Destekler iyi denetim nasıl olacak?
Önemli yatırım desteklerinin olduğu eski dönemde bir ilden diğer ile giderken çok sayıda yarım kalmış fabrika binaları görmüştüm. Birinin içerisinde otlayan hayvanların resmini çekmiş haber yapmıştım. O günden bu yana her yeni teşvik haberini okurken gözümün önüne o fabrika iskeletleri gelir. Ve hep başlangıçta yapılan açıklamalardan çok, sonuç bilançolarını merak ederim. Bu konuda sık sık sonucu açıklanmayan konuları arkadaşlarımın araştırmasını haberleştirmesini söyler, ben de konuyla ilgili yorum yaparım.
Okurlarım hatırlarlar, 2011 yılında açıklanan Sanayi Strateji Belgesi’nde 2014 yılı sonuna kadar ülkemizin “orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim merkezi” olması amacı yer alıyordu. Bu konuda 2014 sonrasında yazdığım birçok yazıda, çok sayıda eylem planıyla desteklenen bu çalışmanın sonuç bilançosunun ne olduğu sorusunu defalarca ele aldım. Benim gibi başkaları da benzer değerlendirmeler yaptılar. Bir türlü yüzde 3’ler seviyesini aşamayan yüksek teknolojili ürün üretimi ve ihracatı konusunu dile getirdiler. Ama bizler 2011-2014 strateji belgesinin sonuçlarına tam olarak ulaşmadan bu kez 2015-2018 sanayi strateji belgesinin yayınlandığını gördük.
İlk iki yılı tamamlanan 2015-18 beldesinde vizyon olarak, “Orta yüksek ve yüksek teknolojik ürünlerde Afro-Avrasya’nın tasarım ve üretim üssü olmak” ortaya konuluyordu. Amaç olarak da “Türk sanayisinin rekabet edebilirliğini ve verimliliğini yükselterek dünya ihracatından daha fazla pay alan, yüksek katma değerli ve ileri teknolojili ürünlerin üretildiği, nitelikli iş gücüne sahip ve aynı zamanda çevreye ve topluma duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümü hazırlamak” benimseniyordu. Yeni belgede amaç daha da genişletilmişti.
Bütün bu hedeflenen sonuçların ölçülebilir olması gerekir. Türkiye dünya nüfusu içerisinde yüzde 1.1’lik bir nüfus payına sahiptir. Buna göre dünya ticaretinde en az bu payı alması gerekir. Başarı bunun üstünde pay almaktır. Oysa aldığımız pay yüzde 0.9 seviyesinde. Bakan Zeybekçi 2023 yılında bunu yüzde 1.5’a çıkarmayı amaçladıklarını açıklıyor. İhracatımız içerisinde ileri teknolojili ürünlerin payı ise son yıllarda yıllara göre yüzde1.8 ile 1.9 arasında değişiyor. 2015 yılında çok az arttığı görülüyor. Torba yasada “Süper teşvikler” olarak yer alan düzenlemelerin dün Resmi Gazete’de yayımlandığını arkadaşımız Hüseyin Gökçe’nin haberinden öğreniyoruz.
Gerçekten de bu yatırımların proje bazında desteklenmesini öngören yeni teşvikler vergi indirimlerinden, yatırıma katkı onanınının yüzde 200’e kadar belirlenmesine, nitelikli personele ücret desteğine, devletin yatırıma ortak olmasına, her türlü altyapı desteğine kadar birçok alanda kolaylıklar içeriyor. Bir süre önce Başbakan Yıldırım’ın açıkladığı Doğu ve Güneydoğu’da 23 ilde yatırım yapacaklar için teşvikler de birçok yenilik içeriyordu.
Amaç ürün kalitesini artırarak dünya ticaretinden daha çok pay almak olarak ortaya konulduğuna göre, buna ulaşmak için bütün bu teşviklerin hakkaniyetle uygulanması ve denetlenmesine ihtiyaç olduğu açıklıkla ortaya çıkıyor. Bugüne kadar yeterli verimin alınamadığı teşvik sisteminden verim alınabilmesi için denetim sisteminin iyi kurulmasına ve sonuçlarla ilgili bilanço çıkarılmasına ihtiyaç var.
Ancak bunu yaparak geçmiş dönemde sözünü ettiğim yarım kalmış fabrika iskeletlerinden kurtulabiliriz ve sanayi stratejilerinde ortaya koyduğumuz amaçlara ulaşabiliriz. Aksi halde kamu benzer amaçları tekrarlar, bizler de eleştirilerimizi sıralamaya, amaçlanan sonuçlara ulaşılamadığını anlatmaya devam ederiz. Yeni teşvikler denetimle böyle olmamasını sağlayabilir...