Devlet teşviki mi?

"Meraklıdır…" deyip küçümseriz, eleştiririz.

Dünyada ne olup bittiğini, 'meraksızlarla…' nasıl öğrenebiliriz?

* * *

Almanya'nın Hannover kentinde düzenlenen Domotex Halı Fuarı'nı 4 yıldır takip ediyoruz.

4 yıl önceki fuarda Belçikalı, Çinli, Hindistanlı, Mısırlı dev firmaların standlarına imrenerek bakıp, aralarda kalan 30-40 üreticimizin standını gezerken, Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık iddia etmişti, "6-7 yıla kalmaz, burada gördüğün tüm standları bizimkiler kapatır!…"

* * *

Bu yılki fuara 127 Türk firmasının, 13 bin 500 metrekarelik stand alanıyla katılacağını duyunca merakımız bir kat daha arttı.

Halı üreticilerimizin bugünlere geleceğini, 4 yıl önceki fuarda görmemize rağmen.

* * *

Gittik…

Gördük…

"El ve makine halısında dünya liderliğine oynuyoruz…" söylemlerinin, 'hikaye' olmadığını anladık…

* * *

Dünyadaki halı ticaretinin 2010 yılında 14-15 milyar dolara çıktığı ifade ediliyor.

Belçika marka ve tasarım gücüyle 2010'un ihracat lideri.

Çin ikinci.

Türkiye 1.3 milyar dolarlık ihracatıyla üçüncü.

Çin'i geçmemiz an meselesi.

* * *

Gaziantep örneği ise can alıcı.

Kaplan Kardeşler markasının sahibi, aynı zamanda Güneydoğu Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Salahattin Kaplan anlattı:

"2010'da Gaziantep'ten 110 ülkeye, 903 milyon dolarlık makine halısı ihracatı yapıldı.

Halı üreten firma sayısı 150'ye ulaştı.

İhracatçı firma sayısı ise 317.

15 bin kişiye istihdam sağladık."

* * *

"Çin'i geçmemiz an meselesi" dedik ya…

Bu yıl sadece Gaziantep'in rakamlarıyla Çin'i geçersek şaşırmayın.

* * *

Hedef 3 yıl içerisinde Belçika'yı da geçmek…

* * *

Üreticilerimiz gayretli.

Standları dolu.

Yoğunluktan geri çevrilen/başka firmalara yönlendirilen yabancı müşteriler gördük.

Bütün üreticilerimiz yeni makine alımı için düğmeye basmış.

Kimininki yolda.

Kimininki sipariş aşamasında.

Bu gayret/heyecan Belçika'yı geçmemize yetecek mi?

Onların şartlarında üretime/pazarlamaya bağlı.

* * *

Devlete de önemli görevler düşüyor yani.

Örnek mi?

Teşvik Yasası çıkardı devlet.

"Sağladığın her istihdam için seni teşvik edeceğim." dedi.

Halı üreticileri bu teşviğe güvenerek yeni yatırımlar yaptı, elemanlar aldı.

Buraya kadar her şey normal.

10 makinelik yatırıma karar veren üretici makine siparişlerini verdi.

2 makinesi geldi, ona göre adam aldı.

O'na, "Bu aşamada teşvikten faydalanamazsın." denildi.

"Neden?" diye sorunca,

Yanıt geldi: "Yatırımının tamamını bitireceksin, sonra teşvikten faydalanmaya başlayacaksın."

Sordu: "Peki bu aldığım işçiler ne olacak?"

Cevap geldi: "Yatırımın bitene kadar maliyetine katlanacaksın."

* * *

70 milyar dolarlık dış ticaret açığını nasıl kapatırız diye düşünmek yetmiyor.

Merak edince öğreniliyor.

Ve ne yapacağını değil de, neleri yapmayacağını bilmek gerekiyor.