Dikkatli olmak lazım

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

UZMAN GÖRÜŞÜ / Şevket Keresteci / Finansinvest

Geçtiğimiz hafta yurtdışı piyasalar yılın en yüksek seviyelerine ulaşırken yurtiçi piyasalar bu

momentumdan ayrışma gösterdi. Ayrışmada, daha önceki dönemde global piyasalara oranla daha güçlü seyir izleyen İMKB'de IMF beklentilerinin zayıflaması etkili oldu. Ancak haftanın son günü Moody's'in açıklamaları ve bu hafta yapılacak PPK toplantısından faiz indirimi beklentileri hisse senedi piyasalarına destek oldu. Uzun süredir belirttiğimiz beklentilerimiz dahilinde artan kırılganlık ile hisse senedi piyasalarının kısa vadeli bir realizasyon sürecine girdiğini düşünüyorum. Ancak düşen petrol ve emtia fiyatları gelişen ülkeler üzerinde baskı yaratıyor. Kısa vadede yatırımcılar risklerini kontrol altında tutmalarını ve hisse senedi, uzun vadeli iskontolu tahviller ile bunları portföylerinde yüksek oranda taşıyan yatırım fonlarından uzak durmalarını gerekiyor.Bu dönemde özellikle

hisse senedi piyasalarında yüksek bir volatilite ve zaman zaman tepki alımları görebiliriz. Yatırımcıların ekonomik toparlamaya yönelik iyimserliğinin etkisiyle hızlı yükseliş gösteren piyasalar, beklentilerden daha iyi açıklanan makro veriler karşısında kâr satışlarına maruz kalıyor. Devam eden riskler ve hızlı büyüme beklentilerinin zayıflaması nedeniyle geride kalan ralli döneminde elde edilen kazançların kenara koyulmasını iyi olacak. Eylül ayı için temkinli olmak gerekiyor. Ekim ayında IMF gündeminin yeniden ısınmasıyla piyasalarımızın yeniden güç bulabileceğini düşünüyorum. Bu dönemde, uzun süredir gündemde olan, ancak bir türlü netleşmeyen 2009 bütçe revizyonu, 2010 bütçesi, Orta Vadeli Mali Program gibi konuların da sonuca kavuşması ile piyasalarımız üzerindeki baskılar bir miktar hafifleyecektir.

Yurtiçinde PPK'nın gerçekleştireceği toplantının özellikle faizlerin gelecekte izleyeceği seyir açısından önemli ipuçları verebilecek. Genel beklentim benim de piyasaya paralel olup, PPK'nın 50 baz puan faiz indireceği yönünde. Sonraki ay ise 25 baz puanlık son bir indirim bekleyebiliriz. PPK bu yöndeki beklentilerin değişmesi yönünde bir açıklama yapar ve yeniden ekonomik aktivitedeki daralma nedeniyle yüksek faiz indirimlerinin devam edeceği yönünde bir mesaj verirse, tahvil-bono piyasalarımıza yeniden hareketlilik gelebilir. Ancak bu hareketliliğin kısa süreli sürmesi beklenmeli. Faizlerin gevşeme yönündeki hareket alanının çok düşük kaldığını düşünüyorum. Yüksek bütçe açığı, yüklü itfalar, artan finansman ihtiyacı ve sonuna yaklaştığımız dezenflasyon sürecinin faizlerin aşağı yönlü hareketini sınırlayacağını öngörüyoruz.

Global  piyasalarda dolara gelen alımlar, petrol/emtia fiyatlarının gevşemesi ve makro verilerde görülebilecek bozulmalar TL'yi kısa vadede baskı altına almaya devam edebilir. PPK'dan 50 baz puan faiz indirim beklentilerinin fiyatlandığını düşünmemiz nedeniyle faiz kararına paralel paritede önemli bir hareketlilik olmayacaktır.

Sonuçta piyasalarda her ne hareket edilirse edilsin yatırımcıların dikkatli olması gerekiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017