Devlet ithal kıyma ve kuşbaşı satarak enflasyonu düşürmeye çalışırken hayvancılığı öldürüyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Bugüne kadar görüldü ki, (1) Et ve kesimlik hayvan ithal etmekle et fiyatlarında kalıcı ucuzluk sağlanamıyor. (2) Et ve kesimlik hayvan ithalatı Türkiye'de hayvancılığı öldürüyor. Hayvancılık geriye gidince et fiyatları daha da yükseliyor.

Tarım ve Hayvancılık Bakanı,enflasyonun yükselmesine yol açan et fiyatlarını düşürme arayışında, karkas et ithal edileceğini açıkladı. İthal edilen etler işlenerek ve paketlenerek kuşbaşı ve kıyma olarak,perakende satış yapan mağazalarda doğrudan tüketiciye satılacak. Ülke genelinde Yaklaşık 17 bin satış noktasında kıymanın kilosunun 24 liradan, kuşbaşının kilosunun, 27 liradan satılacağı belirtiliyor. Karkas et ithalatı ilk defa 2010 yılında gündeme geldi

2010 yılından 2017 yılının ilk 6 aylık dönemine kadar 2 milyon 455 bin büyükbaş, 2 milyon 217 bin küçükbaş hayvan ithal ettik. 218 bin 802 ton karkas sığır eti ithal ettik.Kesimlik hayvan ve karkas et ithalatına 5 milyar dolar ödedik.

Sığır varlığımız 2010'da 11. milyon baş idi. 2016 'da 14 milyon başa yükseldi. Sığırların bir bölümü et üretimi bir bölümü ise süt üretimi için. 2016'da kesilen sığır sayısı 4 milyon baş, et üretimi 1 milyon ton. Sığırımız yok değil. Sığır üretimini artırma gücümüz yok değil. Ama sığır üretimi pahalı. Bunun sonucu sığır eti fiyatları yüksek.

Sığır üretimi pahalı çünkü öncelikle Meramız kalmadı.Hayvanları ithal yemle besliyoruz.Bu nedenle döviz fiyatı arttıkça dolaylı olarak etin maliyeti,fiyatı da artıyor.

Sığırların beslenmesi için yeme ihtiyaç var. Ülkede hayvanların otlanacağı mera yok. Doğu Anadolu'da terör sonucu meralar kullanılamaz oldu. Batıdaki meralar toplu konutlara tahsis edildi. 1990‘larda 24 milyar hektar, 2000'in başında 16 milyar hektar olan kullanılabilir çayır, mera alanı 9 – 10 milyar hektara geriledi. Dikkat buyurunuz mera alanı 24 milyar hektardan 9-10 milyar hektara gerilemiş durumda. Mera olmadığı için sığırlarımız dam altında kuru kaba yem ve fabrika yemi ile besleniyor. Hazır yemin girdisi ise dolar. Dolar artınca büyükbaşların beslenme maliyeti de artıyor. Hayvancılıkta öne çıkan ülkelerde hayvanlar meralarda besleniyor. Bu nedenle o ülkelerde büyükbaş fiyatı ucuz.

Biz ise çayır ve mera olmadan hazır yeme dayalı hayvancılık yapmaya çalışıyoruz. Yıllık 65 milyon ton dolayındaki kaba yem tüketiminde çayır ve meranın payı 12 milyon ton dolayında. Kaba yemin sadece yüzde 20'si, toplam yemin sadece yüzde 10'u çayır ve meradan. Çayır ve meraya çıkamayan büyükbaş hayvanlar kapalı alanlarda kaba yem ve karma yem yiyor. Kaba yem üretimimiz de talebi karşılayamıyor. Karma yem veya fabrika yemi en az yüzde 50 ithal girdiyle üretiliyor. 5 yıl önce besiciler 1 kg et satarak 32 kg besi yemi alabiliyordu. Şimdilerde 1 kg et karşılığı 18 – 20 kg besi yemi alabiliyorlar. Yem fiyatları et fiyatlarından çok hızlı arttı. Dolara bağlı büyükbaşların beslenme maliyetleri yükselince, et fiyatı da artıyor. Arada sırada et ithal ederek tüketiciye ucuz et yedirme imkanı yok. İthalat, yerli hayvan üretimini öldürüyor. Önemli olan yerli hayvan üretiminin artırılması. Yerli üretim artmadan, et talebini ithalat ile karşılamak imkanımız yok.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018