Dış borçta kur riski kaygısı
Ocak ayı itibarıyla gelecek bir yılda Türkiye’nin kamu ve özel sektörüyle yapması gereken dış borç geri ödemesi 225,4 milyar dolar olarak açıklandı.
Merkez Bankası’nın kurları baskılamak amacıyla sürdürdüğü, ancak rezervlerde erimeye yol açan döviz satışlarına seçimlerin ardından son vermesi ile kurlarda güçlü bir yükseliş dalgası yaşanacağı beklentisi piyasalarda ve ekonomi çevrelerinde giderek geniş kabul görürken, bu olasılık dış borçlar cephesinde kaygıyı büyütüyor.
Merkez Bankası’nın dizginleri gevşetmesi ile yeni kur şokları yaşanması olasılığı, Türkiye’nin kamu ve özel sektörüyle bir yıl içinde yapacağı yüklü dış borç geri ödemeleri nedeniyle, tüm kesimler için büyük bir kur riski anlamına geliyor. Dolar/TL kurundaki her 1 liralık artış, gelecek bir yılda yapılacak dış borç geri ödeme yükünü ulusal para cinsinden 225 milyar lira dolayında büyütüyor.
Bir yılda ödenecek 225,4 milyar dolar
Merkez Bankası, orijinal vadesine bakılmaksızın gelecek bir yıl içinde yapılacak dış borç geri ödeme miktarını ocak ayı itibarıyla 225,4 milyar lira olarak açıkladı. Açıklanan verilerde; söz konusu dış geri ödemelerin borçlu bazında dağılımına bakıldığında; en büyük bölümün 131,9 milyar dolarla özel sektöre ait olduğu görülüyor.
Buna göre Türkiye’nin Ocak 2025’e kadar yapmak zorunda olduğu bu geri ödemenin yüzde 58,5’lik bölümü reel sektör firmaları ve özel banka ve diğer finans kuruluşları ile birlikte özel sektöre ait. Bunun da 58,1 milyar doları özel bankalara, 3,2 milyar doları diğer özel finans kurumlarına; 61,4 milyar doları ise finans dışı özel sektör kuruluşlarına, yani reel sektör firmalarına ait bulunuyor.
Kamunun itfa yükü 47,4 milyar dolar
Gelecek bir yılda gerçekleştirilecek dış borç geri ödemelerinin beşte birlik bir bölümü de kamu kesimine ait.
Merkezi yönetim, yerel yönetimler, kamu bankaları ve KİT’ler olmak üzere toplam kamu kesimi, bir yıl içinde vadesi gelecek kısa vadeli dış borçlar dolayısıyla 47,4 milyar dolar tutarında itfa gerçekleştirecek.
Bu tutar, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yurt dışında ihraç edilen borçlanma senetlerinden (eurobond) itfasına bir yıl ve daha kısa vade kalanlar için yapılacak ödemeleri kapsıyor. Yurt içi yerleşik kişilerce satın alınanların dahil olmadığı bu tutarın da 41,1 milyar dolarını kamu bankalarının yapması gereken geri ödeme oluşturuyor. Bu dönemde merkezi yönetim 4,8 milyar dolar, yerel yönetim birimleri 482 milyon, KİT’ler de 288 milyon dolar tutarında bir dış borç servisi gerçekleştirecek.
Merkez Bankası 46,1 milyar ödeyecek
Bir yılda yapılması gereken toplam geri ödeme tutarının 46,1 milyar dolarla yaklaşık beşte biri de Merkez Bankası’na ait bulunuyor. Söz konusu tutar, yurt dışı döviz mevduat hesapları ile diğer merkez bankalarıyla yapılan ikili para takası (swap) anlaşmaları sonucu gerçekleşen mevduat takasları ve yurt dışı bankalarca TCMB nezdinde açılan depo hesapları kapsamında gerçekleştirilecek ödemeleri oluşturuyor. Merkez Bankası’nın dış borcu ve bir yıl içinde yapması gereken geri ödemenin önemli bir bölümü, kurları baskılamak için açıktan satılan ve arka kapı satışları nedeniyle le eriyen döviz rezervlerini ikame için yapılan swap borçlarından kaynaklanıyor.
Swap hariç net döviz rezervi ekside olan Merkez Bankası, diğer ülke bankaları ile belli bir vade için yaptığı swap işlemlerine faiz ödüyor. Swap borçları nedeniyle Merkez Bankası’nın kısa vadede dış borç servisi önceki yıllara göre hızla büyüyerek kamuya ait tutarı yakalamış bulunuyor. Ocak sonu itibarıyla 225,4 milyar dolar olan gelecek bir yıl içinde ödenecek dış borcun karşılığı, Merkez Bankası’nın cuma günkü 32,1 liralık döviz alış kuru ile 7 trilyon 235,4 milyar liraya denk geliyor.
Dolar kurunda yaşanan her 1 liralık artış, gelecek bir yıl içinde yapılacak dış borç servisini ulusal para cinsinden 225,4 milyar lira büyütüyor. Kurdaki mutedil artışların devam etmesi durumunda geri ödeme yükünde yol açtığı artışlar tolere edilebilir düzeyde kalırken, “kur şoku” olarak nitelendirilen ani ve enflasyonun çok üzerindeki yükselişler ise kur farkı dolayısıyla bu yükü aşırı büyütebiliyor. Örneğin dolar kurunun bir anda 5 lira artması, geri ödeme yükünde bir anda 1 trilyon liranın üzerinde ilave yük anlamına geliyor.
Özel sektörün yükü azaldı, TCMB’nin arttı
Gelecek bir yıllık dönemlerde yapılacak ülke dış borç servisinin Aralık 2023 sonunda 226,6 milyar dolar olan hacmi, bu yıl ocak ayında 1,2 milyar dolar azalarak 225,4 milyar dolara indi. Aylık bazda kamunun itfa miktarı yaklaşık 700 milyon dolar artarken, Merkez Bankası’nın 300 milyon, özel sektörün itfa miktarı da 1,7 milyar dolar azaldı. Son on yıla bakıldığında ise özel sektörün itfa yükünün azaldığı, buna karşılık kamunun ve özellikle yoğun döviz satışları ve swap anlaşmalarının gerçekleştiği 2020’den bu yana Merkez Bankası’nın itfa yükünün önemli miktarda arttığı gözlendi.
Özel sektörün 2013 yılında 142,3 milyar dolar olan gelecek bir yıldaki dış borç servisi 2022 sonunda 117 milyar dolara kadar indikten sonra, 2023 yılında 133,6 milyar, bu yıl ocak sonunda 131,9 milyar dolar oldu. Aynı dönemde kamunun yıllık itfa miktarı 25,7 milyar dolardan 47,4 milyar dolara yükseldi. Merkez Bankası’nın 2018’e kadar 1 milyar doların altında seyreden yıllık itfa yükü ise anılan yıl 5,9 milyar dolara, 2019’da 8,4 milyar dolara çıktı ve izleyen dönemde hızlanan büyüme ile 2020’de 20 milyar doları, 2022’de 30 milyar doları aştı, 2023 ve bu yıl ocak sonu itibarıyla 50 milyar dolara yaklaştı.
Türkiye’nin 2013 sonunda 170,7 milyar dolar olan gelecek bir yıldaki toplam dış borç itfası, 2022 sonunda 190 milyar dolara yükseldi. Mart 2023 itibarıyla ilk kez 200 milyar doları aşan söz konusu hacim, izleyen dönemde de büyümesini sürdürerek bu yıl ocak sonunda 225,4 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştı.