konulan GSYİH'nın yüzde 6'sı seviyesindeki tavanı aşması olası. Öte yandan, yüzde 6 zaten çok yüksek bir rakam.

Cari açık geçen ay merkez bankası tarafından alınan kararların merkezindeydi. Merkez Bankası çizdiği çerçevede hızlı büyüyen kredi artışının bir taraftan ülke içindeki finansal istikrarı zedeleyecek boyutlara gelmemesini, diğer taraftan da cari açığın daha da kötüleşmesini istemediğini belirtti. Diğer ekonomi yönetimi aktörleri de aynı paralelde düşünüyorlar.

Şimdi yapılması gereken şey cari dengenin yakından izlenmeye devam edilmesi. Kurların 1,50'lerin üzerinde seyretmesi cari açığı bir miktar frenleyecek. Ancak alınan tedbirlerin sonuçlarının net olarak değerlendirilebilmesi aylar sürecek. Acaba merkez bankası araçları yeterli olacak mı? Eğer durum kötüleşirse merkez bankası daha "acı tedbirler mi alacak" yoksa merkez bankası dışında kalan ekonomi yönetimi aktörleri (özellikle maliye bakanlığı) ne yapacak? Değerlendirmenin yapılması beklenirken kısa dönemde başka risk düşürücü önlemler alınacak mı?

Şimdiden söyleyelim. Dış ticaret ve cari dengedeki kötüleşme trendinin sadece Merkez Bankası araçlarıyla çözülebilmesi çok güç. Diğer aktörler de şimdiden devreye girmeli. En azından ellerindeki alternatif araçları gözden geçirmeli.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Chief Sustainability Officer 06 Ağustos 2018