Detroit’den Shenzhen’e yeni otomotiv ekosistemi üretim merkezi
ABD, küresel ithalatlara gümrük vergileri getireceğini duyurdu ve otomotiv endüstrisini başka bir zorlukla karşı karşıya bıraktı. Bu, Çin’de yabancı araçlara olan talebin düşmesi, Avrupa pazarlarındaki büyüme ve düzenleyici baskıların engellenmesi gibi sektör genelindeki diğer sorunların ardından gelirken, gümrük vergilerinin uygulanması, endüstrinin aşması gereken bir başka sorun olarak ortaya çıktı. ABD, dünyanın ikinci büyük araç pazarı ve artık Çinli olmayan otomobil üreticilerinin büyük çoğunluğu için ticaret yapmak her zamankinden daha zor olacak.
Geçmişten gelen otomotiv üretim merkezi: Detroit
2024 yılında ABD’de satılan 16,1 milyon yeni hafif aracın yaklaşık 6,3 milyonu büyük ölçüde Meksika, Kanada, Avrupa Birliği, İngiltere, Japonya ve Kore’den ithal edildi. Bunların hepsi ABD’ye araç ihraç edilirken %25 gümrük vergisiyle karşı karşıya kalınacak. Ayrıca 3 Mayıs 2025 tarihinden itibaren bu tedbirlerin yurt dışında üretilen otomotiv parçalarını da kapsayacak şekilde genişletilmesi planlanıyor.
%25’lik tarife yaygın olarak uygulanmış olsa da otomobil üreticileri bunun etkisini çeşitli şekillerde hissedecek. Örneğin, 2024’te Detroit’in büyük üçlü üreticileri ABD’de yaklaşık 1,85 milyon ithal hafif araç satarken bu, toplam küresel satışlarının %13’ünü oluşturdu. Karşılaştırma yapmak gerekirse, en büyük üç Japon markası geçen yıl küresel olarak 17,9 milyon adet sattı. 1,53 milyonu ithal edilerek ABD pazarında satıldı ve bu da %9’a denk geliyor. Almanya’nın 3 üretici için ithal otomobillerine yönelik ABD talebi, küresel toplamlarının %7’sini oluşturdu.
Yeni ticaret politikasının yerli otomobil üreticilerini desteklemesi amaçlansa da onlar da bu durumdanolumsuz etkilenecek. Bazı Japon ve Avrupalı rakiplerine kıyasla küresel ölçekte daha küçük bir varlığa sahip olan ABD’li üreticiler, iç pazardaki satışlara büyük ölçüde güveniyor. Bu da Meksika, Kanada ve Kore’den ithal edilen otomobillere uygulanacak gümrük vergilerinin yoğun bir şekilde hissedileceği anlamına geliyor.
Yeni otomotiv üretim merkezi: Shenzhen
Otomotiv ekosisteminde, üretim merkezleri de değişiyor. Otomotivin seri üretiminin doğduğu Detroit’den, Shenzhen modern zamanların Detroit oldu diye bilir miyiz, göreceğiz.2024 rakamlarına bakarsak, şehir artık kendisini resmen “Çin’in bir numaralı araba şehri” haline getirirken, Çin’in en çok e-araba ve hibrit veya genel olarak araba üretilen şehri olarak kabul ediliyor.
Detroit’te Ford Model T’nin görkemli günlerinde, dünyada içten yanmalı motorlu araçların bu kadar yoğun bir şekilde seri üretiminin yapıldığı başka bir yer yoktu. Benzer şekilde, bugün dünyada Shenzhen’den daha fazla elektrikli araba ve hibritin üretildiği başka bir yer yok.
Dünyanın her şehrinde mobilite dönüşümünde önemli bir sıçrama yaşandığı açık. Elektrikli arabalar ve hibritler giderek daha fazla trafiğe çıkıyor ve benzin istasyonlarından daha fazla şarj istasyonu var olacak gibi görünüyor.
Yaklaşık üç milyon araç üretildi
2024’ten bu yana Shenzhen, elektrikli arabalar gibi hibrit araçların üretimlerinde de ülkeye öncülük ediyor. Shenzhen’de geçen yıl 2,8 milyondan fazla araç üretilirken, 2023’te bu sayı1.8 milyon adetti.
Detroit’in bir zamanlar olduğu gibi Shenzhen de e-mobilite çağında ülkenin modern ekonomik gücünün sembolü haline geliyor. Geçmişte Ford’a benzer şekilde, şimdi de merkezi Shenzhen’de bulunan en büyük üretici şirket, modern üretim süreçleri ve kitle pazarı için uygun fiyatlı otomobilleriyle dünyadaki diğer tüm üreticileri geride bıraktı.
Dünyanın en büyük elektrikli ve hibrit araç üreticisi olan Çin markası, Çin’in farklı şehirlerinde de faaliyet gösteriyor. Ancak, Shenzhen artık “Süper Fabrika” olarak adlandırılan ve geçen yıl otomobil üretimindeki keskin artıştan başlıca sorumlu olan en büyük üretim hattına ev sahipliği yapıyor. En büyük üreticinin araçlarının yaklaşık beşte biri bu şehirde üretiliyor. Shenzhen ayrıca 2.400 şirketten oluşan bir tedarik zincirinin kurulmasını aktif olarak destekledi. Bu firmalar, bağlantılı ve otomatik elektrikli araçlar ve hibritlerin yanı sıra birçok temel bileşeninin araştırma, geliştirme ve üretiminde yer alıyor.